Bir deliyle baþederken, yapýlacak en mantýklý þey normal rolü yapmak. -Herman Hesse |
|
||||||||||
|
Romeo ve Juliet, Antonius ve Kleopatra, Tristan ile Izolde, Ferhat ile Þirin, Leyla ile Mecnun… Büyük aþklar, trajik sonlar. 21. yüzyýlýn ilk yýllarýný yaþadýðýmýz þu günlerde bile bir çoðumuzun özendiði aþklar bunlar. Masallara ait, görkemli ve maalesef genellikle trajik. SORU: Aþk bir trajedi midir? Zamanýmýzda birkaç optimist dýþýnda herkes aþký bir saçmalýk olarak nitelendiriyor. Masallardaki aþklara inanamayacak kadar olgun, eþ ruhumuzun var olup olmadýðýný düþünmeyecek kadar gerçekçi olmamýz gerektiði konusunda hemfikiriz. Yine de hala çoðumuz; “Romeo’mu arýyorum” diye diretiyoruz. Tabii bu da bizi bir ikilem içine sokuyor. Aþk gerçek midir? Yoksa sadece birkaç hayalperestin uyduruðundan ibaret midir? Shakespeare oyunun sonunda aþýklarýný öldürüyor. Bunun nedeninin genellikle, iliþkinin gerisinden kaçmak olduðu zannediliyor. Çünkü kendilerine gerçekçi diyenler aþýklarýn mutlu sona eriþemeyeceklerini söylüyorlar. Bu yüzden ölüm, kapanýþ öpücüðünden daha anlamlý olmalý. Öyle ya, henüz birbirlerini hemen hiç tanýmamýþ olan bu çiftler evlenecek olsalar aþklarý hala sürer mi? Juliet, Romeo’nun kirli çamaþýrlarýný yýkarken isyan etmez mi? Romeo, Juliet’in dýrdýrlarýndan býkýp daha genç bir kadýnla aþk yaþamaz mý? SORU: Gerçekler bu kadar acýysa ve aþk yoksa, neden hala o kelimeyi kullanýyoruz? Seksin, paranýn güç sayýldýðý maddesel bir dünyada yaþýyoruz. Bir erkekle karþýlaþtýðýmýzda ilk olarak fiziksel güzelliðine takýlýyor gözümüz. Seks aþamasýný geçtikten sonra ise banka hesabýna… Arabasýnýn markasýyla, yataktaki baþarýsýyla övünüyoruz. “Aþýðým” diyoruz ama aslýnda aþk hakkýnda en ufak bir fikrimiz bile yok. Kalbimiz kýrýlýyor. “Neyse ki bu sadece bedensel bir þeydi” diyerek þükrediyoruz. Sonra hayata küsüyor ve “ben neden Romeo’mu bulamýyorum” diye feryat ediyoruz. Romeo’muz olabilecek onca erkeðin yüzüne bile bakmýyoruz. Romeo’yu düþlüyoruz, playboylarla seviþiyoruz. Ve yine de hala, devamlý olarak ‘aþk’tan ve onu bir gün bulacaðýmýzdan bahsediyoruz. SORU: Hala bilinç altýmýzda masallara inanan saf çocuklar mýyýz bizler? Yoksa masallara inandýðýný söyleyen ama içten içe onlarla alay eden kalpsiz cadýlar mý? Kitabýn sonunda, zehirli yýlanýyla intihar etmekte olan Kleopatra ölümü “balsamlar gibi tatlý, hava gibi yumuþak, hafif…” diye tanýmlamýþ ve hemen ardýndan sevgilisi, rahmetli Antonius’un adýný haykýrýrken, düþmaný Ceaser’a lanetler yaðdýrmýþtýr. Öldüðünde ise okuyucularýn, Kleopatra ile Antonius’un öbür hayatta birleþtiklerine dair en ufak bir kuþkusu kalmamýþtýr. Kendinize sorun, eðer ki o sekste mükemmel olan, görüntüsüyle bir Yunan tanrýsýný andýran zengin erkeðiniz ölecek olsa siz de arkasýndan hiç þüphe duymadan gider miydiniz? SORU: Seksin yerini doldurmak zor deðil, peki ya aþkýn? “Ben aþka inanýyorum.” Ya da aslýnda aþkýn ifade ettiði o koþulsuz sevgiye… Bu, anneye duyulan aþk olabilir, bir köpeðe, doðaya veya sevgiliye… Çünkü aþk, kiþiyi olduðu gibi kabul ederken, onun için her þeyi yapmaya hazýr olmaktýr. Ve aþk, sizi ona, onu size ait hissettiren o derin sevgidir. Ben aþka inanýyorum, ya siz? Gerçek aþk zorluklar ve trajedilerle doludur. Belki de Shakespeare’in bize anlatmaya çalýþtýðý da budur. Belki de o aslýnda iliþkinin gerisinden korktuðu için deðil, gerçekçi olduðu için trajediye baþvurmuþtur. Her iliþkinin bir zorluðu vardýr, çünkü yaþam asla mükemmel deðildir. Pablo NERUDA’nýn dediði gibi; “Acýdan acýya, adadan adaya gider aþk, derinleþtirir kökünü, sulanýr göz yaþlarýyla ve kimse sakýnmaz onun vereceði zarardan bu sessiz, dayanýlmaz, acýmasýz giden yüreðin.”
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Selin Arslanoðullarý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |