Bağrımdaki yanık kokularından,
Gülün kokusunu alamaz oldum.
Düştüğüm bulanık sel sularından,
Nerde yüzdüğümü bilemez oldum.

Gönül sitlerimin kazılarını,
Yaparken bulurum bazılarını...
Bahtımın kararmış yazılarını,
Ellerim tutmuyor, silemez oldum.

Sevdalar uzakta, yaşam angarya,
İçimde kabarır, sevgiden derya.
Dertli gönül sazım, mızrabım var ya,
Parmaklarım kırık, çalamaz oldum.

Sevda kalesinin mahzenlerinde,
Müebbet mahkûmum, derin yerinde.
Yar beni çağırsa günün birinde,
Ayaklarım bağlı, gelemez oldum.

Sevda dediğimiz gizemli kasa,
Ne zaman açılsa, dökülür tasa.
Alıştım özleme, alıştım yasa,
Artık mutluluğu dilemez oldum.

Mehmet Nacar