Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Tabii, insanların iyi bir eğitim alabilmesi için de şartların uygun olması gerek. Bunun dışında da maddi durumun yerinde olması gerek. Bunlar olmadığı takdirde iyi bir eğitim almak hayal olur. Dün, internette gezinirken “Yeni Kadirli Gazetesi”nde yayınlanan bu konuyla ilgili ilginç bir haber okudum. Haber, gerçekten ilgimi çektiği için sizlerle paylaşmak istedim. Topraktepe Köyü’nde yaşayan Halil Çalış’ın okula giden 4 çocuğu var. İşte, baba, bu 4 çocuğu okutabilmek için farklı bir mücadele veriyor: “Yol Mücadelesi” Baba, mücadelesini yaptığı bu yol hikâyesini aylardır, yıllardır çözememiş. Gitmediği kişi, makam kalmamış. Olayı daha da büyüterek, meclise kadar taşımış. Ama nafile. Bir türlü çözüm bulunamamış olaya. Okul servisi köye kadar gelip öğrencileri alıyor. Ama bu 4 çocuğu ancak 500 metre uzaktan alabiliyor veya orada indirebiliyor. Yol, tarlaların arasından geçtiği için çok kötü. Her yağmur yağdığında çamur deryası oluyor. Ve hiçbir araç giremiyor. Halil Çalış, şikâyet ediyor devlete. Devlet, vatandaşın tarlasına yol yapamıyor. Kadastroda yol görünüyor ama mevcut yol tarla olarak kullanılıyor. Üstelik yol, başka bir tarla sahibinin tarlasından geçiyor. Tarla sahibi de ister istemez izin vermiyor. Bu nedenle 4 çocuk, 500 metre geride bırakılıyor. Buradan eve giderken çocuklara köpek saldırıyor ve ısırıyor. Baba, hastaneye götürüyor çocuklarını ve rapor alıyor. Bu olay da mahkemeye taşınıyor. Ama sonuç alınamıyor. Babanın tek isteği, çocuklarının eğitimlerini alabilmesi. “Çalmadığım kapı kalmadı. Ama derdime çare bulamadım. Yağmurlu günlerde araç giremiyor. Girse geri çıkamıyor. Milli Eğitim Müdürlüğü bu konuda rapor tuttu. Devlet yol var, iyileştirelim diyor. Ama bir türlü olmuyor” diye dert yanıyor. Yol kenarlarına dikilen ağaçlar da yolu iyice kaplamış Dallar yolu kapatıyor. Bu nedenle başka bir araç da yola giremiyor. Baba, yolun yapılması için her yere başvurmuş. Tabii bu da diğer vatandaşlar tarafından hoş karşılanmamış. Onlar da babayı “Şikâyetçi” diye ilan etmişler. Adamın işi gücü şikâyet etmek şeklinde algılanmış. En sonunda adamı “Yol yok” deyip adamı kovmuşlar. Devlet yöneticileri de haklı olarak “Yol, başkasına ait bir tarlanın içinden geçiyor. Adamın tarlasına yol yapamayız” diyor. Adamın tek isteği servis aracının çocuklarını alması ve sağ salim eve bırakması. Başka bir şey istemiyor. İş, o kadar karışık ki çıkmaz bir hal almış. İçinden çıkılması çok zor. Konuyu öğrenen bazı yetkililer konunun çözülmesi için "bir şeyler yapalım örneğin mucur döktürelim yolu iyileştirelim" teklifinde bulunuyor. Tabii yolun kenarındaki ağaçlar da tamamen engel. Onların da kesilmesi gerek. Ama ormancılar buna izin vermiyor. Yaş ağaç kesilmez. Raporda “yağmurlu havalarda taşıma servisi yolun bozuk olması nedeniyle eve varılamamaktadır” denmiş. Aynı raporda çocukların yolda köpek saldırısına uğradıkları da belirtilmiş. 500 metrelik yolun acil yapılması uygun görülmüştür.” deniliyor. Ama bu yol bir türlü yapılamıyor. Babanın mücadelesi meclise kadar taşınmış. Şimdi artık Ankara’dan Büyük Millet Meclisi’nden bir karar bekleniyor. Bu haberi okuduğumda çocuklarımızın ne kadar şanslı olduklarını, iyi ve rahat bir eğitim aldıklarını, modern şartlar altında okullarına gidip geldiklerini düşündüm. Bunun için de şükrettim. Ya bizim çocuklar da aynı durumda olsaydı. O zaman ne yapardık? Kaynak: www.osmaniyemedya.com
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |