..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Unutulamayan Dönemler > Tayyibe Atay




14 Ağustos 2002
Zor Yıllar -7-  
Tayyibe Atay
’Hala orada mıyım’ diye düşündüğüm olur bazen. Sülük ve yılanlarla, kurbağalarla.....


:AHBF:
Bir insan kendi ile ne kadar barışık olabilir? Bunu gelin, bana sorun bir de!..Ne boyumun kısalığı, ne saçlarımın pırasa gibi dümdüz oluşu, ne bacaklarımın çarpıklığı, ne de aynaya baktığımda gözüme yansıyan şavkımın çirkinliği bozabildi yaşamak ile olan ilişkilerimi..Hatta sol gözümün sağa-sola bakması bile üzemedi beni. Her ne kadar yaylanın suyu başında kraliçeliğimizi ilan etmişsek de dünyaya; kraliçe olmadığımı biliyordum artık. Bana dokunan şey, sol gözüm yüzünden amca oğlundan yediğim bir tokattı sadece.
.
Yayla çayırında kuzuları otlatıyorduk bir kuşluk vakti...Yanımda yine arkadaşlarım...Az önce, taşların üstündeki yosunları tükürüklerimizle köpürterek ellerimize yaktığımız kınaları yıkamış;’kimin elleri daha kırmızı?’ diye soruyorduk birbirimize. Doktor olacağını duyduğum amcamın oğlu gelip oturdu yanımıza. Neredeyse babam yaşındaydı. (Daha sonra öğrendim, bir yaş araları varmış).Ama babamın dört çocuğu vardı, onun karısı bile yoktu daha. O zamanlar doktorlar evlenmez, çocukları da olmaz diye düşünürdüm.Yanılmıştım işte!..Kırk yaşlarında kendinden on yedi yaş küçük birisiyle evlenip; iki çocuk sahibi oldu amcamın doktor oğlu..

Hiç sakalı bıyığı yoktu. Yüzü beyazdı. Yeşile çalan gözlerini kısıp bize güldü. Ta dizlerinin dibine kadar sokulmuş, köyden birine benzemeyen bu adama merakla bakıyordum. İlk kez görüyordum sanki onu!..Evet ilk kez! Çünkü büyük bir şehirde büyük okullarda okuduğu için yoktu köyde. Sadece amca oğlu olduğunu duymuştum ve yaylaya geldiğini annemden .”Ne yapıyorsunuz burada?” dedi. ”hiç!dedim, kuzularımızı otlatıyorum.Bak ellerime kına da yaktım!..” Kınalarımı görsün diye gözünün içine soktum adeta ellerimi. İki eliyle tuttu iki elimi önce,sonra da iki elimi bir elinin içinde hapsetti. Boşta kalan elinin işaret parmağını (adını sonradan öğrendim) yukarı doğru dikip “dikkatli bak!” dedi. Ne kadar uğraştımsa da olmuyordu..Sağ gözümün görüntüsünde amca oğlunun parmağı metrelerce direğe dönerken; sol gözümün bebeğinden bir kuş havalanıyordu bulutlara doğru; çırpınıyordum. Kanatlarım öylesine yorulmuştu ki, üstüne konacak bir dal arıyordum kendime dinlenmek için...Derken, suratıma yapışan bir tokatla birlikte, içi çamur dolu bir çukura saplandım adeta! Ağlıyordum!....

’Hala orada mıyım’ diye düşündüğüm olur bazen. Sülük ve yılanlarla, kurbağalarla yaşamaya mahkumluğum gelir aklıma ve silkelenirim durup dururken...Bazen de yengeçlere yenik düşer, yaşarken ölürüm.

Ne zaman amcamın doktor oğlunu görsem bu olayı hatırlarım nedense! Ve aynalardan uzak kalmamdaki neden ‘bu olay’ olmalı diye düşünürüm. Mecbur kalmadıkça bakmam aynaya.. Saçımı parmaklarımla tararım çoğu kez.’Hiç boyanmam’ desem yalan olur; çok özel bir toplantıya, güne, geceye gideceksem eğer, en kısa sürede bitiririm boyanma işimi. Elime yüzüme bulaştırdığım için de; ”alay etmişlerdir benimle garanti”diye geçer aklımdan...İronikliğim tutar bu kez; ben de, onların boyanışlarında ki aşırılıkta bulurum eğlenceyi...Kimilerinin gözkapaklarına gökkuşağını, rimelli kirpiklerine başakların kılçıklarını, dudaklarına renk renk gül yapraklarını yerleştirip gülümserim tanımadığım yüzlere bile..Çünkü; ‘gülümserken kimse görmez gözlerimin şaşılığını ve kimse anlamaz aklımdan geçenlerin ne olduğunu’ diye düşünürüm...Kendimi aldatırım belki de, kim bilir!...

( Devam edecek)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın unutulamayan dönemler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Zor Yıllar -1-
Zor Yıllar -2-
Zor Yıllar -4-
Zor Yıllar -8-
Zor Yıllar -14-
Zor Yıllar -20-
Zor Yıllar -24-
Zor Yıllar -17-
Zor Yıllar -13-
Zor Yılar -16-

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sinekler
İmam Olacağım
Amma Uçmuşuz
Ey Hayat
Zırlamayı Bırak
Zamana Kırıntı
Selam Efendim
Ah Canım
Bitanemi
Dedüdü Dedüdü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bizim Otobüs [Şiir]
Araba [Şiir]
Masa 2 [Şiir]
Bostan [Şiir]
Pezoooo [Şiir]
Köprü [Şiir]
Tavşan [Şiir]
Ötanazi [Şiir]
Damlacıklar 4 [Şiir]
İçsel Haber [Şiir]


Tayyibe Atay kimdir?

Yeni şiirin,uzun yıllar yazmama rağmen yeni şairiyim. İnternet ortamı sayesinde okuyucu önüne çıktım henüz. Ne kadar şair olduğumun yanıtını ise okuyucuya bırakıyorum. Bayan yazarların çok az olduğu bir ülkede,duygu ve düşüncelerimi,şiirin ruhu okşayan ,elleyen tarafıyla anlatmaya çalışıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Ahmet Arif,Behçet Necatigil,Nihat Behram...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.