"Hayranlığı o dereceye vardı ki; yere düştü ve kendinden geçti." -Fuzuli (Leyla ile Mecnun) |
|
||||||||||
|
Upuzun yolların ardında belki alabildiğine gri, belki bembeyaz, belki çocukluğumun en güzel hayali gibi yemyeşil bir şehrin içinde, benim soluduğum nemli oksijenden uzak, kimbilir beni hiç düşünmeden geçirdiğin günlerde, ben seni akıl defterimin her gününe satır satır yazmaya devam ediyorum hiç usanmadan. Zamanın herşeye farklı anlamlar yüklediğini anlıyorum düşünmeye çalıştığım hergün. Şarkılar hep istediklerimi anlatıyor şimdi, çocuklar hep senin gibi gülümsüyorlar... Zaman şimdi herşeye seni yükleyip gönderiyor üzerime hiç acımadan. Bense hiç karşı koymadan, sana dair herşeyi aklımı çürüterek içime çekiyorum büyük bir hızla, yok olduğumu bile bile... Bir sürü ses uğulduyor kulaklarımda... Onlardan sadece birini anlayabiliyorum karmaşanın içinde. ''Artık çok geç'' diyorsun bir yağmurun ferahlığını taşıyan sesinle. Sesine yakıştıramıyorum söylediklerini. Çok uzaklardasın, mutsuzsun benim gibi. Hiçbirşeyin geri dönüşü olmadığını söylediğim gün geliyor aklıma sadece. Kendime kızıyorum sana inanmadığım şeyleri öğrettiğim için çaresizce. Ellerini hiç tutamayacağımı bilmenin telaşıyla...Onca masumluğunun içine kattığım kem gözlü kuşkularıma kızıyorum hiçbirşey ifade etmeyecek bir pişmanlıkla... Bir düşün içinde bile sesini duymak yetiyor oysa bana. Ama düşlerimde bile yanlışlarımın dönüşü olmadığını fısıldıyor dudakların usulca uzaklardan. O an sarılacak bir beden bulma isteğiyle yanıp tutuşuyor aklım. Bu sonsuz ateşi eritecek zavallı bir ruh... Yanlışların bedelini ödeyecek olan suçsuz bir beden. Kendimi kandırarak geçecek olan bir kaç sefil saat... Gözlerimi kapatıyorum. Uyumalıyım. Seni görmeliyim düşümde. Güzel şeyler duymalıyım dudaklarından. Yanımda olduğunu, yalnızlığımın bir kabustan ibaret olduğunu söylemeni istiyorum. Sonsuzluğa kadar seninle olduğum bir düşte kaybolmak istiyorum. Yanımda olmanı istiyorum. İmkansızı istiyorum. Bir daha kötülüğün yanında durup güzelliğini, kendinden koparıp içime bıraktığın o masumluğunu kaybetmek istemiyorum... Düşümde bile 'Artık çok geç' olmasını istemiyorum...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Barış Kılıç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |