"İnsan - işte tüm sır burada. Bu sır üzerinde çalışıyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Şimdi sen yoksun, rahatça dertleşebilirim artık seninle.Hatta nasihat bile edebilirim. Ufkunu daraltmaktan korkma, bırak genişlemesin.Dar alanına daha çok sevinçler sığdırabilirsin.Evet, bu sevinçler küçük olabilir, ama en azından üzeri balçıkla sıvanmış korkuların sahte sevinçleri değiller. Kendini zaman zaman demir parmaklıklar ardında hissettiğin de oluyor, biliyorum.Ama unutma ki elinde bu demirleri kesebilecek kadar güçlü bir dal parçası var.Atma bu dalı sakla.Çıkmaya karar verdiğinde kullanırsın onu.Hatırlıyor musun bu dalı ben vermiştim sana.Dostluğumuzun simgesi olsun bu sana her kapıyı açar diye.. Demir parmaklıklardan dışarı çıktığında elbet bocalayacaksın, olağandır.Belki görmeyi, hatta işitmeyi bile unutacaksın.O zaman sakın beni arama.Benden yardım da isteme.Eğer sana yardım edersem bu sana yaptığım en büyük kötülük olur.Şimdi neden sana o gece yardım etmediğimi anladın mı? Her şeyin bir zamanı var.Sen ne zaman bu omzu bir sığınak olarak kullanmaktan vazgeçersen o zaman yanında olacağım. Hem de mutlu bir şekilde.Ne olur beni bencillikle suçlama.Ben bencillik ederken sana ne kadar yardımcı oluyorum bir bilsen.. Kaç zamandır yapmayı planladığın o tedavülden kalkmış düşünceleri bir kenara at, hatta yok et. Rotanı değiştir de demiyorum. Sadece geç kalınmışlıkların sızısını yaşatma bana.Elinden tutmadığım için cezalandırma beni. Dün ağlarken farkında olmadan hıçkırıklarla sayıklıyordun.”Yapmalıyım, kaldıramıyorum’ diyordun.Yeter artık diye isyan ediyordun.Şimdi olsa sayıklamazsın.Çünkü seni yadırgayacağımdan, yadsıyacağımdan korkuyorsun.Seni tanıyorum, ama yadırgamayacak kadar saygı duyuyorum.Senin bana ne kadar uzak bir kendinin olduğunu düşünsen de bana o kadar yakınsın ki.. Hatalarını gizli gizli yapıyorsun benden. Kaybettiklerinin peşi sıra beni de onların ardında görmek istemiyorsun besbelli.Ya O da giderse diye temkinli davranıyorsun. Beni kaybetmeyi göze alacak kadar büyüyeceğin zamana kadar bırakmayacağım seni. Zaman zaman başın öne eğik, zaman zaman arkan bana dönerek bu korkulu ifadeni benden saklamaya çalıştığını da biliyorum. Artık büyük yaralanmalar acı vermemeli sana.Hatta hissetmemelisin bile.Unutma, daha küçükleriyle uğraşmalısın, asıl sana zarar verecek onlar çünkü.Yer ederler insanın içine.Asalak gibi yaşarlar seninle beraber. Yapmak istediklerinle şu an yaptıklarının arasında dağlar kadar fark var değil mi.Bu neden kaynaklanıyor biliyor musun? Sen ufukla gözünün önünü karıştırıyorsun.Onlar aynı yerde değiller.Hatta hiç olamazlar da.Bunun ayırdını yapacak kadar yürek yok sende.Bu gücü ancak ufka yol almak için bulacaksın kendinde.Hatta bu gücü bulduğun zaman kendinde söz ben de gelirim beraber seninle. Saatlerdir konuşuyoruz farkında mısın?Sensiz seninle konuşmak ne kadar da keyifliymiş.Bana kızmak, gücenmek gibi bir şansın yok.Ama olsun, yine de seninle konuşurken mimiklerini takip etmek, kızdığında bana dönüşünü izlemek isterdim. Anlaşıldı, bu böyle olmayacak, hani o canını çok sıkan nasihatlerimi daha da can sıkıcı yapıp seninle yüz yüze konuşmam gerekecek. Ayrıca bana yaşattığın hayal kırıklıklarını da bir şekilde yüzüne vurmam lazım sanırım. Çünkü sen bana demin de bahsettiğim o geç kalınmışlıkların sızısını ağır ödetiyorsun.Evet, yüreğim sızlıyor ama sana dargın da değilim. Biliyor musun seni kendi yerime koyup kendi sorunlarımı çözmeye çalışmaktan da bıktım artık. Bak ayakkabılarımı giyip geliyorum senin yanına.Hem biliyor musun çok güçlü itiraflarla geliyorum yanına. Söz veriyorum ağlamayacağım mezarının yanında.Bak başkası senin mezarının başucundaysa kaçar giderim ona göre. Bu düşünceye beni alıştırmalarına izin vereceğimi mi sanıyorsun?Bekle, köşedeki çiçekçiden o çok sevdiğin nergislerden bir demet alıp geliyorum.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Asuman Dölek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |