Televizyonda Televole ve bunun gibi magazin programlarýný izler misiniz? Ben izlemem. Bu tür programlarý izlemediðim için, ne sýkýntýlar yaþýyorum bir bilseniz.Yakýnda ben de izleyeceðim. Neden mi? Bir okuyun baþýma gelenleri, neden izlemeye karar verdiðimi anlarsýnýz. Siz de izleyin, tavsiye ederim.Bazen çok lâzým(!) oluyor.

Zaman zaman arkadaþlarýma oturmaya(!) giderim. Onlar da bana gelirler. Bu “oturma” kelimesi kulaða hiç hoþ gelmiyor. Ama n’apim, böyle ifade ediliyor hanýmlarýn sohbet toplantýlarý. Ýþte bu oturmalarda, kendimi çað dýþý hissederim. Arkadaþlarýmýn sohbetlerine katýlamam. Onlar konuþur, ben dinlerim. Kimlerden bahsettiklerini anlamam. Sözünü ettikleri kiþileri tanýmam.Ýkide bir; ”Kim o bahsettiðiniz?” diye sorarým. Onlar da yüzüme þaþkýn þaþkýn bakarak, beni bilgilendirirler. “Ya o da kim?” d eyince de ; ”Aaaaa! Sen tanýmýyor musun falancayý?” derler. ”Hayýr” diye yanýtlayýnca da, þaþýrýrlar. Ben de utanýrým bu bilgisizliðim karþýsýnda......Hep bu Televole ve diðer magazin programlarý yüzünden.

Ýsterseniz biraz daha açayým konuyu: Birkaç ay önce bir arkadaþa gittim. Sevdiðim arkadaþlarýmýn hepsi orda. Bir sohbet tutturmuþlar ki deðmeyin keyiflerine. Lâfa girmek için can atýyorum. Televolede, magazin programlarýnda izlediklerini anlatýyorlar. Neymiþ efendim; Sibel Can’ýn eþi hapisten çýkacakmýþ, ertesi gün askere gidecekmiþ. Sibel Can aðlamýþ televizyonda. Çok yazýkmýþ. Aaaaaa! Benim hiç haberim yok.....Sibel Can deðerli bir ses sanatçýmýz. Ben o kadarýný biliyorum yalnýzca.

Muazzez Ersoy eþinden boþanmýþ. Ama eski eþi hâlâ kendisini seviyormuþ. O nedenle de parmaðýnda alyansýný taþýyormuþ. Ben de öööööyle dinliyorum mecburen. Ve soruyorum kendime; “M. Ersoy evli miydi? Kimle evlenmiþti?”..... Boþanmýþ, benimse evlendiðinden bile haberim yok. Çok sevdiðim bir sanatçýdýr kendisi de, özel hayatýný bilmiyorum. Keþke futbol izleyeceðime, biraz da magazin programý izleseydim. Futboldan hele hele Galatasaray’dan bir konuþsalar, kimseye lâf deðdirmeyeceðim. Hatta, F.Terim’i kovan Milan’ýn ligde nasýl sýkýntýya girdiðinden söz edebilirim. Ligdeki baþarýsýzlýklarýndan dolayý, Terim’i nasýl mumla aradýklarýndan bahsedebilirim. Ama nerde! ......M.Ersoy’un evlendiðinden bile haberim olmadýðýný kimse anlamasýn diye ; “Aaaaa! Boþandý mý M. Ersoy?” diyebildim, cýlýz bir ses tonuyla. Sanki evlendiðinden haberim varmýþ gibi. Bir de yalan söylüyorum bu yaþta, iþe bakýn siz. N’olacak, hep bu Televole ve benzeri programlar yüzünden.

Mankenlerin yaptýklarýný anlatýyorlar. Kim kiminle çýkýyor, kim kimden ayrýlmýþ? Seda Sayan’ýn programýna çýkan falanca manken, filanca manken hakkýnda neler demiþ? Aaaaa! Seda Sayan yine mi baþladý program yapmaya? Yemin ederim size bundan da haberim yok. Çok utandým. Mübarek sanki dað baþýnda yaþýyorum. Magazin kültürüm sýfýr. Sözünü ettikleri mankenleri tanýmýyorum hiç. Araya girip bir iki söz etmek istiyorum ama, ne diyeceðim? Anlatacak bir þeyim yok ki bu konularda. “Televole izlemezsen olacaðý bu ! ” diye kýzýyorum kendime.

Bir ara, -adýný þimdi hatýrlayamayacaðým - bir bayandan söz ediyorlardý. Ama hepsi o bayaný o kadar yakýndan tanýyorlar ki ! Demek ki öyle sanatçý, manken veya þarkýcý deðil. Yakýn çevremden biri olsa gerek diye düþündüm. Allah Allah! Kim bu acaba? Mudurnu’ ya yeni atanan bir öðretmen falan sandým. Meðer mankenmiþ. ”Þarký da söylüyor, sen tanýmýyor musun?” diye çok ayýpladýlar beni.......Eve gideyim, hemen bir magazin programý bulup, izleyeceðim. Arkadaþlarýmla farklý dünyalarýn insaný olmak istemiyorum.

Söze karýþamýyorum ya, ben de kendimle konuþuyorum sessizce. Caným sýkýlýyor çünkü. O kalabalýkta yapayalnýzým. Ýçimden þöyle diyorum: “Boþveeeeer! Gereksiz bilgiler bunlar. Sanatçýlarýn , þarkýcýlarýn, mankenlerin özel hayatýný bilsem n’olur ; bilmesem n’olur? Bu bilgiler, yemek üstüne yenilen tatlý ya da içilen kahve gibi. Olsa da olur, olmasa da.”.....Böyle diyorum ama, kendim de inanmýyorum kendi söylediklerimin doðru olduðuna.

Ýþte bu Televole ve benzeri magazin programlarý yüzünden, arkadaþ toplantýlarýndan zevk alamaz oldum. ”Gitme o zaman.” Diyeceksiniz. Olur mu hiç? Arkadaþlarýmdan kopmam, kopamam. Çünkü onlarý seviyorum. Ait olduðum toplumun fertleriyiz onlarla. Bir bütünün parçalarýyýz yani. O bütüne karþý görevlerim, sorumluluklarým var.......Ýþte bu görevlerimden(!) biri de televole izlemek, magazin programlarýný izlemek. Þarkýcýlarý, mankenleri ezberlemek. Onlar izlemekten vazgeçmeyeceklerine göre.......Ýþ baþa düþüyor velhasýl.

Ah benim televoleci arkadaþlarým! Yarýndan tezi yok, sizin hatýrýnýz için, sohbetlerinize katýlabilmek için tüm magazin programlarýný izleyeceðim. Siz þarkýcý, sanatçý ve mankenlerden söz ederken , benim de söyleyeceklerim olacak. Ama artýk siz susun, biraz da ben konuþayým. Bugüne kadar siz konuþtunuz, ben dinledim. Þimdi sýra bende.........Bakýn aklýma ne geldi: “SUSMA! SUSTUKÇA, SIRA SANA GELECEK!” Benim sýram geldi de, çoktaaan geçti.

Eh! Bana müsaade... Kalkayým da birazcýk magazin programý izleyeyim.



Þubat / 2002