Unutmayýn ki ne hemcinsler, ne ilahlar; kuram olarak hiç bir ittifak içine doðmadýlar. Bir uygarlýk içine doðmadýlar. Grubu dýþýnda sentez gücü donanýmýna sahip kapasite deðildiler.

Ýlahlar ve hemcinsler insan gibi bir yetkilenme içine doðmamýþlardý. Ýþte ilahlar, ittifakýn ürünü olan ittifak gücünü takdis edip kutsuyorlardý.

Hemcinsler; totem güce boyun eðiyorlardý. Hemcinsler yalýtýmlý alanýn içi kadar tekli mantýkla öðreti seldiler. Sosyolojik etkileri çok fazla olan tabularý vardý. Sosyal saðlasan ile kolektif paydaþlardý.

Oysa ittifak ilahlarý üreten grup gücü kadar karar alýcýydýlar. Ýttifakýn iradesine boyun eðiyorlardý. Ýttifaklar arasý ticaret, baþlatýlana kadar ittifaklar da az çok bir yalýtýmdýlar. Ýlahlar Ýttifak içinde çok köklü mantýða göre öðreti seldiler.

Ýttifaklar birçok totem sosyolojisiyle olan kültürdüler. Ve ittifaklar birçok ilahi mesleklerin senteziydiler. Bu iki nedenle ittifaký alan çok köklü mantýðý gerektiriyordu.

Ýttifaklarýn sosyal tabularý sürse de üreten alanda daha çok tabu yasaklarý yerine ilahi yasalar vardý. Gruplar arasý ürün takasýndan sonra grup içinde ortak paylaþýmlaydýlar.

Ýnsan bileþik gruplar algýlý reflekse ve dikkate sahipti. Bileþen grup gücüne göre kararlar almanýn yetki ve sorumluluðuna sahipti.

Simiyenler birbirini avlayýp yiyorlardý. Simiyenler bu yamyam dönem içinde üretmeyi bilmeyen doðal bir barbarlýkla totem alan içinde üreten iliþkilere gelmiþlerdi.

Hemcins ilahlar üreten iliþkileriyle ittifak etmiþti. Ýttifakýn üretim hareketini baþlatmýþlardý. Ýttifak içinde gruplar birçok totem kültürle vardýlar. Birçok üreten iliþki senteziyle vardýlar.

Yine hemcins ilahlar ittifak içinde birçok totemi mana düþüncesinin senteziyle vardýlar. Birçok totem düþünce sentezi çok köklü ve farklý düþünceyi ortaya koymuþtu. Ýlahlar tüm bu bileþimle uygarlýðý baþlatmýþlardý. Ýlahlar ittifaký uygarlýktý.

Ýlahlar ittifaký uygarlýðý baþlatmýþ olan bir doðumdu. Bu doðum tarih sel milattý. Ýnsan bu miladi uygarlýðýn taþýyýcýsý ve mirasçýsý olan yetkilenmeydi.

Ýnsan uygarlýðýn depo bilincine sahip olan kolektif kapasiteydi. Totem bilinçten çok çok fazlaydý. Bileþimin gücü ile insan kendisinden yakýn çevresine doðru ve doðaya doðru “sorumlulukla etkindi”.

Bu sorumlu etkinlik, insanýn üretim gücü ile üretim hareketinden kaynaklý tasarým ve simülasyon yapan bilimsel gücünden ileri geliyordu.


Evrim 1

Bir ortam içine denk düþme olan üssü devim belirlisi; kara gibi diðer bir ortamda üssü belirsiz içindeki hareketin birine denk düþecekti. Ya da bir ortam içine denk düþme olan üssü devim belirlisi; baþka bir ortamýn denk düþmeyeni olacaktýr.

Bu evrimsel bir yasaydý. Evrimsel yasa kuantum durumlu üssel belirsizlerin ortam eðimiyle akýþ yapan giriþme seçilisiyle ortaya konuyordu. Yüzme deniz içinde, sürünme deniz dibinde ortam eðimine uygun akýþ yapmaya çok olumluydu.

Yüzme uyumu, karadaki eðim alaný içinde sürünmeyle, týrmanma, zýplama, koþma; yüzme uçmayla vs. benzeþen örnekçe hareketten eylemlerle karadaki ortama uyumdu.

Yürüme, koþma vs. deniz gibi bir ortam seçilisine olumsuz durmakla, yýðýlan yokuþlaþan eylemler ortamdaki çeþitliliði veren potansiyel bir belirsiz durum iken; belirsiz potansiyel durum karadaki alan eðimiyle uyumlu akýþ yapan aktifliðin seçilisi bir belirli durum olacaktý.

Varlýk; olasýlýk belirsizi devinmelerle, çeþitlilikti. Çeþitlilikler en az ikili durum indirgemesiyle çoklu nicel ve nitel zamanlar belirlenmesidirler.

Bu belirmeler makro dünya içinde yavaþlasa da kýrpýlsalar da biyo kimyasal ve sosyo toplumsal özne-nesnenin üssel devinmelerine dönüþüp baskýlansalar da küçükler parçacýklar olan kuantum sýçrama, kuantum üssü dalgalanmadan ileri geliyordular.