"İnsan - işte tüm sır burada. Bu sır üzerinde çalışıyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Hisarlarında heybet ne söylense nafile. Erguvanlar şehrisin renklerde gelen dile. Harflerin cümbüşünde senin adın İstanbul. Bembeyaz Kız Kulesi ruhlarda sırça çarşı. Gemiler gerinirler sabah güneşe karşı. Bir şey yapmış olmayız yere indirsek arşı. Boğaz’ın sinesinde senin adın İstanbul. Simidinle çayınla buğu buğu tütersin. Bir afitap teninden sızan buhurlu tersin. Yıkılsa tüm şehirler cihana tek yetersin. Kendine has tavrınla senin adın İstanbul. Gözlerde ışık ışık gönüllerde hatıra. Seni anlatmak için serviler sıra sıra. Sana olan tutkumuz sığmaz birkaç satıra. Düşlerdeki hâlinle senin adın İstanbul. Hangi cepheden baksan farklı güzel manzara. Sevdan ferhat’a şirin leylin mecnuna yara. Taşın toprağın altın suçu kendinde ara. Bağrına bastığınla senin adın İstanbul. Emirgan Çınaraltı semaver çay tuğudur. Kanlıca yoğurduyla ak tolgalı kuğudur. Sana sevdalananlar yiğitler başbuğudur. Tarihin sayfasında senin adın İstanbul. Maneviyat iklimi boy verir sende her dem. Allı pullu geceler sonunda olur matem. Sende harmanlanırken sevda mahreçli sitem. Sevabın günahınla senin adın İstanbul. Yedi Kule zindanı hatırlar Genç Osman’ı. Osman’a kıyanların lanetli adı sanı. O öyle bir acı ki yaralar her vicdanı. Zulme şahit yanınla senin adın İstanbul. Koynunda şuh periler gözlerinde fettanlık. Güzelliğe girizgâh her tarafın seyranlık. Silinsen hatıradan dayanılmaz bir anlık. Tarihe geçen sanla senin adın İstanbul. Çan sesi ürpertirken ezanın huşu verir. Boğaz’ın sularında cümle çirkinlik erir. Ufkunda gün doğarken minareler yükselir. Dinlerin devranında senin adın İstanbul. Fatih’e çiçek verir Bizanslı fettanların. Tasviri yapılamaz burcunda Hasanların. Toprağında yatağı Medineli canların. Ensarın kokusuyla senin adın istanbul Çamlıca Tepesinden seyrine doyum olmaz. Solar lâleler güller eşsiz albenin solmaz. Tüm şehirler bir olsa dünyada yerin dolmaz. Emsalsiz ihtişamın senin adın İstanbul. Her semtin ayrı güzel doyumsuz şarkı gazel. Hem sılasın hem gurbet değilsin bize yâdel. Görünüşün güneşin som güzelliğe bedel. Yedi tepe üstünde senin adın İstanbul. 03Kasım2010 İbrahim KİLİK
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © İbrahim Kilik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |