Sanat hem bir coşma, hem bir yadsıma işidir. -Camus |
|
||||||||||
|
İnsanlar her şeye neden maddiyattan ibaretmiş gibi bakıyorlar? Çocukluğumdan buyana yaşadığım her anımda, maddiyattan hiç haz etmedim. Çünkü her zaman onun yüzünden kendimi unutabileceğimi aklımdan bir an olsun çıkarmadım. Her zaman yanımda bulunan insanların şu iki şeyi birbirinden ayırt edemediklerinin farkında oldum: Tutumluluk ve cimrilik. Bu ikisini hiçbir zaman doğru bir şekilde kendileri de fark edemediler, karşılarındakilerin de farkında olmasına izin vermediler. Benim bildiğim tutumluluk, elinde bulunanı bu gün harcayıp tüketmemek yarınını da düşünmektir. Cimrilik ise fakirin açın nasıl ne şekilde yaşayıp yattığından bana ne düşüncesi ile hareket etmektir. Cimri, her zaman şu düşünce ile yolunu çizer ve ben bu kazandıklarımı hiç kimsenin payı olmadan elde ettim diye iddia etmekten çekinmez. Ama tutumlu bir insan, karşısında ondan yardım bekleyen bir şahsı elinden geldiğince geri çevirmeden yardımını esirgemez. Yoksulu gözetmeksizin haddinden fazla mal mülk edinen insanlara karşı farklı bir tutum izlemişimdir. Bu insanlar, nedense bütün dünyayı bana versinler; her şeyin sahibi bir tek ben olayım, havasında olmuşlardır. Komşusu aç yatarken tok yatan bizden değildir, sözünü benimsemekten uzak durmuşlardır. Cömertliği ellerinden bırakmış küçük dünyaları ben yarattım havasına girmekten kendilerini beri bırakmaktan kaçınmışlardır. Çevremdeki insanların da maddiyat konusunda benim kadar hassas davranışlara sahip olmadıklarını gördüm ve etrafıma her daim olumsuz bakışlar bıraktım. Ta ki evlenip mutluluğu, huzuru getiren bir yuva kuruncaya kadar. Benim kırık dökük hayatımı onarmak için çaba gösteren bir insan çıktı karşıma ve bana hayatın yaşamaya değer olduğunu gösterdi. Hep şunu istedim, düşüncelerimin saygı ile karşılanmasını ve kendi fikirlerini benden uzak tutarak yolumu yalnız başıma yürümemde desteklerini esirgememelerini. İnsanlara anlatmak için gösterdiğim çabanın olumsuz sonuçlanması da yaşantımda olumsuz etkiler bıraktı. Benim ben olduğumu düşündüren maddiyata karşı günden güne nefretimin daha fazla çoğaldığını da anlatmamda hiçbir sakıncanın olmadığını düşünüyorum. Bizim hayatımızın sadece maddiyatın oluşturduğu inancını da insanların akıllarından silip atmasında, bir türlü faydalı olamadığım kanaatinde olduğumun da bilinmesini istiyorum. Bana sorsalar maddiyat mı, maneviyat mı? Hiç kuşkusuz maneviyatı, tercih ederim. Neden maneviyat düşüncesini hayatımın en önemli yerine koymama gelince maddiyat her daim geçicidir fakat maneviyat yaşamımızın en önemli noktasını oluşturmaktadır. Ben, paranın hayatımıza yön vermesine hiçbir zaman sıcak bakmayan bir şahsiyet olarak insanlığımızı elimizden almasına, izin verme taraftarı değilimdir. Kişiliğimizi esareti altına almasına engel olamadığımız taktirde paranın elinde oyuncak olup şahsiyetimizi kaybettiğimizden emin olmamız gerekmektedir. Bu da demek oluyor ki insanlar maddiyata kapılarak bir çamur deryasının içinde kaybolup gitmektedirler. Ödün vermememiz lazım gelen bir şey var. O da şüphesiz maneviyatımızdır. Paranın bizleri avucunun içerisine alıp oradan oraya savurmasına izin verirsek unutmayalım, yok olup gitmemiz için ilk adımı atmış oluruz. Maddiyat denilen bataklığın, bizleri içine alıp yok etmesine; hiçbir şekilde müsaade etmemeliyiz. Yukarıda bahsetmiş olduğum adımı atmamız halinde kendimizi sonu belli olmayan karanlık bir yola sürüklemiş oluruz. Ben, hep şu düşünce ile hareket etmişimdir. Maddiyatla hiçbir kazanım elde edilmez. Önemini unutmamamız gereken tek gerçeğin maneviyatımız olduğunu aklımızdan çıkarmamamız gerekir. Biz,kişiliğimizin maddiyatın esareti altına girip yok olmasına izin vermeyelim. esir olmak hayatımızın bir ömür ışığa hasret kalması anlamına gelmektedir.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hüseyin İbiş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |