Ama gene de dünya dönüyor! -Galilei |
|
||||||||||
|
Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah’a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi. (Nahl Suresi, 120) Allah, Kur’an ayetlerinde Hz. İbrahim’in Kendi sınırlarını korumadaki titizliğini, zorluklar karşısındaki sabırlı ve teslimiyetli kişiliğini, koşulsuz itaatini över ve onu dost edindiğini haber verir: İyilik yaparak kendini Allah’a teslim eden ve hanif (tevhidi) olan İbrahim’in dinine uyandan daha güzel din’li kimdir? Allah, İbrahim’i dost edinmiştir. (Nisa Suresi, 125) Bu ifadeyle en güzel dinin, ‘Allah’a teslim olup, O’na bir olarak iman eden kimselerin dini olduğunu’ belirtilerek, koşulsuz bir sadakatin ve iman derinliğinin önemi hatırlatılır. Samimi mümin azimli ve kararlıdır; "Ey oğlum, namazı dosdoğru kıl, ma’rufu emret, münkerden sakındır ve sana isabet eden (musibetler)e karşı sabret. Çünkü bunlar, azmedilmesi gereken işlerdendir.” (Lokman Suresi, 17) buyruğuna itaat eder, azimle iyiliği emreder, kötülükten sakındırır. “Kim sabreder ve bağışlarsa, şüphesiz bu, azme değer işlerdendir.” (Şura Suresi, 43) ayeti gereği de musibetlere sabreder ve insanlara karşı bağışlayıcı davranır. Bediüzzaman, arkadaşlarına yazdığı notlarda cennete kavuşmayı umut eden bir insan olarak zor şartlarda dahi nasıl sabırlı, sadık ve kararlı olduğunu, şöyle ifade eder: "Aziz, sıddık, sebatkar ve vefadar kardeşlerim!..Ben, harika bir ihsan-İlahi eseri olarak şakirane sabrediyorum ve etmeye de karar verdim. Madem biz kadere teslim olup, bu sıkıntıları "işlerin en hayırlısı zorlu olanıdır" sırrıyla ziyade sevab kazanmak cihetiyle manevi bir nimet biliyoruz; madem geçici, dünyevi musibetlerin sonları ekseriyetle ferahlı ve hayırlı oluyor; ve madem hakkelyakin derecesinde yakını bir kat’i kanaatımız var ki: Biz öyle bir hakikata hayatımızı vakfetmişiz ki, güneşten daha parlak ve cennet gibi güzel ve saadet-i ebediyye gibi şirindir. Elbette biz bu sıkıntılı haller ile müftehirâne, müteşekkirâne bir mücahede-i mâneviye yapıyoruz diye, şekvâ etmemek lazımdır." (Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, Onüçüncü Şua, s.311-312) Yaşamımız boyunca verdiğimiz kararlarla imtihan oluruz. Çıkarlarımızla çatıştığı zaman dahi sadakatten, dürüstlükten ve samimiyetten vazgeçmeyerek güzel ahlakı yaşamak için çaba gösterirsek, imtihanlarımızı da güzel yaşarız. Güzel ahlakın değeri imtihan ortamında daha iyi anlaşılır. Küçük ya da büyük verdiğimiz her kararda din ahlakına uygun bir tercih yaparsak, –Allah’ın dilemesiyle- sayısız güzelliklere ve sonsuz kurtuluşa kavuşabiliriz.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |