Yaşam kısa, sanat uzun, fırsat aceleci, deney aldatıcıdır. -Hippokrates |
|
||||||||||
|
Mümin, Allah’ın ruhundan üflediği insandır. Dolayısıyla Allah’ın sıfatlarını üzerinde taşımak için ciddi çaba içindedir. Ruhunda Allah aşkını yaşamak isteyen müminler, " Ey iman edenler, Allah’tan korkup-sakının ve (sizi) O’na (yaklaştıracak) vesile arayın..." (Maide Suresi, 35) ayetiyle bildirildiği üzere kendilerini Allah’a yakınlaştıracak yolları ararlar. Yaşamlarındaki asıl amaçları Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak ve sonsuz yaşamda kurtuluşa ulaşabilmektir. Allah’ın beğendiği ahlâkı tam olarak yaşamaya çalışır, yaşadıkları her anı Allah’ın yarattığını bilir ve O’ndan razı olurlar. Herşey Allah’ın birer tecellisidir; müminler birbirlerindeki güzel özellikleri de Allah’ın yaratma sanatının tecellileri olarak görürler. Allah’ın beğendiği ahlâkı yaşayan müminlere de bu nedenle sevgi duyarlar. Allah’ın sınırları içinde Kur’an’a uygun yaşayan, nefsinin tutkularından değil vicdanından yana tavır gösteren müminleri kardeşleri gibi görürler. Gördükleri her güzel özellik Allah’ın üstün ahlakının tecellisi olduğundan, sevginin asıl muhatabı olan Allah’a olan sevgileri sürekli artar. Bu sevgi imanlarını ve ruhlarını derinleştirir. Ruhu derinleşen mümin güzelliklerden ve nimetlerden daha fazla haz alır, Allah’ın kadrini gereği gibi takdir eder. Yüzeysel insan, dünyadaki nimetleri, Allah’ın katından bir rahmet olarak yarattığı güzellikleri göremez. Dolayısıyla cennetteki kusursuz güzelliklerden zevk alabilmesi de kuşkusuz mümkün değildir. Kişinin öncelikle dünya hayatında bu ahlaka sahip olması, ruhunu beslemesi, derinleştirmesi ve ruh zenginliği kazanması gereklidir. Dünya hayatı bir ‘kuşluk vakti’ kadar kısadır. Çok kısa bir ömür vardır ve hızla geçen bu zaman, Allah’a yakınlaşmak, ruhu derinleştirmek için tek fırsattır. Göz açıp kapama süresi kadar olan dünya hayatı yanında, ahiretteki sonsuz yaşam feda edilebilir mi? Dolayısıyla Allah’ın verdiği ruhu dünya hayatının boş hedefleri peşinde müsrifçe harcamak yerine, gerçek yaşam için en güzel şekilde hazırlamak gerekir. İnsan kendisine zulmeden pisliklerden kurtulduğunda pırıl pırıl imana kavuşur. Bediüzzaman da bu konuda şu sözleri söyler: “Ey nefsim ve ey arkadaşım! Aklınızı başınıza toplayınız. Ömür sermayenizi ve hayat kabiliyetinizi hayvan gibi, hatta hayvandan daha aşağı bir derecede şu geçici hayata ve maddi lezzetlere harcamayın. Yoksa sermayece en üstün hayvandan elli derece yüksek olduğunuz halde, en aşağıda olanından elli derece aşağı düşersiniz.” (Risale-i Nur Külliyatı, Sözler, s. 126-127) “Mide dolunca fikir uyur, hikmet ölür ve azalar durur.” der Lokman Hekim. İmtihanın gereği olarak zayıf yaratılmıştır insan; uykusu gelir, acıkır, yorulur… Kişi, kendisindeki zayıflıklara karşı iradesini kullanarak Allah’ın buyruğu üzere hareket eder. Zaaflarını yenerek Allah’ın hoşnutluğu amacıyla kendisini kontrol edebilen insan, ruh terbiyesinin ilk adımını atmıştır. Yapması gereken; nefsini besleyerek et yığını bir beden olmaktan çıkmak, ruhunu beslemek, onu, kavuşmayı umut ettiği cennete uygun hale getirmektir. Allah’a gereği gibi kulluk ve ibadet edebilmek için en başta ruhumuzu iyi yönde beslememiz, et yığını olmaktan çıkmamız gerekir. Nefsimizi beslersek et ve kemiğe dönüşürüz, ruhumuzu beslersek insan oluruz. Allah’ın üflediği ruh, O’nun nuruyla aydınlık; kalan herşey karanlıktır… Fuat Türker, Edebistan
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |