Herşeye imgelem karar verir. -Pascal |
|
||||||||||
|
Çocuk dedesine kaç yıllık evli olduklarını sormuş . Dede: -50 yıllık evladım, demiş . Çocuk: -Ama ben sizi hiç kavga ederken görmedim nasıl oluyor bu iş demiş . Dede başlamış anlatmaya ; -Nikahımız kıyıldı, ninenin 3-5 eşyasını attık arabaya yolda giderken atın ayağı tökezledi, bu biiirrr dedim. Biraz daha gittikten sonra yine atın ayağı tökezledi, bu da ikiiii dedim ve atı oracıkta vurdum. Ninen bunu görünce başladı söylenmeye “atı niye vurdunda, köye nasıl gideceğiz de, sende hiç akıl yok mu da .” Ninene dönerek bu biiiirrr dedim, o gün bugündür gül gibi geçinip gidiyoruz, demiş. *** SELAMI VAR Ali Mısır'da okuyan bir öğrenci. Sınavlar bitmiş ve yaz tatiline girecekler. Babası Ali'ye telefon eder ve sınavların nasıl geçtiğini sorar. Ali de bilmediği halde "çok iyi geçti" der ve bunu üzerine babası onu İstanbul'a işlerinde yardım etmesi için çağırır. Ali gidecektir İstanbul'a ve arkadaşına son olarak şöyle der; -"Ahmet sen notlarımı öğrenirsin ve beni ararsın. Eğer telefona babam çıkarsa Muhammed'in Ali'ye selamı var dersin; ben anlarım bir tane zayıfım olduğunu." Ahmet notları öğrenir ve arar. Telefona babası çıkar ve Ahmet şöyle der: - Amcacım Ali'ye söyle, ona bütün Ümmed-i Muhammed'in selamı var... *** GELİN VE KAYNANA Yeni evlenen gelinle, kaynanası karşı karşıya oturmuşlar. Birbirlerini tanımak için anlatmaya başlamışlar. Kaynana: -Kızım sen daha yenisin, birbirimizin huyunu suyunu oturup konuşalım. Böylece birbirimizi daha iyi tanırız. Gelin : -Tabi ki anneciğim, konuşalım, demiş. Kaynana başlamış anlatmaya : -Bak kızım, benim üç halim vardır, dikkat et. Saçıma gül takmışsam Neşeli günümdeyim demektir, her yola gelirim. Kulağımın arkasına gül takmışsam tam havamda değilim demektir. Çok ısrarcı olma. Eğer ki yakama gül takmışsam sakın etrafımda dolaşma, çok sinirliyim demektir. Kaynanın lafı bitince gelin başlamış konuşmaya. Gelin : -Anne benim halim falan yoktur. Bacak bacak üstüne atarım, sigaramı yakarım. Sen gülü nereye takarsan tak, ben keyfime bakarım, demiş.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |