..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




18 Mayıs 2011
"Hak Rabb'inden Gelendir"  
Fuat Türker
Cahiliye toplumlarındaki insanların din anlayışı oldukça çarpıktır. Kur’an dışındaki kaynaklardan edindikleri ya da etraflarındaki kişilerden duydukları bilgilerin din olduğunu zanneder, gerçek dinin güzelliklerinden yoksun kalırlar. Herkesin doğruları farklı olduğundan, toplumda birden fazla din yaşanır.


:ADCJ:
Cahiliye toplumlarındaki insanların din anlayışı oldukça çarpıktır. Kur’an dışındaki kaynaklardan edindikleri ya da etraflarındaki kişilerden duydukları bilgilerin din olduğunu zanneder, gerçek dinin güzelliklerinden yoksun kalırlar. Herkesin doğruları farklı olduğundan, toplumda birden fazla din yaşanır. Oysa dinin gerçek kaynağı, “Gerçek (hak) Rabbinden (gelen)dir. Şu halde sakın kuşkuya kapılanlardan olma. (Bakara Suresi, 147) ayetiyle de ifade edildiği üzere Kur’an’dır.


Bu yanlış yolda yürüyenler, Rabb’imizin tüm insanlara kurtuluş rehberi olarak indirdiği Kur’an’da neler yazılı olduğunu merak dahi etmezler. Kafalarındaki soruların cevaplarını ise Allah’ın hiçbir şeyi eksik bırakmadığı Kur’an’da değil, farklı kaynaklarda ararlar.


Oysa Kuran’a bir kitap gözüyle bakmamak gerekir. Allah insanlığa oradan seslenir, sözü çok etkilidir. Kur’an ne diyorsa doğrudur; haktır, emirdir, farzdır. Kuran’ı çok iyi anlamaya çalışıp, Allah’ın işaretlerini takip etmelidir insan. Rabb’imiz hiçbir şeyi boş ve amaçsız yaratmamıştır.


Kitap okudukça birçok insanın kibri, enaniyeti artar. Allah, büyüklenenlerin ‘boyunlarına, çenelere kadar (dayanan) halkalar’ geçirmiştir; ‘bu yüzden başları yukarı kalkıktır.’ (Yasin Suresi, 8) Kur’an’ı okumanın verdiği hissiyat ise farklıdır. “İnsanlar başaklara benzerler, içleri boşken başları havadadır, doldukça eğilirler.” der Montaigne. Samimi inananlar da Kur’an’la doldukça Allah’ın sonsuz gücünü kavrar, boyun büker, Rabb’lerine teslim olurlar; onlar “çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler." (İsra Suresi, 107)


“…Kulları içinde ise Allah’tan ancak alim olanlar ’içleri titreyerek-korkar’…”( Fatır Suresi, 28) İlim sahibi olabilen, düşünen insanlar içindir Kur’an. Çünkü, gerçekte ilmin kaynağı da Kur’an’dır. Okuduğu her kitapla kibirlenen kişinin aksine, Kur’an okuyan insan, ayetler üzerinde düşünür, ürperen derileri ve kalbi yatışır, Allah’ın eşsiz kudreti karşısında kendi aczini anlar, O’na kul olur!

Allah, müteşabih (benzeşmeli), ikişerli bir Kitap olarak sözün en güzelini indirdi. Rablerine karşı içleri titreyerek-korkanların Ondan derileri ürperir. Sonra onların derileri ve kalpleri Allah’ın zikrine (karşı) yumuşar-yatışır. İşte bu, Allah’ın yol göstermesidir, onunla dilediğini hidayete erdirir. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için de bir yol gösterici yoktur. (Zümer Suresi, 23)

Bediüzzaman da Kur’an’ın tüm insanlık için bir öğüt, sakınan kullar için de bir hidayet kılavuzu olduğunu, "Kur’an-ı Hakim şuurlu insanlara imamdır, cin ve insan topluluğuna mürşiddir, ehl-i kemale rehberdir, ehl-i hakikata öğretmendir..." (Sözler, s. 185) sözleriyle ifade eder.

Kur’an yaşam rehberidir. Rehberlik yapabilmesi için de bizim anlayacağımız bir dilde olmalıdır ki, neyi işaret ettiğini/tanıttığını görebilelim. İnsan yabancı bir ülkede kendi dilinde konuşan rehbere ihtiyaç duyarken, yaşamının rehberi anlamadığı bir dilde olabilir mi?..


Anlamalıdır ki, “(Bu Kur’an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir Kitap’tır . (Sad Suresi, 29) ayetiyle emredildiği üzere ayetlerini iyiden iyiye düşünebilmelidir.


Anlamalıdır ki, “Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır... (Bakara Suresi, 121) ayetiyle tarif edilen müminlerden olmalıdır.


Anlamalıdır ki, Kamer Suresi’nde 6 ayetteki, “Andolsun Biz Kur’an’ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı ? (Kamer Suresi, 17) çağrısına icabet etmeli, ayetleri düşünüp öğüt almalıdır.


Aksi halde durumu, “Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu (içindeki derin anlamları, hikmet ve hükümleriyle gereği gibi) yüklenmemiş olanların durumu, koskoca kitap yükü taşıyan eşeğin durumu gibidir... (Cum’a Suresi, 5) ayetinde söz edilen kitap yüklü eşeğin durumuna benzeyecektir.


Kur’an Allah’ın kelamıdır; ülfetle değil, aşkla okuyalım. Kur’an’ı okutan, Kendisini tanıtan, iman ettiren, imanı artıran Allah, Kur’an’ı üzerimizde yük gibi taşımak yerine kalbimize yerleştirsin. Her okumamız, secdelerimizi, kıyamlarımızı artırsın ve bizi karanlıklardan aydınlıklara çıkarsın.


Üzerimizdeki gaflet perdeleri kalktıkça aydınlığı, son perde kalktığında ise –Rabb’in dilemesiyle-kurtuluş yollarını görebilmeyi umut edelim...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.