Öyle yaþamalýsýn ki ölünce mezarcý bile üzülsün. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Gençlik yýllarýmdan vazgeçtim, çocukluk yýllarýmýn Kars’ýný özlüyorum. Hafýzamda canlandýrdýðým o günleri, o anlarý, o insanlarý, o mekânlarý özlüyorum. Pekiyi, ne kadarýný hatýrlýyorum, ne kadarý gözümde canlanýyor. Gözümün önünden geçen film karelerinde kimler var, kimler hafýzamda yer edinmiþ, kimler uçmuþ gitmiþ? Kendi soruma kendim cevap veremiyorum. Çünkü hiçbir günlük, hatýrat ya da ne bileyim bir deneme yazýsý yazmamýþým geçmiþime dair. Gecenin geç saatlerinde uyumak yerine oturup düþünüyorum ve diyorum ki: Ýstiklal-i Milli caddedeki sinemalarýn önünde, birbirimize “gada” diye hitap ettiðimiz çocuklardan Tom Miks, Texas, Kaptan Swing ve benzeri kitaplarý ya deðiþ tokuþ ettiðimiz ya da elden daha ucuza alýp sattýðýmýz o çocukluk günlerimizi, Ayný cadde üzerindeki Þehir Sinemasýný, Yeltekin Sinemasýný, Doðu Sinemasýný, Ýstiklal-i Milli caddenin maskotlarý, çocuk aklýmýzla anamýzý küfretmelerine aldýrmadan hemen her gördüðümüzde sataþarak kýzdýrdýðýmýz Ballo ile çöpçü Gukku’yu, Diðer sinemalardan daha eski ve ucuz olduðu için gittiðimiz Doðu Sinemasýnda: çok eski oynatýcýsýndan dolayý her beþ dakikada bir filmin kopmasýndan gittiðimize bin piþman olduðumuz, bazen de artýk film bitmeden tamamen oynatamaz hale geldiðinde sahneye kendisi çýkarak “ Uþahlar, durun filmin geri galan kýsmýný men size annadým. Filmin sonuna doðru, esas oðlan gýzý gaçýrdýr ve evleniller. Filmin de sonu mutlu pitir” diyen sinemanýn sahibi Ýsmihan Emi’yi, Ayný cadde üzerindeki Þehir Kulübünü, Manolya Pastanesini, Filiz Çayevini, Eski görkemli taþ binadaki haliyle Alpaslan Lisesini, Müdürü Mehmet Alkan’ý, Beden Eðitimi öðretmeni “Goril” lakaplý Hilmi Eren’i, Þimdi çoktan kapatýlmýþ olduklarýný sandýðým 30 Ekim Sporu, Kars kalesi, Doðu Fener Sporu, futbolcu Kambur Ýsmail’i, Sivri burun Kadri’yi, Kaleci Sarý Adil’i, Sonradan yerine Hükümet Konaðý binasý yapýlan eski Mal Meydanýný, Cambazlarý, Toyuhçu Deli Umud’u, Azeri türkülerini bülbül gibi sesiyle þakýyarak ve saz çalmayý bilmediði için koltuk altýna bir çobandeðneði sýkýþtýrýp sazmýþ gibi çalarak okuyan Gaþgaçý Nusret’i, Belediye dükkânlarýnda bakkallýk yapan ve Ayyar Hamza ayarýndaki Hoþhaber Gülver’i, Kamyonlarýna, otobüslerine binen, mal yükleyen tanýdýk tanýmadýk, kadýn erkek ve kendi çocuklarý dahil olmak üzere hiçbir fark gözetmeden ana avrat, hatta gün yüzü görmemiþ enva-ý çeþit küfürlerle herkese küfreden Koçköylü Deli Alýyar’ý, Kars Koçköy arasýnda önce kamyon sonradan otobüs iþleten, köhne motorundan dolayý her yokuþta arýza veren otobüsün motor kapaðýný açýp soðutmak veya küçük tamirat için durdurup ve her seferinde muavinine “ Ay gede tekerin dalýna daþ goooooyyy” diye baðýran ve o civar köylerin kahrýný çeken Dursun Emi’yi, Düðünlerde anlattýðý komik fýkralarla meclisleri gülmekten kýrýp geçiren Dilanlý Muðdet’i, Âþýklarýn içinde “en iyi hikâyeci” diye bilinen, büyük bir halk ozaný Sosgertli Mehmet Hicrani’yi Çok deðerli dini ve siyasi kanaat önderlerini: Hacý Ahund Malik Iþýklý’yý, Hacý Ahmet Aküzüm’ü, Siyasi farklýlýk gözetmeden, Sýrrý Atalay’ý, Medet Alibeyoðlu’nu, Davut Aksu’yu, Dr. Cengiz Askeran’ý, Arpaçay, Çýldýr, Kýzýlçakçak, Þöregel, Aðbaba yörelerinin adlarýný sayamadýðým nice nice kanaat önderlerini, Düðünlerimizde, toylarýmýzda örf ve adetlerimizi, meclis adabý ve edebimizi, sazýmýzý, sözümüzü, edebiyatýmýzý, kültürümüzü, Keza cenazelerdeki meclis adabýmýzý, bizden baþka hiçbir yörenin vermediði kadar ölümüze verdiðimiz hayýr hasenatý, hayratý, Daha ismini ya unuttuðumdan ya da çoðunu tanýmadýðýmdan sayamadýðým nice deðerli insanlarýmýzý, bu deðerlerimize ait hikâyeleri, fýkralarý, anekdotlarý, þiirleri, türküleri, edebi deðer taþýyan özlü sözleri, Küçük bir fitne-fesadýn içimize soktuðu kýsa bir zaman dilimindeki kavga gürültü dýþýnda yüz yýllardýr, dil, mezhep, boy ayrýmý yapamadan, Azeri, Terekeme, Yerli, Kürt, Türkmen, Sünni, Þii, Alevi demeden kýz alýp kýz verdiðimiz, düðünümüzde, cenazemizde bir araya gelip mutluðumuzu ya da acýlarýmýzý paylaþtýðýmýz bu toplumun kültürünü, gelenek ve göreneklerini, dayanýþmasýný, Nevruz bayramýný, Muharrem Ayý etkinliklerini, Aþuralarý, Ve baþkaca nice deðerlerimizi, Kim ya da kimler yazacak? Kars’ýn 1950’li yýllarda doðan çocuklarý, yani benim yaþýmdakiler bugün torun torba sahibi dedeler, nineler olduk. En azýndan bizim neslimizin kültürünü, her birisi bir baþka diyara daðýlan çocuklarýmýza, torunlarýmýza kim aktaracak?! Gelecek nesillere kim ulaþtýracak? Bugüne kadar yazýlanlar yeterli midir? Hayýr, deðildir… En ünlü yazarlarýn kitaplarý bile ancak üç beþ bin satýlýrken, günümüzde internet dünyasýnda milyonlarca bilgi, belge, kitap, yazý, þiir, makale ve benzerleri yayýnlanýyor. Edebiyat sitelerinde, forumlarda veya benzeri baþka sitelerdeki yazýlar, özellikle yörelerle ilgili kültür, gelenek, görenekleri anlatan yazýlar on binlerce okuyucu buluyor. Google diye bir arama motoru var ki, istediðiniz kiþi, yöre, bilgi, belge, tarih, kültür, dil, din veya aklýnýza gelen her þey elinizin altýndadýr. Gelecek nesillerin ulaþmak istedikleri bilgi kaynaklarý kitaplardan çok internet olacaktýr. Ýmdi, eli kalem tutan, dili yüðrük, hafýzasý dolu olanlar ve / veya elinde yazýlmýþ – yazýlmamýþ bilgiler bulunan ve de bizim yani Karsýmýzýn kültürüne deðer veren, gelecek nesillere aktarmak isteyen herkesi yazmaya davet ediyorum. Bendeniz dilimin döndüðünce, elimden geldiðince yazmaya gayret ediyorum. Bundan sonra da yazmaya devam edeceðim. Yazdýklarýmdan zerrece bir gelir elde etmiyorum. Hiçbir beklentim de yok. Tek amacým kültürümüzü, deðerlerimizi gelecek nesillere aktarmaktýr. Lakin ben Kars’tan ayrýlalý 35 yýl olmuþ. Birçok þey ya hafýzamdan silinmiþ ya da çok uzun süre uzak kaldýðýmdan çok þeyi kaçýrmýþ oldum. Hanýmefendiler, Beyefendiler; günlük siyasi kavgalardan uzak özümüzü yazmaya çaðýrýyorum sizleri… Cahit Kýlýç Ýstanbul, 03 Mayýs 2010
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cahit KILIÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |