Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo |
|
||||||||||
|
Gün ağarmıştı, Seherin serinliği Tenime nüfus ettikçe, Bir ürpertinin refakatiyle Gözlerimi açmıştım. Her ne kadar gözlerimi Uykunun meftunluğu sarsa da Bir hakikat karşısında, Daha fazla duyarsız kalamazdım. Nihayetinde düşünen, Tefekkür eden, Aklıselim bir candım. Bu durum karşısında Ne yapmalıydım? Ne kadar sarsılmalıydım? Arsızlığı ne zaman bırakmalıydım? Yoksa aynı durakta beklemeye Devam mı etmeli miyim? Neydim? Ben kimdim? Herkes gibi olmayı mı seçmeliydim? Nerde duracağı mı nasıl bilecektim? Nefsimi nasıl deşifre edecektim? Hangi ölçüyü seçmeliydim? Bunu nasıl analiz etmeliydim? Bilinmeyenlerde gezinen bir sefil miydim? Bunu kabul eden bir realist miydim? Yoksa avuntularla geçinen Bir virane miydim? Ben kimdim? Kimliğimi nasıl şekillendirmeliydim? Hilkatin ne olduğundan habersiz, Aidiyet olgusunda sessiz, Ezel karşısında ahenksizdim? Niçin böyleydim? Ben herkes miydim? Nasıl bir âlemdim? Bilinmeyenlere bigane Kalan birey miydim? Neye inanmalıydım? Niçin inanmalıydım? Herkes gibi mi inanmalıydım? Anlatılarda kalan bir saklambaç mıydım? Yalnızca nefsini körleyen, Zevkiyle şekillenen miydim? Safahatın denkliğinde biçimlenen, Bir canı beşer miydim? Bir insan olduğunu bilendim! Lakin insanlık gerçeğinden habersizdim? Tabi sadece herkes gibiydim. Herkesi nasıl bilmeliydim? Ne kadar sosyaldim? Bir münehcih değildim! O vakit herkesi nasıl bilecektim? Kendini aldatan bir sefih miydim? Allah için kimdim? Dilimizle tekerrür ettiğimiz Allah’ı Ne kadar tanıyordum? Neden tanımalıydım? Tanımak zorunda mıydım? Birçok şey anlatılıyordu? Hangisi ve ne kadar doğruydu? Birçok peygamberlerden bahsediyorlardı! Hazreti Muhammet için Rahmet peygamberi diyorlardı. Bu ne demekti? İnsanlar niye izah edemiyorlardı? Bu kadar basit miydi? Onca çileler niye çekilmişti? Tevhit diyorlardı! Akide diyorlardı pek bilinmiyordu! La ilahe illallah muhammedin rasulallah ne demekti? Allahtan başka ilah yoktur, Muhammet onun resulüdür! Demek yetiyor muydu? Başka bir şey gerekmiyor muydu? Kur’an hep anlaşılmadan mı okunacaktı? Bunun için mi vardı? Niye anlaşılmadan okunuyordu? Hz. Muhammet hangi emanetleri bırakmıştı?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa Cilasun, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |