..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Prensiplerden hoşlanmam. Önyargıları yeğlerim. Daha içtenler. -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Sürrealizm > Gülgün




9 Ağustos 2006
Rüzgârgülü  
Gülgün
Gözlerimi sımsıkı kapattım, içimden geçirdim tüm anımsadığım güzellikleri... Gözlerimi açtım yavaşça, avucumu araladım…


:CFAFJ:

   Evimizin tam karşısında, kadın ve erkeklerin dayanışma içinde yere serdikleri, sakız gibi beyaz bir çarşafın üstünde öğüttükleri buğday parçacıklarını anımsıyorum özlemle...

   Üst üste konmuş iki yuvarlak taş, ( yaklaşık elli cm çapında ) üzerinde bir delik ve o deliğe sokulan, tutamaç görevi gören bir sopa... O sopanın yardımıyla arasındaki buğdayı öğüten değirmen taşının her dönüşünde, buğday parçacıklarının dökülüşünü hayret ve zevkle izlerdim çocukken. Ben de çevirmek isterdim. Minik ellerimle o sopaya yapışır, elimin altındaki o büyük ellerin yardımıyla değirmen taşını çevirdiğimi düşünerek inanılmaz bir keyif alırdım. İşe yarıyordum, çok mutluydum...

   Kafamı okşayan eller... Nasırlaşmış avuçlarına takılan, bir iki tel saçımı rüzgârın gözlerimin önüne getirişini, gülümseyerek anımsıyorum...

   Yana serilmiş o temiz çarşafın üstünde yarı kurumuş tarhanayı bekler, kedi ve kuşlardan korurdum. Sıcak bir kafa okşayıştı ödülüm. Bu ödülü almak, sevildiğimi hissetmekti çabam.

   Hiç doymadım sevgiye bu yaşıma geldiğimde bile...

   Az ilerde ki çeşmede ellerimi yıkarken kurduğum hayal, ilerde benim de olacak değirmen taşımı tek başıma çevirmekti…

   Güçlü olacaktım, çok güçlü!!!

   Sonra anladım ki güç tek başına pekte anlamlı değil. Bilek gücüydü o zamanlar düşlediğim. Kişiliğimin güçlü olması gerektiğini büyüyünce anladım. O gücü sevgiden alıyormuşuz, sevgi güçlü kılıyormuş bizi...

   Değirmen taşım olsa da tek başıma çevirip duracaktım taşımı. Buğdaylarımı tek başıma yiyecek, etrafımda insanlar olmadan mutlu mu olacaktım?

   Hala o değirmen taşını düşlüyorum, bu kez farklı şey öğütüyorum o taşta…

   Umutlarımı, hayallerimi, tek başıma çeviriyorum.

   Değirmen taşımın etrafa uçuşturduğu hayal ve umutlarımı içim sızlayarak izliyorum... “ Ufacık parçalar halinde uçuşun bakalım, sizi tekrar birleştiremem... Geri istiyorum sizi! Pişirip yiyemem de, ne yapacaktım? Nasıl faydalanabilirdim sizden? Kırıntıydınız, işe yarar mısınız?

   Yapabilirdim, ama nasıl? Temel Reis’in konserve kutusundaki ıspanağı gibi sizleri bir kutuya koysam, gerektiğinde çıkarsam mı? Yok, yok anlamsız… Bana o kırıntılar güç veremezdi. Biraz daha büyümeliydiniz. Tarlaya da ekemezdim ki sizi yeşerin diye...

   Hava güneşli, pırıl, pırıl deniz… Balkonda rüzgârgüllerim dönüyor… Portakal ağacım bile var balkonumda. Saksısına soktuğumuz rüzgârgülü hızla dönüyor. Erguvan ağaçları Rumeli Hisarında renk değiştirmiş, kısa süre sonra açacaklar...

   Ben hala ” o kırıntıları nasıl büyütebilirim?” diye düşünüyorum...

   Sevgi yetmez mi büyütmeye? Hani yeter diyordum, sevgi her şeydi?

   Radyoda MFÖ çalıyor ...” Sana sarı laleler aldım, çiçek pazarından… ” diyordu… Laleler rüzgârgülüm gibi sarı mıydı?

   Öğütülmüş umutlarımı avuçlarımda tutuyorum…

    Elimdeki kitabı masaya koyup, çıplak ayakla sahilde yürüyorum... Kumların arasında ışıldayan deniz kabuklarını izlerken, ani bir kararla koşmama neden olan hayalim hanginizdi? O küçük tepeye tırmanırken soluklandığım taşı kim aldı oradan? Ya sahilde güneşin batışını izlediğim bank nerede? Kimin ne işine yarar ki çaldınız onları…

   Avucumda tuttuğum kırıntılar terimle oyun hamuru gibi olmuşlar. Rengârenk görünüyorlar… Onları daha da sıkıyorum avucumda… İçlerinde her renk var. Bütün renkleri görüyorum... Ayrı olan sarı ve mavi karışmış yeşil olmuş... İyice sıksam, hatta yoğursam onları yeni renkler elde edebilir miydim? Bunun için çaba gerekliydi. İyice sıkıyorum avucumda...

   Nasırlı avuçları görüyorum o anda, başımı okşayarak bana: “Aferin kızım! Daha sık, daha da… Başaracaksın! Sen çocukken de böyleydin. O minik ellerinle buğdayı un yapmıştın, şimdi o unları buğday yapamasan da yeni şekiller verebilirsin, istediğin her şeyi yapabilirsin. Hadi! Daha sık, sımsıkı kapat avucunu! Terlesin avuçların, yumruğunun arasından damlasın terlerin… Çaba harcamazsan, terlerin kurursa, tekrar toz haline gelir avucunda tuttukların. Rüzgârda sağa sola savrulur. Yakalayamazsın peşinde koşsan da... Her biri bir köşede işe yaramaz halde öylece durur…

    Sıkıyorum avucumu... Bütün organlarımı kullanarak... Yüreğimi, beynimi, gözlerimi, kulaklarımı da dâhil etmiştim bu işe…

   Kulaklarımda o sıcak sesler vardı… ”Haydi!” diyorlardı;” Başaracaksın!

   Gözlerimi sımsıkı kapattım, içimden geçirdim tüm anımsadığım güzellikleri... Gözlerimi açtım yavaşça, avucumu araladım…

   Harika bir hamur olmuştu o tozlar. Rengârenkti… Bir parça kopardım hamurdan, sapsarı bir kelebek yaptım... Üzerine saflık ve temizliği simgeleyen benekler koydum, bembeyaz o çarşaflar gibi... Avucumdan yavaşça bıraktım… Önce bir iki kez kanatlarını açtı kapattı ve portakal ağacına doğru uçtu. Harika bir duyguydu bu. Kelebeğe ben hayat vermiştim, tabi o da bana.

   Bir parça hamur daha aldım avucumdan sevgiyle. Bunu rüzgârgülü yapacaktım. Yeşil olsun rüzgârda hızla dönsün!

   Tek başına olursa o, rüzgâr savurur bir yerlere... Birinin onu tutması gerek ya da onun bir yerlere tutunması. Tek başına yapamaz...

   Karşıda beni soluksuz izleyen biri var, sanki bana “Ben yardım ederim! “ der gibi bakıyor.

   Rica etsem benim rüzgârgülüme sahip çıkar mı? Elinde sevgiyle tutar mı?

   Benim avucumda hala hamur var. Açamam avucumu, hamurum kurur!

   Daha o kadar çok şey yapacağım ki...

    Sırada: Güneş, Yıldızlar, Masmavi bir Deniz ve Kelebeğime yalnız kalmasınlar diye
yığınla "Sevgi Kelebekleri…"

      Çoook Çalışmam Gerek, Çooook!!!



.................................................................................................................................

.Eleştiriler & Yorumlar

:: çok güzeldi
Gönderen: aslı yılmaz / , Türkiye
10 Haziran 2009
senin yaşadığın şeylerin benzerini ben de yaşadım çocukken. o günlerin tadını hiç bir şey vermiyor artık. büyüdük ve elmalı şeker tadındaki çocukluğumuzdan uzaklaştık. anımsattığın için tşkler. harikaydı >>>>>Teşekkür ederim. Anılarımız aynı mekanlarda yaşanmasa da, bizi mutlu kılan insanlar aynı sanki:) Anılarımızı masalsı kılan, sanırım özlemlerimiz. Çabuk büyüdük, çok çabuk... Sevgiler...(Gülgün)<<<<<<

:: Muntrina
Gönderen: Yeliz Ozmisir / İstanbul/Türkiye
24 Mart 2008
Ellrimde unufak umutlarimi,hayallerimi tuttugum su gunlerde yazinizi bir mesaj olarak aliyor ve tesekkur ediyorum.Hep soyledigim gibi yureginize saglik cunku siz bunlari yureginzle yaziyorsunuz... <<<< Bazen en umutsuz olduğumuz, çıkış kapısı bulamadığımız bir anda yüreğimizin umutla dolduğunu görürüz. Buna neden olan tek bir şey vardır o da SEVGİ. Mutsuz olduğumda; tıpkı köpeğim gibi kulağımı, kuyruğumu düşürdüğümde “İşte biz buradayız!” diyen dostlarımın sesleri gelir kulaklarıma. Hayallerin küçülmesin canım. Senin avucundaki un ufak hayallerini birleştirip, sana kocaman hayaller olarak geri veriyorum! Ve hayallerinin sığacağı, içi sevgiyle dolu kocaman bir dünya diliyorum… ( Gülgün) >>>>

:: Degirmen Tasi
Gönderen: Eralp Elli / riyad/Suudi Arabistan
23 Mayıs 2007
Bilek gucuyle koparilan sevgiler, kelebeklerin kanatlarinda umut olup icimize dolacak. <<<<Harika bir yorum... Sessizce okudum, okudum, okudum:) Ve size binlerce sevgi kelebeği yolladım, kabul ederseniz sevinirim... Gülgün (Başlık harika...)>>>>

:: GÜZEL DOSTUM'A...
Gönderen: MARTİ.. / ULURU/Nepal
15 Ocak 2007
SEVGİLİ GÜLGÜN HANİ YENİ ÖYKÜLER?BİLGİSAYARIN BAŞINDA OTURMAKTAN BIKTIM.ÖYKÜLERİNLE YENİ YOLCULUKLAR YAPMAK İSTİYORUM..BAK İŞTE ŞU AN NEPALDEYİM (TABİİ ŞAKACIKTAN.SİTELERİN GÜZELLİĞİDE İŞTE BURDA,NEREDE OLMAK İSTİYORSAN ORAYI İŞARETLE.:)))))SENİ VE DÜNYANI HAYRAN,HAYRAN İZLİYORUM CANIM.KELEBEKLER GİBİSİN RENGARENK VE MUHTEŞEM..SEVGİYLE..."<<< Canım benim, "Özgür Martım"... Senin kanatlarınla, yada benim kanatlarımla dolaşalım özgürce... Kanatlarımızı çırparken etrafa sevgi, dostluk saçalım ve güven... "KELEBEKLER VE MARTILAR ÖZGÜRDÜR" Seni seviyorum canım:) (Gülgün)>>>>

:: ANIMSADIĞIN GÜZELLİKLERİ PAYLAŞAN BİRİ OLARAK:::
Gönderen: AYŞE BAĞTIR / İstanbul/Türkiye
1 Ocak 2007
ÇOCUKLUĞUMUZDAN ESİNTİLERLE DOLU SEN DERECE GÜZEL Bİ ÖYKÜ.ÇOK BEĞENEREK OKUDUM.TEBRİKLER.İNŞALLAH YENİLERİNİNDE DEVAMI GELECEKTİR <<<Teşekkür ederim. Sizlerin, hissederek öyküme katılması ne güzel...Yeni yılın ilk yorumu, heyecan ve mutluluk verdi bana. Mutlu yıllar... Yeni yılda; sizlerle paylaşacağım öyküm, onay bekliyor. Sevgilerimle.. (Gülgün)

:: ombasaran'dan sevgilerle
Gönderen: Osman Murat Başaran / İzmir/Türkiye
19 Aralık 2006
Dostlardan aldığım haberle geldim. Bir baktım muhteşem bir çalışma. Ellerinize dilinize sağlık. Heyecanla yenileri bekliyoruz. Sevgiler...<<<< İlk adımını atmaya çalışan bebeğin yüzündeki o ifadeyi, o gülücüğü ve sevinçle ellerini çırparken duyduğu o hazzı yaşattınız bana, yorumunuzla... Çok teşekkür ederim...Sevgiler... (Gülgün) >>>>

:: CANIM DOSTUM'A SEVGİYLE...
Gönderen: MARTİ.. / Kocaeli/Türk ve Caicos Adaları
19 Aralık 2006
Sevgili dostum Gülgün.Sen gerçekten,sevdiklerin için bir hazinesin.Bu öykü de sana öyle çok yakışmış ki.Kelebeklerin renkleri kadar,renkli olsun hayatın.Dağıttığın tüm sevgiler tekrar sana çoğalarak dönecek bilesin.Seni seviyorum canım dostum... <<<Teşekkürler canım, beni çok mutlandırdın... İçindeki sevgiyle dostlarını koruyan, onların varlığıyla anlam kazanan, koruduğu dostlukları bozulmadan içinde saklayan, kocaman bir "Hazine Sandığı" gibi hissettim kendimi, sayende... Ve siz dostlarım olmadan; işe yaramaz, anlamsız olacağımı da... O sandık, sayenizde o kadar renkli ki... Bana kattığın rengi SEVİYORUM, kısaca SENİ SEVİYORUM... (Gülgün)>>>>>

:: müthişsin....
Gönderen: geregiyok_55 / Samsun/Türkiye
17 Aralık 2006
tatlım seçtiğin dil,kullandığın ifadeler çok güzel seninle gurur duyuyorum... <<<<<Çok teşekkür ederim. İlgine ve yorumuna çok mutlu oldum canım. Sevgiler... (Gülgün)>>>>

:: güzel ve çok samimi:))
Gönderen: birsen _forever_good / Samsun/Türkiye
14 Aralık 2006
arkadaşım sizi tebrik ediyorum:))akıcı bir anlatımınız var:)okurken kişiyi kendi hayallerinizin içine ve yarattığınız dünya'ya peşinizden sürüklüyebiliyorsunuz:))şahsen ben sizinle öykünün başından,sonuna kadar dolaşabildim,sizin gözünüz olup anlattığınız her şeyi görebildim:)bence bu bir başarıdır:)burayı birmilyon.com da duydum ve gelip öykünüzü okudum:)site den sevgi ve selamlar:)başarılarınızın devamını dilerim........<<< Öykümü okurken, kendinizi içinde bulmanız ne güzel. Bu bana verilebilecek, beni yazmaya itecek en güzel armağan. Yazdıklarımın hissedilerek okunması ,inanın ayaklarımı yerden kesti:))Bu mutlulukla ben, bütün evreni "Sevgi Kelebekleriyle" donatırım:))Çok teşekkür ederim, bana ve öyküme kattığınız güzellikler için. Sevgiler size ve birmilyon ailesine... (Gülgün)>>>>>

:: Birmilyondan sevgilerle.
Gönderen: qesH / Ankara/Türkiye
13 Aralık 2006
Zannımca yazdıklarınız, yalnızca yüreğinizden geçenlerden, kaleminizin ucuna erişebilenlerdir. Sanki içinizde kağıdın üstünde süzülmeyi bekleyen daha binlerce sözcük var gibi. Onları da bizimle paylaşmanız dileğiyle. <<<Çok teşekkürler, ilginize ve yorumunuza... Bundan öncekileri ve sonrakileri sizlerle paylaşacağım, "Kalemim rengini ve gücünü sizlerin sevgisinden aldıkça..." (Gülgün)>>>>

:: :))) Bir öykü bu kadar mı güzel anlatılır?
Gönderen: EBRU TÜRK / İstanbul/Türkiye
12 Aralık 2006
Yazıyı okurken öylesine güzel duygular hissettimki, sanki öyküde anlatılan çocuk benmişim gibiydim.Gülgüncüm ellerine yüreğine sağlık.Yazılarının devamı sabırsızlıkla bekleyeceğim.Hoşçakal canım. :))) <<<<<<<Teşekkür ederim, cesaret veren yorumlarınız için. Daha cesur sarılacağım, kaleme:)Öykülerimizi yazmaya devam edeceğim, aynı duyguları paylaştığımız sürece.. Ve birlikte binlerce, gökkuşağı renginde sevgi kelebekleri yapacağız... Sevgiler (Gülgün) >>>>>>

:: Kelebek Etkisi
Gönderen: Hardal Biber / İstanbul/Türkiye
12 Aralık 2006
Globelleşen şu 'fani' dünyada, iyimserliğinizle 'kelebek kanadı' etkisi yaratmış görünüyorsunuz. Kanatlarınıza sağlık. <<< Teşekkür ederim... Sizin, yorum yapıp yapmadığınıza baktım günlerce:) Ne düşündüğünüzü çok merak ediyordum. Bana cesaret verdiniz, tekrar teşekkürler... (Gülgün)>>>>>

:: harikasın gülgün
Gönderen: emel ölçer / Çorum/Türkiye
3 Aralık 2006
öykünü okurken okuduklarım fılm şeridi gibi gözümün önünden geçti. biröykü anca bu kadar güzel yazılabilirdi. seni candan kutluyorum.emel ölçer <<<<<<Çok şaşırdım ve çook sevindim,ne kadar da özlemişim sizleri, teşekkürlerr :)>>>>>(Gülgün)

:: tebrikler
Gönderen: DAMLA CERRAH / İstanbul/Türkiye
3 Aralık 2006
merhaba burada yazı yazdığınızı birmilyonda günlüğünüzde söylemişsiniz burdan tebrik etmek daha iyi olur dedim bence çok hoş bir yazı idi. umarım devamı gelir.hissederek okudum:) <<<İlginize ve beğenmenize çok mutlu oldum Damla:) Sevgiler... dia_ops>>>>

:: SENİ KOCAMAN ÖPÜYORUM :)))
Gönderen: eylül / İzmir/Türkiye
2 Aralık 2006
ÖYLE İÇTEN YAZMIŞINKİ İNAN SÖYLEYECEK BİŞEY BULAMIYORUM..DİLİYORUM Kİ YÜREĞİNDEKİ SEVGİ YANINDA OLAN HERKESE HATTA SELAM VERDİĞİN TÜM İNSANLARA BULAŞSIN.. SEVGİYLE KAL... (Yüreğimde kanat çırpan kelebeklerin hespsine ve "MOR" renkli sevgi kelebeğime... Teşekkürler...) <<dia_ops>>

:: Sevgi Kelebekleri
Gönderen: Gülgün / İstanbul/Türkiye
8 Eylül 2006
Yorumlarınızı kalp atışlarımın eşliğinde okudum... Sanki binlerce sevgi kelebeği kalbimde uçuşuyordu "Harika bir duygu bu!" Ben öykümde bir sevgi kelebeğine hayat verebilmiştim. Biliyordum, sevgiler birleşince binlerece "Sevgi Kelebeği" mizin olacağını.... Teşekkürler(Gülgün)

:: gülüm;
Gönderen: jale eremekdar / İstanbul/Türkiye
6 Eylül 2006
Hep yazman gerektiğini söyledim, biliyordum ki bir insan herşeyi öylesine güzel ifade ederken bir de bunu yazıya dökebilirse neler yaratır. Yazılarını okurken inanılmaz bir haz aldım. Eline,yüreğine sağlık. Bu yazılarının devamını herkes gibi bende heyecanla bekliyorum seni çok, çok seviyorum..

:: Gönlüne, kalemine sağlık....
Gönderen: Ebru / İstanbul/Türkiye
2 Eylül 2006
Kendimizi koşturmacasına, sıradanlığına ne riyakarlığına kaptırdığımız şu dünyada araladığın kapıdan girdiğimde belki unuttuğumuz belki de unutturulan güzellikleri yaşattırdığın için sana sonsuz teşekkürler ediyorum. Yazında belirttiğin gibi herşey PAYLAŞTIKÇA güzelleşiyor ve anlam buluyor. Gönlünün tüm güzelliklerini paylaşmaya devam etmen dileğiyle...

:: Bidenem seni çok özledik....Işıklar içinde yat....
Gönderen: gülgün / İstanbul/Türkiye
24 Ağustos 2006
fevzi b <hercai16@hotmail.com> Sent : Monday, August 14, 2006 9:40 PM To : dia_ops@hotmail.com Subject : RE: günaydın! | | | Inbox Helal olsun bidenemeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee Aynen devam yazmaya. Ben sana dememişmiydim demicem:))) Kocaman öpüyorum bidenemmmmmmmmm

:: canım gülgünüm
Gönderen: birgül özün / Antalya/
23 Ağustos 2006
bak avucunu iyikide araladın ve bu öykünü yolladın canım, ellerine sağlık çok güzel beni hep başka yerlere sürüklüyor ne zaman okusam umarım bu son olmaz ve canım seni zevkle okuruz sevgiyle kal... kumtanesi

:: Sevginin gücü ancak bu kadar yalın anlatılabilir..
Gönderen: Hülya EREŞTER / Muğla/Türkiye
17 Ağustos 2006
Bunca yozlaşmış robotlaşmış yaşamda, sanki tüm duyularımızı yitirmiş gibi yaşıyoruz. Herkes bir koşuşturmaca tutturmuş gidiyor. Eğerki bu yazıyı okurken içinizde bir yerlerde küçük de olsa bir sıcaklık duyup, sevgiyi hissedebildiyseniz, bir kenara bıraktığınız umutlarınıza sarılın hemen. İlişik yaşamayın hayata, yapışın ona sevgiyle. İçimizdeki sevgiyi bize hatırlattığın için teşekkürler ablacığım. Sevgi dolu yüreğine sağlık... Hülya

:: Rüzgar Gülü
Gönderen: Taki Akkuş / İstanbul/Türkiye
17 Ağustos 2006
Sevgili Gülgün, Güzelim öykünü zevkle okudum. Beni küçüklüğüme, köyüme doğru bir zaman tüneline götürdü. Tünelden çıktıktan sonra, köyde kızlı erkekli el değirmeniyle geceler boyu bulgur, mercimek ve yarma öğütmemizi yaşattın ellerine sağlık. Kendine iyi bak, kal sağlıcakla. Taki Akkuş

:: güzel
Gönderen: ayça devrim / istanbul/Türkiye
15 Ağustos 2006
güzel bir yazıydı tebrikler

:: özr
Gönderen: lewo salieri / Aydın/Türkiye
15 Ağustos 2006
Sevgili gülgün yorumum tamamıyla şakadan ibaretti (şakaya benzemediğini bende okuyunca farkettim) Yazını ne kadar beğendiğimi daha önce de sana yorumlamıştım. Aptalca şakamdan ötürü özür diliyorum. Başarılarının devamını diliyorum.

:: yüreğinize sağlık
Gönderen: Ali Evgiloglu / İstanbul/Türkiye
15 Ağustos 2006
okuduğumda bana anadoluda yaşadığım çocukluğumu hatırlattı öykünüz. yüreğinize sağlık... acaba şimdilerde varmıdır başımızı okşayacak şefkat dolu elleri ile sevgi dokunuşu yapacak büyüklerimiz....

:: tesekkür ederim..
Gönderen: Yagmurcuk / İzmir/Türkiye
15 Ağustos 2006
Hem bu güzel yazından hemde böyle güzel bir sayfanın varlıgından benide haberdar ettigin için teşekkür ederim..Başarılarınında devamı dilerim..

:: daha önce nerdeydiniz
Gönderen: nilgün erdener / İstanbul/Türkiye
15 Ağustos 2006
kumtanesinden böyle bir yazınızın olduğunu okumamı söylemesi üzerine bu yazınızı okudum .Gerçekten çok güzel ve duygusal bir yazı aslında insan azmetmedikçe başarıyı yakalayamaz ve azmettiği sürece de başaramayacağı hiç bir şey yoktur hayal etmek çok güzel bu hayali gerçekleştirmek başarıdır daha nice yıldızlar masmavi denizler ve kelebekler yapmanız dileklerimle ama avucunuzu açın ki bizde bu guzelliklerden yararlanalım)

:: İYİKİ TANIMIŞIM SENİ
Gönderen: hulya unal / İstanbul/Türkiye
15 Ağustos 2006
Bu şiirinde beni çocukluguma götürdün.Unttuklarımı hatırlattın ne güzel yazmışsın saf ve temiz katıksız keşke bizlerın yaşdıklarını cocuklarımızda yaşasaydı düşündükce hep keşkelerde kalacak yenı nesil:apartman cocukları olarak kalacaklar.Canım arkadaşım ellerıne yüregine saglık daha ne şiirlerin var biliyorum.Şimdi onlarıda bizlerle paylaşmanı bekliyorum.Hayatın her zaman senin istedigin şekilde akmasını diliyorum.Bide kendine iyi bi melek seç şeytanları degil canım)).Tazmanyadan tüm kalbimle sevgiler.

:: Geçmişten - Geleceğe
Gönderen: ercan esen / Konya/Türkiye
15 Ağustos 2006
Gözlerini kapattığın anda gelen geçmişin güzelliği , hayallerine ve umutlarına de aynen güzellik olarak yansımış , beni düşündürense , o güzellikleri yaşamış çocukların çocukları artık bu güzelliklerin çoğundan mahrum , onlar, belki de bu güzellikleri yalnızca umut edip hayal edecekler , onların umut ve hayallerinde ise bizlerin yaşadığı duyguların çoğu sanal kalacak . Güzellikleri hayal etmek için illa bu güzellikleri yaşamış olmaya gerek olmadığının farkındayım , ama benim yaşayamadığım güzellikleri benden sonrakilere nasıl ulaştırabilirim ...Hissedemediğim Duyguların Hasreti içinde Bizlerde hamurlarımızı kurutmamak için sımsıkı tutmalıyız , ve umudumuzu yeşertmek hayallerimizi gerçekleştirmek için de gerekli miktarı PAYLAŞIM adına şekillendirmeliyiz Tebrikler Rüzgargülü:)

:: harikasın ablacım
Gönderen: selin özün / Antalya/Türkiye
15 Ağustos 2006
Gülgün ablacığım yazın gerçekten çok harika ne güzel açmışsın avuçlarını inciler dökülmüş ne olur bizleri mahrum etme bu güzelliklerden. okurken hayallere daldım bu kadar alıp götürebilirdin bizleri bu dünyadan iyi ki varsın lütfen hep ol ve her zaman kelebekler uçsun gönlünden periler alemine;) tebrikler metiş ablacımm sevgiler superisi

:: metü
Gönderen: lewo salieri / Aydın/Türkiye
15 Ağustos 2006
Temel reis olmamış. Çünkü safinaz onu boynuzladığı halde ıspanak yiyip peşinden koşan bi insan o. Konserve yerine başka bi şey de diyebilirdin. Şişe mesela. Neyse biraz çalışınca onlar da düzelir...................... Sevgili Levent'ciğim benim en yakın arkadaşım olarak kimseyi eş seçiminden ötürü yargılamayacağımı da bilmem gerekir, bu bir çizgi film kahramanı olsa bile:)) Ben temel reisin konserve kutusunu hayal ettim sen de su, süt, sirke vb şişeleri hayal edebilirsin okurken... Keşke yazımın bütününü eleştirsen de Temel reis'e takılıp kalmasaydın... Bence "biraz" değil çok çalışmam gerek çok ta okumam... Sevgiler (Gülgün)

:: harikasın gülgün(metiş)
Gönderen: mustafa metin / Ankara/Türkiye
15 Ağustos 2006
Ben taa seni tanıdıgımda anlamıştım sende bi cevher oldugunu bılıyodum böyle güzel şeyler üreteceğini tabii kimin arkadaşı sırtınıda dayadın meleğine... ohhh neler üretirsin daha :)). canım harikasın ellerine sağlık.

:: canım arkadaşımmm..
Gönderen: handan uraz / İstanbul/Türkiye
15 Ağustos 2006
sevgili Gülgün'cüm senin benim arkadaşım olmandan öylee büyük bir gurur duydum ki anlatamam.. Böylesi güzel bir yürekten tabikii böyle güzellik ortaya çıkar ve 1.no olur..Başarılarının devamının geleceğini biliyorum.. lütfen bizleri bu güzellklerden fazla mahrum etme bitanemm.. seni yürekten kutluyorum canım arkadaşım.. ve seni seviyorum..

:: Gülgün'e
Gönderen: murat yalın / Adana/Türkiye
15 Ağustos 2006
Sevgili Gülgün çok beğendim ama bu ne bana ne de başkalarına yeter... Saklıları çıkar. Ve devamını istiyoruz... Sevgilerimle Muratağa

:: gagadan hisler
Gönderen: handan uslu / Antalya/Türkiye
14 Ağustos 2006
iza haber verdi hemen okuduk ağladım seni buğday tanelerinin arsında farbelalı eteğinle taşın yanında örgülü saçlarınla gördüm sanki .bende avuçlarımı açtım duygularını koydum sıkı sıkı yumdum avcumu.....seni çok öpüyorum aileni öpüyorum çok çok... gaga




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sürrealizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sevginin Kokusu

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Süsen, Hanımeli ve Anarşist Ruhlu Kız


Gülgün kimdir?

Umutlarım olmadan asla. . .

Etkilendiği Yazarlar:
İstanbul... Ve tabi ki Boğaz...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Gülgün, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.