Her insanda insanlýðýn tüm durumlarý vardýr. -Montaigne |
|
||||||||||
|
Çocuklar, dondurucu soðuða aldýrmadan þen kahkahalarla karlara bata çýka üç kilometre aþaðýdaki köyde bulunan, medeniyet yuvalarýna ulaþmaya çalýþýyorlardý. Yolun en sevdikleri kýsmý ‘dik bayýr’ denilen, deðil yürümek, ayakta durmanýn bile mümkün olmadýðý bölümüydü.. Buraya geldiklerinde baþlarýna kardan korunmak için, pardösü niyetiyle geçirilen boþ gübre çuvallarýný bir hamlede altlarýna alýr, kýzak gibi dik bayýrýn dibine kadar yýldýrým hýzýyla kayarlardý. Bayýrýn dibinde de ya birbirlerine çarparak, ya da ormanýn bitimindeki duvara toslayarak durabilirlerdi.. O gün yeni bir kýz çocuðu katýlmýþtý aralarýna. Yaþý ve cüssesi arkadaþlarýndan çok geride olan bu cýlýz kýz, dönemin ortasýnda, babasýnýn önerisi ve öðretmenin özel bir sýnavýyla baþlatýlmýþtý okula.. Altý yaþýna henüz girmiþti oysa.. Annesi uzunca bir süre aðlamýþ ve ‘onca yolu nasýl tepecek buncacýk boyuyla’ diye sýzlanmýþtý.. Aceleyle okul kýyafetleri hazýrlandý. Ablasýnýn küçük gelen eski önlüðü giydirildi Gizeme. Annesinin diktiði bez okul çantasý. (Hep siyah olurdu rengi, kire gelsin diye.) Abisinden kalem, ablasýndan defter.. Bir hafta gidip gelmiþti okula öbür çocuklarla birlikte.. Yolda yorulduðu için, çantasýný büyük ablalarý, abileri taþýrdý genelde ve akþam eve vardýðýnda yorgunluktan, akþam yemeðini bile yiyemeden uyuyakalýrdý bir köþede.. Yine böyle bir akþam uyumak üzereyken, çarþýdan gelen babasý ona meþin bir çanta almýþtý. Maviydi rengi. Yeni defterler, kalemler... Hepsini akþamdan çantasýna doldurmuþ ve baþucuna koyarak uyumaya çalýþmýþtý o gece. Ama geç saatlere kadar uyku girmemiþti gözlerine.. Yorgunluktan bitap düþtüðünde kabuslarla dalmýþtý gecenin karanlýðýna. Çantasýný kaybetmiþti. Sabaha kadar onu bulmaya çalýþmýþ ve sonunda kan ter içinde uyanmýþtý uykusundan.. Saatler geçmek bilmiyordu sanki. Biran önce okula gitmek istiyordu o gün.. Bütün arkadaþlarýnýn çantasýný görmesini istiyordu.. Ablalarý geldiðinde baþý dik, koyuldu yine karlý yollara ama çantasýný kimseye taþýtmak istemiyordu, kimsenin çantasýna dokunmasýný istemiyordu.. Öylesine ayrýcalýklý hissediyordu ki kendini. Ýlk kez yeni bir þeyi oluyordu hayatýnda. Ýlk kez onun kullanacaðý, baþkasýnýn eskisi, uymayaný, küçüleni olmayan.. Bütün çocuklar gýptayla bakmýþtý çantasýna ve içindekilere.. Dünyanýn en mutlu çocuðuydu sanki.. Kollarýný daha bir açmýþ, baþýný daha bir dikleþtirmiþti ki; çýt diye bir ses geldi kulaklarýna. Havadaki eline baktý bir an ve elinden kopup giden çantaya. Öylesine hýzlý uçmuþtu ki çanta, gözleriyle uzun bir süre takip etmiþti onu, fýndýk tarlalarýnýn arasýnda karlara gömülene kadar. Ne olduðunu anlamamýþtý önce. Donup kalmýþtý çantanýn düþtüðü yerde sanki. Zaman sonra gözleri ellerine kaydý. Çantanýn sapý duruyordu parmaklarýnýn arasýnda ve öylesine sýkmýþtý ki bembeyazdý eklem yerleri.. Yanaklarýndan aþaðýya iki damla yaþ süzülmüþtü Gizemin. Sonra bütün çocuklar aramaya koyuldular çantayý ama tipi þeklinde yaðan kar, çok çabuk kapatmýþtý çantanýn düþtüðü yerdeki izi. Gitmedi o gün okula Gizem. Gidemedi. Geri eve döndü. Hiçbir þey söylemedi annesine. Sadece, çantasýnýn sapýný yastýðýnýn altýna koydu, saatlerce aðladý ve uykuya daldý. O günden sonra kimse okula gönderemedi Gizem’i. Aylarca sabýrla beklemiþti.. Karlarýn erimesini.Baharýn gelmesini.. Bir sabah erkenden kalkýp çantasýný kaybettiði fýndýk tarlasýna koþtu. Bir saatlik bir aramadan sonra bulabilmiþti onu. Heyecanla eline aldý, açmaya kalktý kapaðýný, koptu dikiþlerinden bir bir ve yerlere saçýlan þiþmiþ defter yapraklarý, çürümüþ kalemler.. Öylece býraktý orada onu. Eve döndü. Ayaklarý ýslanmýþ, omuzlarý çökmüþtü.. Gözlerindeki ýþýðýn yerinde yýlgýnlýðýn, hayal kýrýklýðýnýn izleri.. O günden sonra.. Hep korktu sevinmekten ve sevmekten gizem.. Sevindiðinde gelecek hayal kýrýklýðý beklentisiyle, sevdiðini kaybetme korkusuyla hep nefret etti maviden. Umudun rengiydi mavi..
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Tülin ÖZGEN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |