Kolektif oluþ kiþi benci düzlemle çarpýtýlýr. Kolektifi ilik kiþi benci düzlemle çarpýtýlsa da toplumsal düzlemle, insan oluþ düzlemiyle, üreten emeklerin hizmetleri ürettirir olmasý baðlamýyla bencilliði sosyal ve toplumsal kýlmakla; bu çarpýtmalarýn ve çarpýtmalarý abartmanýn önüne geçer.

Üretim hareketi kendilik bir hizmet hareketine dönüþür. Her hizmetin tüketen bir üretim karþýlýðý vardýr. Ve her üretime de tüketeceði bir hizmet karþýlýðý vardýr. Ne üretimin kendisi ne ürünün ulaþtýrma ambalaj, depolama vs. gibi hizmeti; kâr, ticaret, rant kazanma, para deðildir.

Kolektif saðlama hareketi; doðada beslenmeyi "saðlatan yardýmlaþma ve hizmet hareketiydi". Güvenli alanda kalan çocuklarýn yaþlýlarýn bakýmý. Ateþ yakma ve ateþi yanar durumda tutma. Güvenli yerleri koruma. Güvenli yer ile ot, kök, toplamaya; av yapmaya gidenler arasýnda iletime yapma gibi eylemler hep hem avdan, hem besin bulmada payýný alan hizmetti.

Sürecin kâr gibi bir yabancýlaþmaya gelmesi sürecin çarpýtýlmasýdýr. Üretim ve hizmet hareketi isteyenin istediði gibi kulaným tüketimi yapmasýyla, ikinci bir tasarrufudur ki toplumsal özgürlüðün kapýsýný aralar. Yaþamý idame etme olan üreten iliþki kolektif kullanýmlý tüketimle özgürlüðü ortaya koymuþtur. Bunlar hak durumlar oluþmakla da kiþi benci oluþun insaniliðiydi. Ýnsanilik özgür kullanýmla hizmetlerdi. Kiþi tüketim sahipliðiydi.

Ne kadar kolektif özgürleþme içinde olursanýz olun, mülk sahipliði üreten iliþkisi deðildi. Özgürlük te deðildi. Doðada aðacýn olmasý ve kullanýlmasý nasýl özgürlük deðilse; doðada asýllanma alanýnýn mülk olarak kullanýlmasý da sahipliði de özgürlük deðildi.

Mülküm dediðiniz etkileþim temel durumla asýllanma, varlaþma alanýydý. Üreten iliþki içinde mülk sahipliði pasif durumdadýr. Kolektif eylemlilik ona kolektif emek gücü katmadan orasý üretim alaný ve üretim iliþkisi olmakla beliren deðildir. Yani üreten eylemliliðiniz olmadan doðada mülk sahipliði yoktu. Üreten eylemliliðin sahipliði de üreten eylemliliðin kendisi gibi kolektiftir.

Tüketime konu olan her tür tasarruf ve sahiplik "kolektif kullanýmlý üretimin gereðidir". Ama kiþisi sahiplik; kolektif yararýn üretimine ve kullanýlmasýna engelse ve diðer kiþilerin kullaným sahipliðine engel olan bir üretime dönüþüyorsa; iþte etkin olmayýp pasif olmasý gereken uç budur.

Eðer kiþisi sahiplik; kolektif yararýn kullanýlmasýna ve diðer kiþilerin kullaným sahipliðine engel olan durumsa belirimle olmamalýdýr. Burada bir türlü olamayanýn diðer türlü zýddý olanla belirme kuralý genel yarar adýna iþlevsizdir.

Kiþinin üretim araçlarý sahipliði kolektif yarar adýna, kolektif sahiplik karþýsýnda bilinçli olarak beliremeyen durumdur. Bu konu “kiþilerin de üretim araçlarý üzerinde kiþisi sahipliði olmalýdýr” diye tartýþýlmamalýdýr. Bu fikir özgürlüðü filan deðildir.

Bilmezliðin özgürlüðüdür! Asalaklýðýn özgürlüðüdür! Enfeksiyon etmenin özgürlüðüdür! Sömürünün özgürlüðüdür! Birçok þerleri ortama davet etmenin özgürlüðüdür! Tüm kötülüklerin ve suç iþleme özgürlüðüdür! Sadece üretim araçlarý üzerinde, kolektif bilgi ve kolektif hafýzayý ve kolektif güç üzerinde kolektif sahiplikle, genel yararý ortaya koyamamanýn bilincidir. Böyle bir söylemi tartýþmak, yanýlsama yapan durum olmakla önemdir.

Ýlahi meþruiyetin içinde, El adaletinin olmamasý gibi "O türlü olamayanýn yokluðunu" bu tür olanla tartýþýr olursanýz varlýðý olaný yok diye kabul edersiniz. Kolektif üreten iliþkiler içinde buralar bilerek týkaçladýr. Ýlahi oluþ meþruydu, adalete gerek duymuyordu. El meþru olamadýðý için El'e göre bir "adalet" üzerinde meþru oluyordu.

Meþru olan (ilahi olan) içinde, yokluðu olan (El olan) zýt ucu; meþru olana göre, meþru olanla tartýþýrsanýz; farkýnda olmadan olumsuz olaný, yani sömürü olan El anlayýþýný, otomatikman meþrulaþmýþ olursunuz. Çünkü olmayaný olana göre söylemekle olaný yok etmeye baþlarsýnýz. Söyleminiz olumlu da olsa olumsuz da olsa bu var oluþun kuralýdýr. Bu öznelliðin, soyut düþüncenin ve sosyo toplumdaki öznelliðin açmazlarýdýr.

Hasta olmadýðýnýz halde, hastayým dediðiniz hastalýðýnýz tartýþýldýðý anda öznel süreçli mantýk, hasta oluþunuza göre giriþmeler ve gerekçeler vermekle, olmasý gerekenler olmayacak olmamasý gerekenler olacaktýr. Böylece süreç çarpýlmasýný, yamulmasýný ve yanýltmalarýný size yaþatacaktýr.

Yani baþlanýþ süreci yardýmlaþan iþ birliði ortaya koyan; kiþi sahipli bileþenlerle kolektif iþ birliðini oluþan ilahi adalet ile doðru ve meþrudur. Üreten sürecin gerekçesi baþlangýçtaki meþruiyete göreydi, adalete göre deðildi. Meþruiyet bir asýllanma olmakla ve inþa gerekçesi olmakla; özne nesnel ve doðrudur. Asýllanma içinde adalet diye bir gerekçe yoktur.

Üretim hareketi bir inþa olmanýn asýllanma biçimidir. Ve sizin dýþýnýzdaki nedenlerle, sizden baðýmsýz nedenle gerekçeleri olmakla insan öznesine meþruiyettir (ilahi meþruiyettir). Üretim hareketi kendi nesnel meþruiyet ile zorunlu olarak toplum içinde vardýr. Bu ana meþruiyete göre paylaþmak ta özne nesnel meþruiyettir.

Üretim hareketi içinde sizin eksileni saðlayacak kadar enerjiyi üreterek karþýlamanýz toplumsal meþruiyettir. Harcanan kadardan hiç yoksun kalmama paylaþýmýnýz da özne nesnel paylaþýmdý. Ýhtiyacýnýzý karþýlayacak olandan daha fazlasýný üreten çalýþmayý size yaptýrýp, tüketemeyeceðiniz kadarýný size ürettirip, artýk ürünü kendisine mülk hakký diye almak, özne nesnel deðil; özne öznel meþruiyetsizlikti.

Bu sömürüyü bu meþruiyetsizliði saðlamak için üretim araçlarýna el kor! Size iþveren olur! Yatýrýmcý olur! Rýzk der, þansýzlýk der, tembellik der. Der oðlu der.

Yardýmlaþma dayanýþma tek baþýna ortaya konamaz. Böyle olmamakla yardýmlaþan dayanýþan kiþi ve kiþi sahipli emek gücü dahi; ancak yardýmlaþmaya katýlan kiþiler nedenle ortaya konurlar. Baþka türlüsü olasý deðildir. Ýþ birliði yapan eylem ve yardýmlaþmanýn katkýsý kadar daha fazla olan kiþi sahipli emek gücü, yine de bir kolektif etkidirler. Kiþi sahipli emek dahi az çok kolektif etki ile ortaya konurlar. Kiþi sahipli emek gücü kolektif etki ile ortaya konmasý ile bir baðýntý ve kolektiften saðlama edinmeye meþruiyettir.

Bu nedenle asýllanmalý bir ortamda asýllanmalý bir kolektifi etki içinde kiþilere yönelik bir kolektif sahiplik saðlatmasýna siz “Mülk El’indir” derseniz. Ve “El mülkünden dilediðine dilediði kadar verir ya da dilediðine hiç vermez” derseniz durum ne olu?

Durum þu olur. "mülkü dilediðine verir” dediðiniz anda kolektif asýllanma alaný içinde olmayan sanal kiþisi sahipliðini üretim gücü üzerinde sanki kiþi sahipliði varmýþ gibi tartýþtýðýnýz anda, "ilahi meþruiyet yiter".

Neden? Siz var olaný yok olana göre söylersiniz. Yok olaný da zihinde deneyim ettiðiniz var oluþa göre söylersiniz. Ya da A bölgesinde olmayaný bir tilkiyi B bölgesinde var olan, görülen tilkiye göre yok dersiniz. Çünkü siz El’i, ilaha karþýt söyleyip doðrulamakla ilahý mantýken çökertiyorsunuzdur. Ve El için "dilediðini dilediðine veren ve dilediðine de hiç vermeyen türden bir El adaleti olan meþruiyet ortaya konur".

Ýlahi alan A bölgesi ise, El anlayýþý da B bölgesi olsun. A bölgesi ilahi alanda kolektifi oluþ var. B bölgesi El alnýnda kolektifi oluþ yok. Siz El'in tanýmýný tartýþýrken El'e göre de düþünmek zorundasýnýz. B bölgesinde kiþi sahipliði "var" iken siz kendinizi El'e göre tanýmlayýp; zaten ön görülmekle sizde ve aklýnýzda olmayaný bu kes de B bölgesine göre A bölgesinde kiþi sahipliði "yok" demeye baþlayacaksýnýz.

Bu aklýn size bir oyunudur. Siz zaten olmayaný unutmuþ olursunuz. B bölgesindeki var olmaya odaklanýrsýnýz. Bu bir at gözlüðü takýþtýr. Ve at gözlüðü istikametinde yokluðun telafisine yöneleceksiniz. Üç olaný beþ diye tartýþtýðýnýzda gerçekte durum deðiþmez ama sanal olarak üç B bölgesindeymiþ gibi beþ türü giriþmeler verir.

Yani sosyo toplumsa ortamda nesnel süreçler kendi nesnel süreçlerine göre yürür. Ama bu nesnel süreçleri siz öznel durumlarla çarpýtýrsýnýz. Böylece kiþiler düþünmesi içinde gerçek olan deðil de sanal olaný siz gerçek gibi aktif kabul edilip, ikna olmanýzý ortaya çýkarýrsýnýz.

Ýlahi adalet içindeki asýllanma olan kolektif sahipliðe karþý, El'in kiþi sahipli mülkünü söylediðinizde; bu söylem üreten iliþkiler içindeki "nesnel baðýntý olan bir asýllanma deðildir". Üretim hareketi yine zorunlu olarak kendi yasalarýna göre sizden baðýmsýz bir üretim hareketi olacaktýr.

Bu ikna oluþta üreten iliþkilerde deðiþme söz konusu deðildir. Çünkü üretim hareketi içinde olan buðdayýn büyümesi, televizyondaki elektrik ve dalga yasalarý hep kendi yasalarýna göre iþler olmakla; sizden ve sizin bilincinizden baðýmsýz bir varoluþtur. Siz deðiþmeyi "özne öznel anlayýþlý süreç içinde" söylemekle yanýltma ve provokasyon yapýp, sömürü ortaya koyuyordunuz.

Üretim hareketi sizden ve düþüncenizden baðýmsýz durumla gerçekleþir. Üretim iliþkisi zorunlu olarak nesnel sürece göre üretilenleri ortaya koyar. Siz ortaya konaný zihinlerde olan "mal mülk sahipliðine" göre ve onun lütfetmesine göre pay etmeye baþlamakla asalaklýðý baþlatýrsýnýz. Yani böyle bir durum karþýsýnda paylaþan ve üreten nesnel aktiflikler cehalet iliðin bilmezliði karþýsýnda yok hükmünde olur.

Siz suyun kaldýrma kuvvetini Arþimet’e kadar yasa olarak söyleyip bilmediðiniz sürece, bilgi üzerine gemi yapan asýllanmayý ortaya koyamazsýnýz. Oysa siz gemi yapamasanýz da suyun kaldýrma yasalarý gerçek süreç içinde kütüðü yüzdürür.

Ama sizin nazarýnýzda o yasalarla (o bilgi ile) gemi yapma gibi asýllanmalar ortaya koyamadýðýnýz için yüzdürme yasalarý sizde yok hükmünde davranýr. Kütüðün su içinde yüzmesi sadece kendi kendisine asýllanma alaný olarak kalýr. Halbuki gemi yapma iþi "kolektif bilgi üzerine, kolektif asýllanma olmakla üretimdir".

Paylaþtýrma iþi doðanýn varoluþ davranýþý deðildir. Paylaþma ilkin insanýn doðada kolektif yardýmlaþma üzerinde asýllanan saðlatmadýr. Ve devamýnda üretim hareketi üzerinde kolektif saðlatmasý nedenle, kolektif kullaným ve tüketim olmakla asýllanan nesnel gerçekçi meþruiyetti. Çünkü kiþi dayanýþmayý "herkese göre olaný" kolektif paylaþtýðý için yardýmlaþan bir iþ birliði içindeki eylemli oluþa katýlýyordu.

Kiþinin yardýmlaþmaya katýlmasý enerji harcamasýydý. Enerjiyi harcama da enerjinin bir durumdan diðer duruma konmasýydý. Kiþinin kolektif saðlatma içinde ihtiyacýna göre kullaným ve tüketim almasýysa, harcadýðý enerjiyi diðer durumuyla (mýsýr olarak) geri yerine koymaktý. Çünkü kiþi kolektif iþ birliði yardýmlaþmasýna katýldýðý için herkese göre olan kolektif kulaným ile kolektif tüketim yapýyordu.

Bu üretim-tüketim; ya da tüketim-üretim bir çevrimdi. Birbirine dönüþüyordu. Özneli anlayýþla meþruiyettir. Mülk sahibiyle köle birbirine dönüþmeyendi. Çevrin deðildi. Üretime deðil efendinin yararý olan sömürüye çevrimdi. Köleyi ölmeyecek kadar besleyip yarýn yeniden çalýþtýrmaya koþmaktý.

Yani insanýn çalýþmasý kiþiyi mülk sahibi yapmak deðildi. Mülk sahibi olan kiþinin de amacý mülksüzü iþ sahibi yapmasý deðildi. Ýþte bu söylem ve eylem illüzyondu. Asalaklýktý. Üretim iliþkisi üzerinde ortaya koyduðunuz kolektif sahipliðin ve kolektif paylaþýmýn üzerindeki asýllanma yerine; paylaþtýrma iþini kiþi sahipli mülke göre yapmaya da kader diyordu.

Mülk sahipliðine göre bölüþtürmeye takdir diyordu. Kiþiye göre rýzk verme diyordu. Ya da kiþilere göre kadersizlik, takdirsizlik (þanssýzlýk) ve rýzksýzlýk diyordu. Siz bu tür El adaleti olan asýllanmalarý tartýþýrsanýz kolektif sahipli kolektif paylaþýmlý özne nesnel gerçeklik yok olur. Yerine öznenin öznelliði (özne-öznelliði) ortaya konur.

Bakýnýz ilahi meþruiyet içinde sanal bir El mana anlayýþý olan tartýþma, diðer taraftan gerçek olan Ýlahi anlayýþý nasýl "yok hükmünde" pasif kýlmaktadýr. Pasif olaný tartýþmaya baþlayýp, bir algý oluþturduðunuz an öðrenilmiþ çaresizlik içinde sizin fazla bir þey yapmanýza gerek yoktur. Bu tartýþmanýn salýnýmlarý Ýlahi meþruiyetten aldýklarýyla kendi salýnýmlarýný büyütüp, ilahi salýnýmlarý sönümlenme olan bir pasif oluþa doðru itecektir.

Bu kes de konuyu kiþi sahipli El mantýðýna göre bir "üretim iliþkisinin" çevrimi içine sokmaya çalýþalým. El anlayýþlý meþruiyet te kutsal olan mülktür! Ve adalet mülkün temelidir! Yani bu sistem içinde her þey gibi adalet te kutsal mülke göre olmak zorundadýr. El meþruiyeti olan çevrimin merkezinde “kutsal mülk” ve kutsal mülke göre olan "kutsal adalet” vardýr.

Öyle ise kiþi (köle) kiþinin mülkü için kiþinin mülkünün asýllanmasý için vardýr. Yani kiþi efendinin rýzk için çalýþmakla vardýr. Ve kiþi efendi mülkünün asýllanmasý için çalýþýr. Kiþinin çalýþmasý mülkün huzur hakký olmasýyla, mülk sahibinin iradesidir. Bu da adalet ve meþruiyettir.

Mülk sahibinin size lütfedip karnýnýzý doyurmasý için (ücret- maaþ- taþeronluk, sözleþmeli ücret vs.) vermesi inayettir. Himmettir. Azamettir. Ali cenaplýnla "veli nimet" oluþtur! Buna karþýn size gözünüzü toprak doyursun. Nankör olmayýn deniyordu. Ýþte El anlayýþlý anlý þanlý adalet ve meþruiyet budur. Sürece yabancýlaþma nerelere gelmiþti.

Bu çevrime göre baþta mülk ve mülk sahipleri vardý. Halbuki ilk baþta olay ufku ve var oluþla asýllanma olan alanýn intifasý vardý. Siz mülk sahiplerinin mülkünde rýzkýnýzý arayýp, çalýþacak olmakla hem El’in takdirini hem de kendinizi ve efendinin mülkünü asýllayacaktýnýz. Rýzk sahibi efendiler de size lütfedecektiler!

Lütfetmek, veli nimet olmak, iþ vermek, nankör olmak, gözü toprakla doymak, kader, rýzk, adalet vs. türü türeyen sözcük ve nice kavramlarýn hiçbiri ilahi meþruiyetin dili ve kullanýmý deðildir.

Lütuf sizi lütfa karþý duyduðunuz minnetle sizi lütfedeni saygýlama seremonisi içinde hürmetinizi göstermeye yöneltmekle, siz mülkte doðru olacaktýnýz. Minnet sizi nankör isyancý kýlmadan siz El’in rýzasýný alýp El’in mülkünde rýzk aramaya giden Salihlerden olacaktýnýz. El de Salih kullara önce lütfedecek sonra ettiði lütfun görüntüsü ile de size vaat edecekti. Çevrim buydu. Burada ne enerji ne tüketim ne zorunluluk vardý. Bilmezi takdir dýþýnda.