..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Geçmiş ölmedi. Henüz geçmedi bile. -William Faulkner
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Sürrealizm > aybike_umay




10 Ocak 2014
Mûamma Bir Arayış  
aybike_umay
Birgün Keşke'lerinizin olmaması için, Belki'lerinizle yaşamayı deneyin.


:AEIC:
Kan ter içinde uyandım. Nefes nefeseydim. Göğsümün hızla inip çıkışını çok net hatırlıyorum. Bir kabus görmüştüm sanırım. Ama neydi, nasıldı hatırlamıyordum hiç bir şey. Saat kaçtı? Güneş doğmamıştı, geceydi daha, sabaha karşıda olabilirdi. Saatim neredeydi? Kolumdan çıkarmazdım ki. Babamın ölmeden önce son hediyesiydi bana çünkü, çok değerliydi. Sigara içmeliydim, nikotin kendime getirirdi beni. Ee sigaramda yok, o neredeydi peki? Her zaman tek ayagi kırık antika komodinin üzerinde dururdu. Hemen başucumda. Çok sigara içerim ben çünkü, tiryakilik derecesinde. Yerinde değildi ama. Yorganı firlatıp ayağa kalktım. Kapıya doğru yöneldim, bir kaç adım atıp durdum. Bir şey ariyordum ben. Evet bir şey. Ama ne? Sigara mi saat mi? Hayır hayır ikisi de değil, başka bir şeydi bulmak istediğim ama neydi? Gözlerimi fal taşı gibi açıp bakınıyordum. Tıpkı bir deli gibi. "Bir deliyle aramdaki fark neydi?" Salvodar Dali'yi düşündüm bir an, neden bilmiyorum. Duvarlardaki rutubetler çarptı gözüme. Ne kadar da çoğalmışlar, dün bu kadar değillerdi sanki. Yerde bir de kalem vardi. Mürekkepli kalem hemde. Ben hayatimda hiç mürekkepli kalem kullanmadım ki, kimindi acaba bu kalem? Farkında olmayarak birden kalemi yerden alıp rutubetleri kazımaya başladım. Sanırım aradığım şey buradaydı, ya da burada olmalıydı. Ama duvar öylesine yumuşaktı ki sanki adeta köpükten yapılmıştı. Kalemi her sürttüğümde kocaman parçalar düşüyordu yere. Daha büyük bir merakla daha çok bir azimle defalarca sürttüm. Kalemi firlatip tırnaklarımla devam ettim. Bitmiyordu, sonu gelmiyordu. Hem ben ne arıyordum ki burada? Aniden bir sıcaklık hissettim ellerimde. Ilık ılık. Duvardan kan süzülüyordu. Üşümeye başladım. Kıpkırmızı kan yavaşça akıyordu. Ayaklarıma kadar kana bulanmıştım. Duvardaki çatlaklardan siyah, simsiyah bulutlar çıkmıştı şimdi de. Kan durdu. Her yer karaydı ama. Hiç bir sey göremiyordum. Ayaklarıma değen kanın sıcaklığını da hissedemiyordum, soğumuştu. Daha çok üşüyordum, hatta titriyordum. Ben neredeydim, ne arıyordum, napıyordum? Babamı düşündüm bir an. Gözlerimi sımsıkı kapadım, korkuyordum. Babam belirmişti önümde. Gülümsüyordu bana. Üzerinde öldüğü gün giydiği kıyafetler vardı. Dokunmak istedim, koşup boynuna sarılmak, doya doya öpmek, koklamak. Yapamadım. Çok istesem yapardım belki de, bilemiyorum. O ise karşımda öylece durup gülmeye devam ediyordu. Sinirlendim o an. O, neden gelip bana sarılmıyordu öpmüyordu, evladım diye neden koşmuyordu bana? O yapsaydı. Arkasını döndü birden. Çığlık attım 'baba dur!' diye. Ya da attığımı sandım. Durmadı zaten yürümeye devam etti. 'Baba dur gitme...' diye haykırdım defalarca. O, ise gitti bana aldırış etmeden. Yok oldu silueti tamamen ve her yer yine karanlık oldu kapkara. Bir ses yankılandı kulaklarımda, yok oluşunun hemen ardından. Onun sesiydi bu, babamdı; "keşke'lerinin içinde kendini arıyorsun kızım."

Ayaklarımda sıcaklığı hissettim, saat kaçtı? Güneş doğmamıştı, geceydi daha, ya da sabaha karşı da olabilirdi.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kimse (Siz) Lik

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kayboluş [Şiir]
Uzaklardan Gelen Bir Mektup [Şiir]
Üşümek İstiyorum! [Şiir]
Hüznün Tanımı [Şiir]
Son [Şiir]
Noel Baba Misali [Şiir]
Orospu Serpil Mi,adam Olan Hakan mı? [Deneme]
Bir Metro'da ve Bir Otobüs'te [Deneme]
Ekosistem'i Anlamak İçin Bayanlar [Deneme]
Orospu Serpil Mi,adam Olan Hakan mı? [Eleştiri]


aybike_umay kimdir?

Ben, bir beni bilirim.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © aybike_umay, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.