|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
17 Ocak 2004
Veda
Kadir KARAMAN
Veda ve vedalaşmaya;ayrılık ve kavuşmaya perspektif bir bakışın tesirlerinin anlatımı... |
|
VEDÂ
Kısa iki heceden ibaret bir kelime, ”vedâ;” ama etkisi ve etkisinin boyutları çok fazla. Kavuşma umudunu özünde define gibi bulunduran bir kelime; vedâyı yıkıcılıktan ve sevimsizlikten kurtaran da bu esrar.
Vedâ, sevimsiz ve soğuk; acıyı çağrıştıran, ayrılığı dayatan, canı kasıp kavuran; sevinci yok edeceğini belirten bir görüntü sergileyen; hasreti gizlendiği yerlerden çıkarıp benliği hükmüne alan kelime ve eylem.
Bütün bu olumsuzl görüntüsü ardında, bıraktığı tesirler yüzünden hiç göz önünde bulundurulmayan kavuşmanın da tek sebebi. Başka bir tâbirle; vedâ ayrılık, özlemek, acı çekmek; bitimi ise kavuşmanın başlangıcı; muhabbetin başlaması sevgi ve sevincin hükmünün başlaması, dayanılmaz etkilerin kalkması demek.
Vedâya tepki gösterirken, bu hususun göz ardı edilmesi ve aşırı şekilde töhmet altında bırakılmamsı insaflı bir davranış biçimi olamaz.
Vedâ ne kadar acıtıcı, antipatik ise; kavuşmak da o kadar çekici, sevimli ve sıcak.
İnsan var olduğu sürece, vedâlar ve kavuşmalar olacaktır. Bunu yok etmek imkânsızdır. Doğru olan her şeyi olağan kabul etmek ve tepkileri ölçülü yapmaktır. Değişmeyecek şeyleri değiştirmek yerine, geliştirmek ve daha çekilir ve çekici hâle getirmek üzerimize düşen bir görevdir.
Değişmeyecek şeyleri değiştirmeye çalışmak, çok zor ve anlamsız! Elde olanın kıymetini bilmek, olmayan içinse üzülmemek; yetinmek olanla, olanın yeterli olduğunu kabullenmek en güzeli.
Bâzıları şikayet edilen varı bulmak için nelerini feda eder acaba? Doğru akılla düşünmek gerek, doğruya erişmek için.
Bazen ayrılanlar, ayrılığın acısı ile her ânlarını huzursuzluğa teslim etmek gibi bir yanlış yol ve yöntemi benimsemekteler; ve eziyet etmekteler kendilerine. Bedenen kavuşmanın özlemiyle tutuşurken, bu gibiler; kalben kavuşma fırsatını elde ettikleri zaman, bunun kıymetini yeterince bilememekteler. Halbuki kalplerin kavuşması tenlerin kavuşmasından daha iyi, daha saf; tertemiz, pırıl pırıl bir kavuşma ve hiçbir şekilde maddi bakımdan kirletilemeyecek bir birliktelik.
Bence esas ayrılık kalplerin ayrılığı, kalpler keserse birbirinden ilgiyi, tenler yakın olsa bile, bu ayrılığı gidermek mümkün değildir.
Eller ayrılsa, gözler birbirini görmese bile; nerede olurlarsa olsunlar aynı duygularla titreyen, heyecanlanan ve çarpan yürekler ayrı olamazlar.
Söyleyeceklerim var!
Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazıları
yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz
ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız,
yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.
Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.
|
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
|
1956 yıl Sivas ili, Şarkışla İlçesi, Cemel beldesi doğumluyum. Mesleğim; İnşaat mühendisliği. . .
Yayınlanmış 4 adet şiir kitabım mevcut:
1. "Kanıma Cemre Düştü"1997 de
2. "Göçmen Kuşlar Dönmedi" 2001 de
3. "Gönlümün Güz Mevsimi" haziran 2003 te,
4. "Sevginin Sesi"(Çocuk Şiirleri), 2013 de Kayseri’de yayınlanmıştır.
Birçok şiirim Web sitelerinde yayınlanmakta.
Kendi bestelerimin de yer aldığı 5 albümde bestelenen 13 şiir de mevcuttur.
Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl, M.A.Ersoy, A.N.ASYA, A.KARAKOÇ, Y.EMRE, N.HİKMET ve diğerleri
|
|
|