Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür -Atatürk |
|
||||||||||
|
Zıtlar, birbirine dönüşlü osilasyon yapan salınımlarıyla vardırlar. Kutup olmayı, birbirine göre birbiriyle devinmeyi ve dinamikliği temsil ederler. Zıtlar elektrikte artı eksi yük oluşla kutuptur. Homojen olanla; heterojen olanlar, birbirine zıt yapılar ve kendi içlerinde aynı şeyin zıttı oluşla davranmasının üst üste olan eşzamanlılığıdırlar. Bu da varlığın, olayın, olgu ve durumun; düşüncelerin tekil ve çoğul oluşudur. Zıt yapılar birbirine bir baskı ve basınç oluşla çekim ve akış olma alanıdırlar. Ya da elektrik ve hava akımındaki gibi birbirine yüksek, alacak basınç oluş gibi davranırlar. Hem bir arada aynı şeydirler. Hem ayrı ayrı emekler var bulunuşu gibi çekim ve akış alanı kaynağıdırlar. Totemi yapılar, totem mesleği ile bu kabil aynı türden ve ayrı türden zıt yapıdırlar. Kültürel biyolojik zıt yapılardır. Kapitalist sistemde anamalcı sınıfla, emekçi sınıf uyuşmaz zıtlıkları oluşup, sistem dinamiğini giriştirirler. Zenginlik fakirlik bir zıtlık ve zıtlıklar faz geçişli kendi üzerine etkimeli dönüşlüktür. Emeklerin farklı kullanım değerli oluş zıtlığı, takas oluşla yapıyı devindirip; giriştirir ve dönüştürür ve faz geçişlerini yaptırır. Bir emeğin kundura ya da bilgisayar üretir oluşuyla zenginliği; karşı taraf üreticinin ürettiğinden yoksun oluşuyla da aynı kişinin fakirliğidir. Yani zenginlik ve fakirlik aynı kişi üzerinde aynı anda belirmedirler. Zenginlik; sarf edilen, harcanan, tüketilendir. Başka bir şey olarak mana değeri oluşla birikendir. Alan içi zıtların birbirine göre boşluk devinmesi oluşla akış yapar. Yaşın kuruya; hafifin ağıra, katının sıvıya; sıcağın soğuğa; duranın hareketli vs. oluşuna göre alan içi boşluk devinmelerini taşır. Siz bir zıtlığın farkında ve bilincinde olsanız da, olmasanız da, o zıtlığı zımneden bir alan boşluk devinmesi vardır. Siz o alanın içini anlamca doldursanız da, doldurmasanız da boşluk devinmesi özdeki özelliğin parçacıklı yansıması oluşuyla davranır, girişir yansır. Siz o zıtlığı zengin, fakir; iyi, güzel; olumlu olumsuz; sahiplik, yoksunluk gibi anlamları içermeye karşı gelen eşletişlerin üzerine bindirilmesiyle devinen akış yapan olaylarsan zıt oyuk-boşluk hareketleri vardır. Zıtlığın biri harcanmadan diğerine dönüşmez. Zenginlik harcanmaktadır. Ve harcanan o zenginlik; zenginliğin tükenmesidir. Harcanmakla elde çıkan zenginlik; zıttı olan diğerine dönüşmekle, yeni ele geçen zenginlik olmaktadır. Kundura zengini kundurayı harcar 10 kaşık yağ almakla yoksunu olduğu yağın farklı kullanımını tüketmenin zengini olur. Bir emeğin kudura üretimi yaparken diğer emeğin de farklı kullanım değeri oluşla bilgisayar üretimi yapmamasıyla; kunduracıda bilgisayar, bilgisayarcıda kundura onun yoksunluğudur. Bu zıtlık kundura üreticisinde, kundura üretimi olarak zenginlikken; kunduracımızın bilgisayar üretimi yapamamasıyla bilgisayar, kunduracının fakirliğidir. Zıtlıklar aynı kişi üzerinde bulunmakla aynı kişi üzerinde dönüşlüdür. Kundura takasta harcanmakla yokluğa dönüşüp, yeniden kunduraya duyulan ihtiyaçla kundura fakirliği olur. Takasla fakirliğe dönen kundura; takas karşılığı (bilgisayar) olmakla bir başka şeyin (bilgisayarın) kullanım zenginliği olur. Bu ayrımsız herkes için böyledir. Bu dönüşlüğün olması için bu faz geçişlerinin olması için fakir durumla, zengin durumlu her bir alan topaklanmalarının araya takas gibi bir ara zaman (düğüm) devinmesi alıp girişme yapmalıdır. Böylece bir alandaki zıt faz, diğer alana, diğer alandaki zıt faz karşı alana girişme geçişleri yapabilsinler. Bilgisayar üreticiliği kendi ürettiği değerle zenginliktir. Kundura üreticiliği kundura üreticiliği üzerinde zenginliktir. Zenginlikler; zengin oluş ve zengin oluş gibi iki aynı sıfat durumla birbirine homojen bir yapı gibi görünürse de; durum hiç te öyle değildir. Görece gelip geçici bir durumdur. Kundura üretme bilgi beceri ve donanım sahipliği olanla; bilgisayar üretimi bilgi, beceri, donanım sahipliği; o alan içinde kundura zenginliği ve bilgisayar zenginliği olaraktan somut iki zenginliktirler. Bu iki zenginlik girişmez bir homojenlik oluşla zenginlik ve zenginlik gibi ama karşı zenginlik dururlardır. Oysa bunlar hem birbirine gereksinim duyan karşı zenginliktirler. Hem de birinin içinde diğerinin olmamasıyla yoksulluk, fakirlik oluşla karşı çekime dönüşmektedirler. Farklı kullanım değerleri; her bir zenginlikleri zıtlığa dönüştürmektedirler. Zenginliğin kaynağı olan emeğin; ürünlerde billurlaşan emek nesnelerinin (zenginliklerinin), farklı kullanım değerleri vardır. Zenginlik kaynağı olan emektir. Emek, farklı kullanım değerlerinin üretilmesine vesile olur. Kullanım değeriyle (farklı işe yararlık değeri ile) ona katılan emeğin bir arada girişmesi, takası ve sosyo toplumsa ekonomik olayları verir. Girişen zıtlık faz geçişleri, böylesine karmaşıklaşırlar. Bu farklı kullanım değerleri; ortam alanı içinde değişme değeri oluşla, takasa girer. Bilgisayar üretememe fakirliği, takasla kunduracının vereceği kundurayla değişme edilmekle yiten kundura; bilgisayar kullanımı ve bilgisayar sahipliğine dönüşmekle yoksun yanınız, kendi zenginliğine dönüşür. Kunduracı bu zenginliği elde etmek için kundura zenginliğini harcar (takas eder). Harcanan (takasa giren) kundura sahipliği zenginliğiniz; bilgisayarla değiştirme olmakla; fakir yanınız birbirine göre; bilgisayarın kullanıcısı, kundura kullanıcısı ve bilgisayar sahibi, kundura kullanıcısı olmanızla; birbirlerinin kullanım zenginliğine dönüşürler. Ya da zenginliğiniz olan şey harcanmakla zenginlik olan şey kendi üzerine, kendisinin (zenginliğin) fakirliğine dönüşür. Bu dönüşme; fakirliğin, zenginliğin kendi üzerine kendi etkisi olan dönüşlüğünü gerçekleştirir. Zenginliğin fakirliğe, fakirliğin zenginliğe dönüşmesi böyle bir şeydir. Bu türden dönüşmenin ilk tutumu ittifaklarla başlamıştı. Köleci sistemle önce köleleşmeye sonra da bambaşka alan anlayışına ve giderek kâr amacı sömürüye, dönüşmüştürler. Değilse zenginlik ve yoksulluk dönüşmesi salt” lay lay lom” oluşun bir şarkıcısı ya da ya ya ya, şa şa şa sı, oluşun topçusu veya müteşebbis oluşun sistem içindeki; tek yanlı, tek durumlu, tek fazlı akıl almaz zenginlikler sürekliliği olup, tek fazlı oluşla boynumuzda boza pişirmesi değildir. Bir insanın 24 saatle sınırlı bir emek gücü zenginliği vardır. Tabi uyku ve dinlenme, beslenme, ihtiyaç giderme gibi zorunlu zamanların dışında ne kalırsa öyle bir 24 saatle sınırlılıktır bu. Emek gücü zenginliği bundan fazla olamaz. Tüm emek güçleri 24 saatle sınırlı olmakla birbirine karşılıklı olurlar. Birbirine karşılık olan emekler farklı kullanım değeri üretmekle ve aynı kullanım değerine farklı zaman harcamakla karşıt zıtlıkları ve faz geçiş durumlarını oluşurlar. Bu konular burada bunların detaylandırılma yeri değil. Bunlar sadece faz geçişine, heterojen ligi ve homojenliği veren geçişmeleri göstermek için söylenen gerçeklik ve hakikiliklerdir (zihne göre oluşlardır). Bir müteşebbis dahi, kundura üreticisi gibi bir başka müteşebbis ve üretimler entegresi karşısında ki faz geçişiyle fakir ve yoksuldur. Bir zenginlik değişilmeyi karşılamakla, yeni bir değişme için yeni bir üretim yapmak zorundadır. Bir zenginlik dünyayı alıyorsa bu başka bir şeydir. Yabancılaşmadır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |