Şahin bakışlı, ahu gözlü, şirin davranışlı ve tatlı sözlü idi. -Fuzuli, Leyla ve Mecnun |
|
||||||||||
|
Ne hüznüme nakşettiğim bu kara kabuklar ne de düşlerken kalabalık anları,suya kuramış kuyularda sallanan yalnızlığım... Kinimle emzirip ihanetini sen olmamayı dayatıyorum düş gücüme yinede sızıyor çatlak sabrımdan suretin... Yırtık bir tuvalden, soluk renklerle... Hırsından arınmış, diz kapakları çürümüş, yeni bir yol uzuyor önüme, şimdi aynalardan gölgesi silinen bedenimin boşluğa açılan kapılarını aralayıp kendimi yağmurlardan ve mevsimlerden alıp yitiyorum... Zamansız yıpranışlar, yalansız çıldırışlar, sefil haykırışlar mucidim.. Yeniden dağıtıyorum kirpiklerini gecemin üşüyen yalnızlığına aklayıp, damıtıp, ve sıyrılıp müneccimlerin yaralayan cümlelerinin yükleminden. Kötürüm bir geçmişten sıyrılıp gelen esrik bir varoluş öyküsü birikiyor kulaklarıma,eksik tümceler ve imlası bozuk lisanından kimsesizliğimin... Sana dokunan bütün anları heybeme tıkıyorum. Acıyarak yine de kentin ışıyan siluetine bir cinayeti daha kazıyorum... Artılar,eksiler bölünüp, bölmeler ve bitmeyen, durmadan üreyen çözülmeyen hiç bilinmeyenli denklemler... Yakarına bent sürülmüş yangınlar kusuyorum avuçlarıma, baharımdan saklayıp utancımın diğer yüzünü... Birkez daha yanıldım,yenildim ve de haylaz kıpırtılar uslanmaya göçtü, çocuk yanım sol tarafıma kazıdığın uçuruma vurdu göğsünü, ahımla geldi gece karanlığı içimi tavafa... Yenik bir neferim bayraksız sabahlara uyanan hançer kesiği şafaklarda, dinle, yanık izim, kopuk elim! "göz çukurlarımdaki yangın cehennem artığıdır ömrüme sunduğun" Yol ayrımları..., Yeminler... Sevmeler... Gitmeler... Yorgun bir denizim durulmalara yatıyorum, dola çehrenden düşürdüğüm dehlizleri alın çizgilerine sevincimin söndür mavileri... Haketmedim! Ay dargın, kent yıkık... Artık bir hiçliğe düşer gibi dönmüyorum cesaretime yanılgılarımın namlusunu ve süngülemiyorum bileklerimi,belki defnelere gebelenir diye ömrüm,amber kokuları ve umut katarlarıyla dirilir arş,susar uğultusu beynimin kılcalında yaprak dökümleri mevsimlerin... Çengi çalar bayram sabahlarına, yenilenir bahçe çitlerine haziran... Biliyorum, uzak ihtimal, sesin yankısından attı şiirlerimi, yakınından gölgemi... Artık uzamaz saçları güneşimin, izin kaldı kırlangıç kanadında, üşürken iliklerine kadar göğüm... Sevdiğim, Ardına bile akmadın kuruttuğun toprağın, avuçlarım terledi,görmedin! Kara bulutlar tünedi umudumun mavilerine, artık uslanmaz kinim!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Zeynep, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |