..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevmek bir baþkasýnýn yaþamýný yaþamaktýr. -Balzac
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Yazarlar ve Yapýtlar > Mehmet Nacar




29 Mart 2012
Türkiye"nin Tanýnmýþ Þairi Mehmet Nacar"ýn Hasrete Yolcuyum Kitabýnýn Dil ve Üslup Özellikleri Hakkýnda Bir Ýnceleme  
Mehmet Nacar
Türkiye’nin tanýnmýþ þairi Mehmet Nacar’ýn “Hasrete Yolcuyum” kitabýnýn dil ve üslup özellikleri hakkýnda inceleme


:BJFI:
Türkiye’nin tanýnmýþ þairi Mehmet Nacar’ýn
“Hasrete Yolcuyum” kitabýnýn dil ve üslup özellikleri hakkýnda inceleme
(Mecazlar – I. Makale)

Doç.Dr.Tamilla Abbashanlý (Aliyeva)
Eskiþehir Osmangazi Üniversitesi,
Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Bölümü,
Öðretim Üyesi,
Azerbaycan

Azerbaycan’da basýlmýþ “Edebiyatþünaslýðýn Esaslarý” kitabýnda bedii dil hakkýnda bunlar dile getirilmiþtir: “Bedii dil bedii eserlerin dilidir. Hayatý, varlýðý þairane bir þekilde, tasvirler aracýlýðý ile gösteren sanat eserlerinin dili bedii dildir. Tabii ki, bu dil halk dilinden kenar bir dil deðildir. Canlý konuþma dili, edebi dil, bedii dil-genellikle bunlarýn hepsi halk dilinin ayrý ayrý dallarýdýr. Ayrýlýkta bunlarýn hiç biri genel halk dilini kapsamaz ve ifade edemez. Ona göre ki, bunlarýn her birinin kendine has özellikleri vardýr. Bedii dil genel halk dilinin bütün kurallarýna tabidir ve halk dilinin kuruluþ, zenginlik, söz ihtiyatý ve elvanlýðýný burada bulmak mümkündür. “(s.70)
Canlý konuþma dili edebi dil de bedii dilden farklýdýr. Bellidir ki, dilin lügat terkibinde ve ya lügat fondünde olan bütün sözler onun hazinesi hesap edilir. Dil lazým geldiði zamaný ihtiyatta olan söz hazinesinden istifade ediyor. Bedii dilde öyle bir söz yoktur ki, bedii dilde kullanýlmasýn. Konuþma dilinde kullandýðýmýz bütün sözlerin bedii dile girmeðe hakký yoktur. Bu sözler bedii dile girmek için özel “kontrolden” geçmelidir.
“Çok asýrlýk ve zengin edebiyat tecrübesi gösterir ki, bedii dile, bedii esere girmek için her söze “belge” verilmiyor, özellikle, çeþitli bilim sahalarýna ait olan sözler ait olduklarý ilim sahalarýnda kullanýlsalar da þiire, bedii dile gire bilmezler. “ A.G.E. s.71)
Eðer þair ve ya yazar eserinde insanlarýn ahlakýna kötü etki gösteren söz iþletirse, bu zaman mutlaka okuyucularýndan özür diliyor. Tabii ki, bu kurala önceler emel ediliyordu, þimdi postmodernist denilen bu üslup vardýr, orada her þey kullanýla bilir-diyorlar postmodernist yazar ve þairler.
Edebiyatþünas bilim insanlarýnýn fikrince her sözü edebi ve bedii esere getirmek dilin özelliðini bilmemek, dili bozmak demektir. Bedii dilde söz ve ifadelerin durumu aðýr ve mesuliyetlidir. Neden? Burada sözlerin yeri dar, ifade ettiði fikirler geniþ olacaktýr. Yani az söz ile geniþ, derin mana ifade edilmelidir. Türk dünyasýnýn ölmez sanatkârý Nizami Gencevi ne güzel demiþ:
Sözün de su gibi letafeti var,
Her sözü az demek daha hoþ olar
(N.Gencevi’nin kýtabý) (s.85) Nizami.Ýnciler. T.C.Kültür Bakanlýðý. Türk Dünyasý edebiyatý Milli Kütüphane Basým Evi, Anakara 1994
Rus þairi Nekrasov da N. Gencevi’nin fikirlerini bir daha onaylýyor:
Þiir parlak zara benzer,
Saf ve temiz olmalý zar.
Þair olan unutma ki,
Güzelliði budur þiirin,
Söz az olsun, mana derin.
(.71; Müdrik sözler Aleminde, Baký, Azerneþr, 1984, )

Bedii dilin özelliklerinden biri de büyük bir fikri kýsa bir aforistik ifade ile okuyucuya iletmektir. Bu yönden þiirler atasözlerine, manilere çok benziyorlar.
Bu gün þiirinin dil ve üslubundan konuþtuðumuz Anadolu’nun güzel bir bölgesinde yaþayýp yaratmýþ hürmetli þairimiz Mehmet Nacar’ýn þiirlerinde yukarýda söylediðimiz kurallarý gördük ve þiirlerinden konuþmadan önce þairimize, hocamýza ve üstadýmýza teþekkür ederiz.
Demin belirttiðimiz gibi, Mehmet Nacar’ýn þiirlerinin konusunu ele almayacaðýz, sadece dil ve üsluptan konuþacaðýz. Aslýnda M. Nacar þiirlerinde önemli konulara da dokunmuþtur. Örneðin, vatan, halk, Atatürk, Türk dünyasý, doða, aþk, dost vs. Bunlar da bir makalenin konusudur. Allah nasip ederse, bir gün bunlar hakkýnda da bir inceleme yazý hazýrlarýz, yeter ki, saglýk olsun…
M. Nacar’ýn kitaptaki þiirlerinin dilini hem edebiyatþünaslýk, hem de dilcilik yönünden inceledik. Ayný zamanda baþka eserlerde görmedigimiz yeni bir yöntem, yeni bir kurgu
Ýle karþýlaþtýk. Þair yeni bir usul bulmuþ ve bu usule biz “mesaj gönderme” adýný verdik.
Günün nabzýný gösteren fikirlere rastladýk. Deðiþik hiciv türünü keþif ettik bu þiirlerde. “Çok güzel” deyeceðimiz ifadeler gördük ve bunlarý bu makalede sizlerin takdimine sunmakla beraber ayný zamanda fikirlerimizi sizinle paylaþacaðýz.
Yukarýda söylediðimiz gibi, M. Nacar’ýn þiirinin dili bedii dilin kurallarýna cevap veriyor, tabi ki, küçük kusurlar da olacak.
Bedii dilin caný, kaný mecazlardýr. Mecazlar belli bir mefhumlarýn bir biriyle karþýlaþtýrýlmasýdýr, mecaz –sözün sözlükteki anlamýnda deðil, baþka anlamda, bazen ise aksi anlamda iþlenmesidir. Ýçerisinde mecaz, istiare olmayan þiir þiir deðildir. Bu þiirin diline bedii dil demek yanlýþtýr. Mecazda mefhumun birinin özelliði o birinin üzerinde göçürülür ve ikinci hakkýnda fikir daha da güçlü oluyor. Mecazýn en güçlü türü teþbihtir (istiare). M. Nacar’ýn þiirlerindeki istiarelere dikkat edelim. Onu da deyelim ki, onun þiirlerinde bol bol mecaz var, ona göre de þiirlerinin bedii dili çok zengindir:

Ýpekten yumuþak gönülsün bende,
Elim uzanýnca taþ olmasaydýn* (s.1) M.Nacar, “Hasrete Yolcuyum” kitabýndan, s.1

Kurumuþ dallarda baykuþ gibiyim,
Ele bahar geldi, bana sonbahar” (s.2)

Özlem ateþinin yangýn yerinde,
Sevdamý bulmaný beklemekteyim (s.3)

Þair bu örneklerde “gönülü yumuþak ipeðe”, kendisini “kurumuþ dallardaki baykuþa”, “Özlemi ateþe” benzetir ve böylece esas fikrini güçlendirir. Bundan baþka þairin þiirlerinde çok sayýda teþbihe rastladýk ki, sadece bunlarý söylemekle yetineceðiz: “Yýldýzlar mýzraptý, dolunay teldi”; “Yýldýzlar falcýydý, ay bahtiyardý” (s.34); “Masada kar gibi eridim yoksun” (s.35); “Bir güvercin olsan koynuma girsen”, Ekildin bahçeme gonca gül gibi”(s.41); “Ýçimde açmamýþ goncaydý ümit” (s.45); “Çýð taneli goncayý andýran tebessüm” , “Ucu sevdaya varan zirvemde ak bulutsun” (s.46); “Hiç susmayan þarkýsýn gönlümün semalarýnda” (s.47); “Ben sevda bahçesi, sen de çiçeksin” (s.52); “Gözlerimi halý yaptým yoluna” (s.55); “Gözlerinin rengidir gönlümün eðlencesi” (s.56); “Sýrrýna erdiðim çile ilminin”, “Gönül salonunda sevda filminin” (s.57); “Ýdam ipim olsa kýnalý saçýn” , “Çile ipliðinden kördüðüm yumak” (s.58); “Kara giymiþ bir bulut karþý daðda aðlýyor”; “Sevda türküsü söyler aðaçlarda serçeler” (s.61); “Yaþarým Antep’in mahzun halini” (s.62); “Her çiçek gözünden bin damla saçar” (s.64); “Harman olmuþ duygularým yüreðimden akan seldir” (s.68); “Denizi doldurur akmayan yaþlar” (s.92); “Bilgi bahçesinin ilkbaharýndan” (s.94); “Bir kez çimdikleyin vicdanýnýzý” (s.98) vs.
Buradaki benzetmelerin – teþbihlerin bazýsý benzetilerek üstü örtülü benzetilmiyor, bazýsý ise üstü örtülüdür, bunu okuyucu anlar. Çünkü benzettiði özelliðin kime ait olduðunu okuyucu biliyor. Örneðin; “Kara giymiþ bulut aðlýyor”, burada bulut insana benzetilir, aðlamak insana mahsustur. Sevda türküsü söylemek, mahzun olmak, gözünden damla saçmak çimdiklemek insana, harman olmak – buðdaya, akan seller ise doðaya mahsustur.
Mecazýn bir türü olan abartmalara burada rastladýk. Örneðin; “Denizi doldurur akmayan yaþlar” ý göstere biliriz.
Bir daha önceki fikrimizi tekrar ediyoruz ki, mecazlar þiirin dilini zenginleþtirir. Üstad þairlerin dili her zaman mecazlarla zengin olur. M. Nacar böyle þairlerden olduðu için onun þiirlerinin dilinde çok sayýda mecazlar bulduk, þimdi onlarý dikkatinize sunmak istiyoruz.

Yan yana uçardýk en yükseklerde,
Kanadý kýrýlmýþ kuþ olmasaydýn (s.1)

Kavrulan çöllerde ne iþim vardý,
Leyla ordusuna baþ olmasaydýn (s.1)


Bu üç örnekte bulunan mecazlar en fazla mecazýn ikisi mübalaða türüne aittir. Çünkü uçmak kuþa mahsustur, þair ise sevgilisi ile göklerde uçmak istiyor. Ve ya: þair sevgilisinin resmini içmek istiyor. M. Nacar onu atýp giden sevgilisinin ardýnca çöllere düþmüþ, ama o kýz Leyla ordusuna baþ olmuþ. Burada bir kinaye var:-Leyla aþkýn, sadakatin, ehdü-peymanýn, vefanýn simgesidir, þairin sevdiði kýz Leyla ordusuna baþ olmuþ. Ama bu kýz da Leyla gibi vefalý dýrsa, þairin çöllerde ne iþi?
Baþka örnekleri mýsralarýn içinde deðil, ayrýca dikkatinize sunuyoruz: “Gözleri gönlümü çaldýktan beri” (s.7); “Buzlu yüreðinden sevgiyi tüket”, “Yanýlýp yanarak tüten olmasýn”; “Sabahsýz gecenin dostudur þiþe” (s.8), “Candan kopardýðým sevgi gülünü”, “Hüzünler canýmý daðladýðýnda”, “Yaralý yüreðim aðladýðýnda” (s.9); “Sevgi meydanýnda süren kavganýn”, “Sevgi bahçesini buladýn kana” (s.10); “Baksana gönül garsonu”, “Gönül kasalarýmdaki servetleri”, “Gözlerine yükle getir”, “Ben sevda marka içerim”, “Ayrýlýk mikrobu bulaþmasýn” (s.11); “Asma kilit vardý dudaklarýmda” (s.13); “Hüzünlerim üfler ney’e”; “Dil yolladým sana doðru”, “Gönlümü verdim postaya, kul yolladým sana doðru”, “Ümit nikâhlý yüreði, “Dul yolladým sana doðru” (s.15). Yeni örneklere geçmeden önce buradaki mecazlara aydýnlýk getirelim. Bu örneklerde tahminen iki tür mecaz kullanýlmýþtýr: 1.mübalaða türlü; 2.Kinaye türlü. Mübalaðalý mecazlara bunlarý ait ettik: Buzlu yürek; sevginin tüketilmesi, hüzünlerin caný daðlamasý; yaralý yüreðin aðlamasý, sevgi bahçesini kana bulamak, dudaktaki asma kilit, ümit nikâhlý yürek, posta ile dil ve dul yollamak, hüzünlerin ney’ye üflenmesi; vs. Kinayeli mecaz: gönül garsonu; gönül kasalarýndaki servet; sevdanýn da markalý olmasý; ayrýlýk mikrobu vs. Aþaðýdaki dörtlükte çok güzel mecazlar kullanýlmýþtýr:
Geçtim sevda otaðýndan,
Öptüm gönül eteðinden.
Bin bir sevgi peteðinden,
Bal yolladým sana doðru (s.15)

M. Nacar’ýn kitabý bildiðimiz gibi, “Hasrete Yolcuyum” adlanýr ve onun bu adda olan þiiri dikkatimizi daha çok çekti. Þiirin adý da mecazdýr:-Hasrete Yolcuyum. Þair her zaman hasrete yolcudur, gece gündüz gidiyor, ama hasret bitmiyor. Geri dönüþ de yok, çünkü geri dönüþ umutsuzluk demektir, þair ise umudunu kayýp etmiyor:

Bitmez servet sandým, paslanmýþ pulu,
Gönlüm o servetin aðlayan dulu.
Gaipten çaðýrýr, meçhulün yolu,
Hasrete yolcuyum, dönemem artýk (s.19)

Bu þiirde hayli mecaz vardýr. Örneðin, “Gönlüme diz çökse vuslatýn atý” (s.19), “Sevdamýn güneþi dünyamý yaktý”, “Cennetin kapýsý yarýn dudaðý”, “Izdýrap daðýnýn yücelerine” vs. “Cennetin kapýsý yarýn dudaðý” ifadesi divan þiirinden gelir, klasik þairlerimiz buna benzer ifadeler çok kullanmýþlar. Nesimi’de, Molla Penah Vagif’de, Karacaoðlan, Aþýk Elesger ve baþka þairlerde çoktur. Genellikle, bu þiirde mecaz daha fazla kullanýlmýþtýr:

Izdýrap dagýnýn yücelerine,
Konuðum sabahsýz gecelerine.
Yalan ovasýnýn ecelerine,
Minnetten yorgunum, inemem artýk (s.19)

M. Nacar’ýn baþka þiirlerine kýsa bakýþ yapalým. Örneðin “Kömüre bulanmýþ baht kumaþýndan”, “Yaralý gönlümü saran ateþ” (s.21), “Gönlümün gülünde ötüþen kuþlar”, “Bakýþýn baþrolde oynuyor her gün”,”Sevdanýn renginde görüldü yine” (s.25), “Sevgi boncuðunu ipe dizdiðim” , “Hüzün bulutunu baþýmdan savan”(s.27), “Sevgi bardaðýydým hasretle doldum” (s.30), “Reçete sayýlsýn bahtýma ferman” (s.33), “Gönlümü astýðým bir kurumuþ dal” (s.38), “Yaktýðýn gönlüne her yaný yama” (s.40), “Gönül kumaþýma bürürüm seni” (s.41), “Yudumlarken sevdayý, yolumuzu seçenler” (s.56), “Hasreti eksen de geçemem senden” (s.59) vs.
Þairin “Gemi” adlý dörtlüðünde de derin anlamlý mecazlar verilmiþtir:
Gönül kumaþýna, sevda deseni,
Çizer oya oya, kahve gözlerin.
Sevda denizinde, büyülü gemi,
Girer gizli koya, kahve gözlerin (s.23)

Þair bu dörtlükte mecazýn gücüyle hem kalbindeki ince duygularý okuyucuya iletir, ayný zamanda sanki sevgilinin kahve renkli gözleri türü gönül olan bir kumaþa hem sevda desenini oya oya diziyor. Ve bir de gerçek geminin denizlerdeki halýný gösterir. Elbet ki, bütün bunlar M. Nacar’ýn kaleminin, ilhamýnýn gücüyle ortaya konulur. Bir de Allah’tan gelen fýtri baþarýnýn gücüyle.
Çok deðerli üstadýmýz M. Nacar’ýn þiirlerindeki mecaz dünyasýndan ayrýlmak istemesek te ayrýlmak zorundayýz. Çünkü gelecekte yazacaðýmýz konular bizi af etmezler. M. Nacar’ýn þiirlerindeki deyimler, þiirdeki felsefi fikirler, þairin hicivleri, þiirlerdeki mesajlar ve aktüel konular, mýsra içinde mýsra, söz oyunu, aþk konusu, dilcilik elementlerinin þiirde kullanýlmasý, neologizm ve argo, güzel ifadeler ayrýca inceleme istiyor. Ýnþallah bir gün onlarý de iþleyeceðiz, inþallah. Sayýn M. Nacar Hocamýza þiir, sanat yolunda uðurlar diliyoruz. Her zaman böyle güzel þiir kitaplarýný bekliyoruz.

*Okuyucularý yormamak için örnekleri iki mýsra ile verdik.

Kaynaklar:
M.Celal; P.Halilov (1972). Edebiyatþünaslýgýn Esaslarý. Baký, Maarif neþriyatý, s.70
A.G.E, s.71
N.Gencevi. (1994). Ýnciler. T.C.Kültür Bakanlýðý, Milli Kütüphane Basým Evi, Ankara, s.85
K.Tarverdiyeva (1984).Müdrük Sözler Aleminde. Baký, Azerneþr, s.71
Mehmet Nacar (2007). Hasrete Yolcuyum. Kilis, Kent Ofset Tesisleri.









Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yazarlar ve yapýtlar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Söz Yýkar Kendini (Kitap Tanýtýmý)
Acý Tebessüm
Prof. Dr. Ýsa Kayacan

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Paþa Gönlüm [Þiir]
Yanýmda Sen Olursan [Þiir]
Hasret [Þiir]
Yalnýz Benim Ol [Þiir]
Sen Olmasaydýn [Þiir]
Viranda Bir Gül [Þiir]
Sýrtýmdan Vurdular [Þiir]
Aþkýn Sihirli Lambasý [Þiir]
Anlarsýn [Þiir]
Sayýn [Þiir]


Mehmet Nacar kimdir?

Dört þiir, bir artistik nesir kitabý. Ýki dergi. Ýki gazete ve iki dergide yazý iþleri müdürlüðü. Yedi bin kadar makale.

Etkilendiði Yazarlar:
Kitaplarýmýn isimleri : Yitik Sevgiler, Bu Kentin Yalnýzlarý, Hasrete Yolcuyum ve Neredesin Sen? Hüzünlü Bestem. Sarhoþ Aþýklar, Kapýldým Gidiyorum


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehmet Nacar, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.