..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Ne elbiseler gördüm, içinde adam yok, ne adamlar gördüm sýrtýnda elbise yok." -Mevlana
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Sanat > Nükhet Everi




10 Nisan 2008
Bir Anadolu Efsanesi Troya  
Nükhet Everi
Halikarnas Balýkçýsý’nýn izinde gitmeye çalýþan bir Anadolu neferi olarak çok mutlu oldum ve umutla doldum. Herkese tavsiyem, gidin ve izleyin bu muhteþem gösteriyi. Sonra da Halikarnas Balýkçýsý’nýn en azýndan ‘Anadolu’nun Sesi’ kitabýný okuyup, kolunuzun altýna Homeros’un Ýlyada’sýnýn Azra Erhat tercümesini sýkýþtýrýp Troya’ya gidin ve Troya’nýn o büyülü atmosferinde okuyun bu eseri. Troya meþeleri Homeros’un, Halikarnas Balýkçýsý’nýn ve Manfred Osman Korfmann’ýn sesinden efsaneyi fýsýldayacaklardýr kulaðýnýza...


:BEGA:
9 Nisan akþamý Anadolu Ateþi’nin ‘Troya’ gösterisine davetliydim.

Tanýtým filmleri uzun zamandýr her yerde dikkatimi çekiyor. Seyredeceðim þeyden neredeyse eminim. Kesinlikle çok güzeldir. Hatta emin olduðum bir baþka konu da, Mustafa Erdoðan’ýn bu iþinin, bugüne kadar yaptýklarýný kesinlikle defalarca aþmýþ olduðu.

Ýþte bu duygularla salona girdim ve gösteriyi izledim.

Yanýlmamýþým...

Müthiþ bir þey yaþadým. Rüya gibiydi. Çok onurlandým, gururlandým, duygulandým, hatta aðladým.

Neden mi?

Anadolu’nun doðru yorumlanan tarihinin, Halikarnas Balýkçýsý ve onun açtýðý yolda gerçeklere ulaþýlmasýnda katkýda bulunan pek çok bilim adamýnýn arasýnda Troya kazý baþkaný rahmetli Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann’ýn ve tabiî ki Troya’nýn benim için ne ifade ettiðini bilenler anlamýþlardýr nedenini...

Öncelikle, gösteri baþlamadan perdenin üzerine yansýyan Anadolu haritasý ve üzerindeki þehirler ve pek çoðunun Hititçe isimleri zaten beni nasýl bir iþle karþýlaþacaðým konusunda aydýnlatmaya baþlamýþtý. Gülümsedim...

Mustafa Erdoðan güzel bir açýlýþ konuþmasý yaptý. Troya’nýn bir Anadolu Efsanesi olduðunu, Ýzmirli ozan Homeros’un Ýlyada’sýnýn Avrupa kültürü için önemli kodlar barýndýrdýðýný, Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann’ýn da dediði gibi Çanakkale Savaþlarýnýn son Troya savaþý olduðunu, Troya efsanesini bizlerin bugüne kadar gözardý ettiðimizi ama þimdi anavatanýnda vatandaþlarýna sunulduðunu anlattý. Sonuna kadar katýlýyorum tüm dediklerine.

Harika bir prodüksiyon, müthiþ bir iþ...

Gösteride nelerden hoþlandýðýmýn bir dökümünü yapayým:

-Tanýtým filminde hemen anlamýþtým bu sefer kýyafetlerin Canan Göknil’e ait olmadýðýný. Çok iyi olmuþ. Kostümler harika. Hepsi tüm gösteriyi hem o tarihe götürüyor, hem bugüne taþýyor, hem de evrenselleþtiriyor.

-Dekor da ayný þekilde çok güzel, görkemli ve muhteþem.

-Savaþýrken kýlýçlardan çýkan ateþ beni Homeros’un cümlelerinin içine çekti, çekti, çekti...

-Müzik olaðanüstü... Her notada çýldýrdým. ‘Ne duygudur, ne yaratýþtýr, ne gönüldür bu?’ dedirtti. (Akha’larýn gemilerine binip Troya’ya doðru yola çýktýklarý sahnedeki buzukiyi duyduðumda çok eðlendim. Çok ince bir espri ve yaklaþým var her bölümün müziklerinde).

-Troya’ya yardýma gelen halklar tanýtýldýðýnda, Ege’nin efeleri ve zeybekvari diyonizyak danslarý þaþýrttý sanýrým bazýlarýný. Ben ‘bravo’ demiþim yüksek sesle. Bilindiði gibi, Ege’nin zeybekleri, Batý Anadolu’ya hastýr ve bir Anadolu tanrýsý olan Dionysos’un Bakhalarý’nýn (yani rahip ve hatta rahibelerinin) danslarýndan gelir. Yani Anadoluludur, Anadoludur! Bu konuyu araþtýrmak isteyenlere Halikarnas Balýkçýsý’nýn ‘Düþün Yazýlarý’ isimli kitabýný tavsiye ederim.

-Kassandra çok güzel iþlenmiþ. O, ilyada’da en önemli kodlarý taþýyan karakterlerden biridir aslýnda. Çoðu zaman görmezlikten gelinir.

-Amazonlarýn ellerindeki çift yüzlü balta (labrys) harika ve yerinde kullanýlmýþ bir Anadolu gerçeði.

-Koreografi çok baþarýlý. Dansçýlarýn performanslarý muhteþem. Enerjileri inanýlmaz.

-Teknolojinin nimetlerinden de çok doðru ve yerinde faydalanýlmýþ. Zevk veriyor seyredene. Yaylý etekler; uçan, yaylanan, takla atan, dansý bir nevi akrobasi haline getiren baþarýlý dansçýlar. Ama öte yandan bazý þeylerin de en basite indirilerek kullanýlmasý ayrý bir zevk. Gemi ve deniz sahneleri gibi.

-Sahneye sokulan dev atý pek beðendim. Aslýnda o atýn neler simgelediðini bilmeyen o kadar çok insan çýkýyor ki. At Anadolu’da yetiþen bir hayvan (bu arkeolojik kazýlarla da ispatlanmýþtýr), Troya’lýlar yetiþtirdikleri cins atlarla meþhur. Akha prensleri at binmeyi öðrenmek için Troya’ya gelirlermiþ ve savaþýn çýkma sebeplerinden biri de Akhalýlarýn Troya’dan çaldýklarý cins atlarla ilgilidir. At Anadolu insaný için çok önemli. Her ne kadar buraya sýðmayacak kadar uzun bir sebeple bu at hikayesi bana pek efsane gibi gelmese de (bunu ayrý bir yazý konusu olarak iþleyeceðim) o atýn savaþta Troya þehrinin surlarýna eriþebilmek için kullanýlan bir kule ya da kale kapýlarýný parçalamaya yarayan bir koçbaþý olduðunu iddia eden kaynaklar da vardýr.

-Deniz dalgalarý, ölüler dünyasý ve ölü askerler, hele hele Hektor için aðýt yakan kadýnlar... Bu sahneler beni en derinden etkileyenler.

-Final tam beklediðim gibiydi. Bildiðimiz o Hitler’li vs savaþ görüntüleri, ozanlarýn ozaný Homeros’a yaptýrýlan savaþ karþýtý konuþma ve ardýndan Atatürk’ün Çanakkale Savaþý’ndaki görüntüsü beni çok duygulandýrdý. Hele en sondaki Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann’a adanmýþtýr yazýsý beni aðlattý. Gözyaþlarým gerisini okumamý engelledi. Sanýrým bu vatan için canlarýný vermiþ olan Çanakkale þehitlerine de adanmýþtý (yanlýþ gördüm ya da anladýysam özür dilerim).

Bu liste böyle sürer gider. Siz de ‘hiç mi eleþtirin yok?’ diye sorarsýnýz...

Olmaz mý, bir tane var tabiî. Ama kötü bir eleþtiri deðil. Hani ‘olsaydý fena olmazdý’ tarzý bir þey.

Keþke diyorum, Mustafa Erdoðan bu gösteriyi Halikarnas Balýkçýsý ve Azra Erhat’a da adasaydý ya da en azýndan onlarýn adlarý geçseydi konuþmada. Çünkü Halikarnas Balýkçýsý tüm bilim adamlarýnýn bugün ulaþýlan gerçekleri bulmasý konusunda onlara yol açan (ki bunu pek çok arkeolog söyler), hatta kýsayol yaratan çok önemli bir insandýr. Azra Erhat ve tabiî ki A.Kadir olmasaydý, bugün o neredeyse orijinalinden de güzel Türkçe Ýlyada tercümesi olmaz, biz kim bilir nasýl bir þey okuyor olurduk. Ama Azra Erhat da Halikarnas Balýkçýsý’ný tanýmamýþ ve onun fikirlerini, tezlerini kendi bilimsel çalýþmalarý içinde araþtýrýp ona inanmamýþ olsaydý, bugün o tercüme de, bu gerçekler de, belki hâlâ 19. yy’ýn yalan yanlýþ bilgilerinin perdesi ile örtülü olarak kalýrdý. Sanýrým Mustafa Erdoðan bu noktada bana hak verecektir.

Beni mutlu eden bir ufak detay da þu: Gösterilerden biri, ne güzel bir tesadüftür ki, 17 Nisan’a denk geliyor. Yani Halikarnas Balýkçýsý’nýn doðum gününe.

Prof. Dr. Manfred Korfmann’ýn 2005 senesinde aramýzdan ayrýlana kadar bilimsel yolla yaptýðýný, þimdi Mustafa Erdoðan ve ekibi sanat yoluyla yapacaklar. Tüm dünyaya bir gerçeði gösterecekler: Troya ve Anadolu gerçeðini.

Mustafa Erdoðan ve tüm ekibine, ‘elinize, ayaðýnýza, beyninize gönlünüze saðlýk’ diyorum.

Bir teþekkür de sevgili Gülben Ergen’e... O bana, ‘9 Nisan’da geliyorsun’ demeseydi, ben kim bilir ne zaman izlerdim bu gösteriyi? Saðol sevgili Gülben, çok hoþ bir doðum günü hediyesi oldu bana bu.

Halikarnas Balýkçýsý’nýn izinde gitmeye çalýþan bir Anadolu neferi olarak çok mutlu oldum ve umutla doldum.

Herkese tavsiyem, gidin ve izleyin bu muhteþem gösteriyi.

Sonra da Halikarnas Balýkçýsý’nýn en azýndan ‘Anadolu’nun Sesi’ kitabýný okuyup, kolunuzun altýna Homeros’un Ýlyada’sýnýn Azra Erhat tercümesini sýkýþtýrýp Troya’ya gidin ve Troya’nýn o büyülü atmosferinde okuyun bu eseri. Troya meþeleri Homeros’un, Halikarnas Balýkçýsý’nýn ve Manfred Osman Korfmann’ýn sesinden efsaneyi fýsýldayacaklardýr kulaðýnýza...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sanat kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ruh Hýrsýzý Ebru Ustasý

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Cunda Adasý, Pateriça ve Paþam Cafe - 2
Zaman Amazon Zamaný
Mardin'de Bir Akþamüstü
Asýrlýk Lezzet 'Konyalý' Artýk Baþkent'te
Avucumdaki Yürek
Halikarnas Balýkçýsý, Murathan Mungan, Turizm Haftasý ve Kel
Ýðde Aðacýna Güzelleme Ya da Cunda'nýn Kedileri
Açýkhava Akýl Hastanesi
'Hava Durumu' Deyince...
Gecikmiþ Bir Mektup...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sevgili Hrant Dink! [Eleþtiri]
Cnn Türk'e Yakýþmadý! [Eleþtiri]
Güvercinime Güvercin Postasý [Eleþtiri]
Türkiye Bu Mudur? [Eleþtiri]
Bu Gafýn Faturasýný Kim Ödeyecek? [Eleþtiri]
Okuduðunu Anlamak [Eleþtiri]
Sen de Kardeþini Seç... [Eleþtiri]
Ýmdat! Rtük Uyuyor Mu? [Eleþtiri]
Mor Yakup Manastýrý (Salhe/barýþtepe - Turabdin) [Ýnceleme]
Hazan Sesli 'Deli Düþ' [Ýnceleme]


Nükhet Everi kimdir?

Bozkýrlardýr gözleri. . .

Etkilendiði Yazarlar:
William Shakespeare, Gabriel Garcia Marquez, F.G. Lorca, Hermann Hesse, Max Frisch, Paul Auster, Jean Paul Satre, Can Yücel, Özdemir Asaf, Edip Cansever, Cevat Þakir Kabaaðaçlý, Murathan Mungan


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Nükhet Everi, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.