..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Mutlu köle çoktur. -Darwin
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Anı > Efe




9 Şubat 2006
İnsanlar İnsandır  
Buzlukta bulduğum tavuğu pişirdim , yanına da bir bira açtım.Aslında iyi aşçıyımdır ama bu sefer işler pek yolunda gitmedi.Kararmış tavuğu yerken kanser riskimi ne kadar arttırdığımı düşünüp güldüm kendime...

Efe


Uzun zamandır görmemiştim onu. İki belki üç sene. Kızıl düz uzun saçlar , ufak göğüsler ve yarım gülümsemesiyle bana bakıyordu.


:BFGH:
İnsanlar İnsandır


Uzun zamandır görmemiştim onu.
İki belki üç sene.
Kızıl düz uzun saçlar , ufak göğüsler ve yarım gülümsemesiyle bana bakıyordu.
İstasyondan eve dönüyordum.
Terlemiştim ,domuz gibi kokuyordum.
“Merhaba” dedim bir kol mesafesi uzaktan.
Sıcak bir tebessümle gülümsedi ;
“Seni buralarda göreceğimi hiç ummazdım”
“Neden ?”
“Bilmem , şaşırdım…”
Birkaç saniyelik sessizlikten sonra ;
“Sakalların bayağı uzamış”
“Evet , biliyorum… Üşengeçlik işte…”
“Yoo, beğendim…Gerçekten.”
“Sağol”
“Eee , ne kadar buradasın?”
“Bikaç gün sanırım. Neden?”
Kısa bir sessizlik daha ;
“Belki akşam bişeyler yaparız.”
“Olur.”
Sanki bir yerlere yetişiyormuşum gibi saatime baktım.
Uzanıp yanağımdan öptü.
Zararsız bir ihtirasla dalgalanıyordu saçları.
Eve doğru ilerledim , cebimden anahtarları çıkardım.Kafamı çevirdim , solgun gözleri beni izliyordu.
İsteksizce el salladım ,hızla arkamı dönüp uzaklaştım.

Ev içinde hayat zordu o zamanlarda , şimdikinden daha zor.
Babam 2. kez evden ayrılalı çok olmamıştı.
Annemin işten gelmesini beklerken , dolabı karıştırdım.Buzlukta bulduğum tavuğu pişirdim , yanına da bir bira açtım.
Aslında iyi aşçıyımdır ama bu sefer işler pek yolunda gitmedi.
Kararmış tavuğu yerken kanser riskimi ne kadar arttırdığımı düşünüp güldüm kendime.Bir duş alıp yatağa uzandım.
Uyandığımda annem evdeydi.


Kızgın , çaresiz , yılgın… Pek konuşmadık , yorgundu.
Televizyon izlerken koltukta sızdı.
İçeri geçtim , odamda fazla eşya yoktu.Çoğu İzmit'teki mağaramdaydı.
Bir kitap alıp okumaya başladım ; ‘Etkili İnsan Olma Sanatı’ sıkılmam uzun sürmedi.
Biraz daha tarihi bişey denedim ama o da umduğum gibi değildi.
Kitabı sıkıntıyla kapattım.Camdan dışarı sarkarak bir sigara yaktım.
Annem sigarayı bırakmaya çalışıyordu ve evin duman dolması iyi değildi o yüzden.
Kontrollü olduğu söylenemezdi ama elinden geleni yapıyordu.
Sigaramın yarısında telefon çaldı.
“Evet ?”
“Aşağı gelsene sohbet ederiz”
“Tamam”
Kalan sigarayı dışarı fırlattım , 6 kat düşüşünü izledim.
Yere değdiğinde bir yanardağ gibi alev püskürttü , kızıl ışıltısını görebiliyordum hala.


Soğuktu hava ve apartmanın arka bahçesindeki çardakta oturduk.
Gizli , gizemli bir yerdi.
Ağaçlar arasında ufak bi havuz, salıncak ve tahta banklar.
Çiçek kokuları sarmıştı etrafı.

Kendine ait korkuları var gibiydi.
Hep doğruyu yaptığını göstermeye çalışıyordu bana.
Sevgilisiyle sorunlarını anlattı.
“Anlattığına bakarsak , tam bir hödük “ dedim
Güldü ;
“İyi biridir aslında ama garipleşiyor bazen.”
Aslında pek umursamıyordum ama bir şeyler söylememi bekliyordu.
Onu anlamamı , rahatlatmamı istiyordu.
Beklide bu duygusallığın bizi yakınlaştıracağını düşünmüştü.
“Hepsi saçmalık” dedim.
“Sevgi , aşk bir süre sonra boş vermişliğe ve sıradanlığa dönüşür…Kötü biri değilsin sen , sadece bir şeylerin eksildiğinin farkına vardın. Ve artık buna gözünü kapayamıyorsun…”

Ona bi sigara yakmamı istedi.
Sigaranın ilk nefesini içmeme gibi garip bir alışkanlığı vardı.
Derin bi nefes çekip uzattım.
Soğuk ve karanlık iyice çökmüş , araba sesleri azalmıştı.
“Gitmem gerek” dedim , üşümüştüm.
“Dur” dedi.
Elime uzandı , beni kendine çekti.Başı omzumda ağlamaya başladı.
Yalvarır gibi bakıyordu.
Yavaş geçen o birkaç dakika boyunca ne yapacağımı bilemedim ama ağlaması sinirlerimi bozmaya başlamıştı.
Hıçkırıkları rahatsız edince öptüm onu , sadece susturmak için.
Elleriyle boynumu kavradı.
Uzun süre öpüştük.
Küçük dudakları gitmeme izin vermiyordu.
“Tamam” dedim “Artık gitmem gerek.”
Cesur bir adımla uzaklaştı benden. Duygularımı anlamaya çalışıyordu ifademden.
Gerçekten soğuktu , gitmek istiyordum.
Duygularımın analizine ihtiyacım yoktu yada benimle kendini güvende hissetmesine.
Benimle mutlu olacağını düşünüyordu , benimle…
“Görüşürüz “ dedim ve konuşmasına fırsat vermeden uzaklaştım.
Aylin’ in bana aşık olduğunu ilk o gece anladım.

Ertesi gün öğlene doğru uyandım.
İzmit’ten yanımda getirdiğim pis kokulu eşyaları çamaşır makinesine doldurdum.Çamaşırlar yıkanırken kendime bol yumurtalı bir menemen yaptım.
Yemeğin buharıyla eriyen kaşar sakalıma yapışıyordu.
Radyoyu açtım , Radiohead çalıyordu.
Neden bilmiyorum ama o an huzurluydum.
Hayatımdaki hiçbirşey umduğum gibi gitmiyordu oysa.

Babamla annemin bağırışlarını hatırladım.Salonun kapıya yakın kısmından küfürleri , haykırışları ve tehtidleri izlerdim.
Buruk duyguların doğal melodisi…
Sinirli değillerken her şey yolunda gibi görünürdü.
Ama huzursuzluk kendini göstericek zamanları kollardı ve bulurdu her seferinde ve onlarla konuşmanın da bir yararı olmazdı.
Nefretle karşılık verdiklerinde daha da kötü hissederdim.
Ve ertesi akşam yemekte kimse konuşmazdı.Çünkü konuşmak içinde bulunduğumuz acı ve hüzünlü gerçekliği ortaya çıkarırdı.

Her şeye rağmen hayat devam ediyordu.Yemeği bitirince sigara almak için dışarı çıktım.
Güzel , güneşli bir gündü ve bu güneşin altında yürümek bile beni mutlu etmeye yeterdi.
Kara bir kedi geçti önümden , köpek ona havladı ve güneş terletmeye devam etti.
Yaşıyordum işte…

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Kızıllar
Gönderen: Lale handan / İstanbul/Türkiye
5 Mart 2006
Kızıl saçlı tam bi baş belasıymış. sanırım zayıflığı getiren kızıllık.

:: Pek güzel
Gönderen: Esra Koçak / İstanbul/Türkiye
13 Şubat 2006
Beğeni uyandıran bi stil. Hoşuma gitti. Sigaranın ilk nefesi neden içilmez onu anlayamadım hala :)

:: Hoş ve buruk
Gönderen: Selin Senderos / Diğer/Belçika
13 Şubat 2006
Hepimizin kendine ait korkuları var. Ve belkide bu duygusallık bizleri yakınlaştırıyor. Hoş ve buruk bir hikaye...

:: Tebrikler
Gönderen: Michelle seymour Garcia / Diğer/ABD
13 Şubat 2006
Alabildiğine bir dürüstlük ve yakınlık var bu hikayede. Olanları hayal edebiliyorum. İşte bu his tekrar tekrar okumamı sağlıyor hikayeyi.

:: Ne diyebilirim ki
Gönderen: Nilay Türker / İstanbul/Türkiye
10 Şubat 2006
Böyle bi duygusuzluğa ne denebilirki.bence sadece olmayı hayal ettiğin bir adam yazıdaki karakter.ama buna rağmen çok beğendim hikayeni.aslında derin bir duygusallık akıyor her yerinden hikayenin.gerçek bi anı olduğuna inanmıyorum yinede.

:: harika bi anlatım
Gönderen: ayhan arslan / İstanbul/Türkiye
10 Şubat 2006
Çok güzel ve sürükleyici bir anlatım var.aile içi acılar yaşamak üzücü ama bu olağan bi durum.Hikayeden çok, bir romanın ortasından koparılmış sayfalar gibi okudum.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anı kümesinde bulunan diğer yazıları...
Son On Saattir Yemek Yemedim

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gerçeklik
Yamaçlardan Yükselir Mutluluğun Serinliği
... 14 Mart...
22 Şubat
3 Mart

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Saat 9 [Şiir]
Tırnak İçi [Şiir]
Duvar Yazısı [Şiir]
İç Hesaplaşmalarımda Açık Var [Şiir]


Efe kimdir?

Kavrama reaksiyonları, irade-dışı anlamsız çığlıklar ve belli bir yüz ifadesi( gözbebekleri büyümüş, ağız açık)

Etkilendiği Yazarlar:
Explotions in the sky; 90 day man; And you will know us by the trail of dead; Appleseed cast; At the drive in; Blonde redhead; God speed you black emperor; Mogwai; Red animal war; Ranier maria; Slint; Tortoise


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Efe , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.