Ölümden sonra yeni birþeylerin olduðu konusunda umutluyum. -Platon |
|
||||||||||
|
Peygamberimiz(sav)’in hayatýna baktýðýmýzda ancak zorunlu hallerde savaþa çýkýldýðýný ve savunma amaçlý olarak savaþýldýðýný görürüz. Ýslam’ýn ilk döneminde yaklaþýk 13 yýl Müslümanlar, Mekke’deki putperest toplumda azýnlýk olarak yaþadýlar ve çok büyük baskýlar gördüler. Müslümanlara hakaret, eziyet ve iþkenceler yapýldý; kimi öldürüldü, kiminin evleri ve mallarý yaðmalandý. Bütün bunlara raðmen Müslümanlar asla þiddete baþvurmadýlar ve putperest toplumu hep barýþa davet ettiler. Ancak baskýlar arttýðýnda, daha özgür ve dostça yaþayacaklarý Medine’ye hicret ettiler. Burada kendi siyasi yapýlarýný oluþturduktan sonra dahi, Mekke müþriklerine karþý þiddet kullanmadýlar. Ancak "Kendilerine zulmedilmesi dolayýsýyla, onlara karþý savaþ açýlana (mü’minlere, savaþma) izni verildi. Þüphesiz Allah, onlara yardým etmeye güç yetirendir. Onlar, yalnýzca; "Rabbimiz Allah’týr" demelerinden dolayý, haksýz yere yurtlarýndan sürgün edilip çýkarýldýlar...” (Hac Suresi, 39-40) ayetinin vahyi ile Peygamberimiz ümmetine savaþ hazýrlýðýný emretti. Allah savaþ iznini, baský ve zulüm durumunda verir. "Sizinle savaþanlara karþý Allah yolunda savaþýn, (ancak) aþýrý gitmeyin. Elbette Allah aþýrý gidenleri sevmez.” (Bakara Suresi, 190) ayetiyle sebepsiz kýþkýrtmaya ve gereksiz þiddet kullanýmýna karþý uyarýr. Müslümanlarla müþrikler arasýnda gerçekleþen hiçbir savaþta Müslümanlar kýþkýrtan taraf olmadý. Peygamberimiz(sav), putperestlerin pek çok talebini kabul eden Hudeybiye Barýþ anlaþmasýný kabul ederek, barýþ ve güveni saðladý. Böylece barýþ içinde yaþanacak bir sosyal toplum oluþturdu. Putperestler anlaþmayý bozunca yeni bir savaþ ortamý meydana geldi. Ancak Müslüman ordusu putperestlerin direnemeyeceði bir güce ulaþtý ve Peygamberimiz(sav) bu güçlü orduyla Mekke’ye yürüyüp þehri fethetti. Bu zaferde tek bir kiþinin burnu dahi kanamadý. Resulullah þehrin ileri gelenlerinden intikam almak bir yana onlarý affetti. Bu üstün kiþilik müþrikleri hayran býraktý, daha sonralarý isteyerek Ýslam’ý kabul ettiler. Müslümanlarýn barýþçýlýðý Kur’an’da emredilen Ýslami esaslardan kaynaklanýr. Allah inananlara, Müslüman olmayanlara da iyilikle davranmalarýný buyurur: Allah, sizinle din konusunda savaþmayan, sizi yurtlarýnýzdan sürüp-çýkarmayanlara iyilik yapmanýzdan ve onlara adaletli davranmanýzdan sizi sakýndýrmaz. Çünkü Allah, adalet yapanlarý sever. Allah, ancak din konusunda sizinle savaþanlarý, sizi yurtlarýnýzdan sürüp-çýkaranlarý ve sürülüp-çýkarýlmanýz için arka çýkanlarý dost edinmenizden sakýndýrýr... (Mümtehine Suresi, 8-9) Yukarýdaki ayet Müslümanlarýn Kur’anî bakýþ açýlarýný belirler. Müslüman, Müslüman olmayan herkese iyilikle davranýr, düþmanlýk yapanlarý dost edinmez. Bir saldýrý karþýsýnda savaþ gerekli olursa savaþ da adilane, insani ve ahlaki sýnýrlar içerisine gerçekleþir. O halde "cihad" nedir? "Cihad" kelimesi "cehd" etmek, gayret etmek anlamýndadýr. Peygamberimiz(sav) "en büyük cihadýn insanýn kendi nefsiyle yaptýðý cihad" olduðunu açýklar. Fiziksel bir mücadele olarak savaþ, nefsin bencil tutkularýyla verilen savaþ ve inkârcý felsefelerle fikir mücadelesi; tümü cihaddýr. Cihad’ýn masum insanlara yönelik þiddet eylemini tanýmlamak için kullanýlmasý ise, çok büyük yanýlgýdýr. Ýslam Barýþtýr, Merhamettir Ýslam’ýn siyasi konulardaki hüküm ve prensipleri insanîdir, ýlýmlýdýr. Müslüman olmayan pek çok tarihçi veya teolog tarafýndan da bu gerçek dile getirilir. Örneðin eski bir rahibe ve Ortadoðu tarihi konusunda uzman Ýngiliz tarihçi Karen Armstrong, Holy War (Kutsal Savaþ) adlý eserinde konuyla ilgili þunlarý yazar: "Ýslam kelimesi Arapça’da barýþ kelimesiyle ayný kökten gelir ve Kur’an, savaþý, Tanrý’nýn rýzasýna aykýrý gelen anormal bir durum olarak lanetler... Ýslam karþý tarafý yok etmeye yönelik veya saldýrgan bir savaþý onaylamamaktadýr, Tevrat’ýn ilk beþ kitabýndaki yaklaþýmýn aksine. Hristiyanlýktan daha gerçekçi bir din olarak, Ýslam savaþýn kaçýnýlmaz olduðunu kabul etmekte ve bazý durumlarda zulüm ve acýyý durdurmak için olumlu bir görev olarak görmektedir. (Ama) Kur’an savaþýn sýnýrlý olmasý gerektiðini ve olabildiðince insancýl bir þekilde yürütülmesini öðretir. Muhammed sadece Mekkelilerle deðil, ayný zamanda bölgedeki Yahudi kabileleriyle ve Yahudilerle iþbirliði yaparak kendisine karþý bir saldýrý planlayan Suriye’deki Hristiyan kabileleriyle mücadele etmek zorunda kalmýþtýr. Ama bu yine de onun "Kitap Ehli"ni lanetlemesi gibi bir sonuç doðurmamýþtýr. Onun Müslümanlarý kendilerini savunmak durumunda kalmýþlar, ama düþmanlarýnýn dinine karþý kutsal bir savaþa giriþmemiþlerdir. Muhammed azad ettiði kölesi Zeyd’i bir Müslüman ordusunun kumandaný olarak Hristiyanlara karþý savaþa gönderdiðinde, onlara Tanrý yolunda cesurca ama insancýl þekilde savaþmalarýný emretmiþtir. Rahipleri, keþiþleri veya rahibeleri taciz etmemeli veya savaþmayan güçsüz insanlarý hedef almamalýdýrlar. Sivillere yönelik hiç bir katliam gerçekleþtirilmemeli, tek bir aðaç bile kesilmemeli, hiç bir þey yýkýlmamalýdýr. (Karen Armstrong, Holy War, MacMillian London Limited, 1988, p. 25) Müslümanlar tarihte hiç bir zaman "bozguncu" olmamýþ, gittikleri her yere, her insana güvenlik ve huzur götürmüþlerdir. Kur’an merhameti, adaleti, güzel ahlaký, hoþgörüyü, barýþý öðretir. Ýslam bozgunculuðu lanetler, Ýslam barýþtýr. ... Onlar ne zaman savaþ amacýyla bir ateþ alevlendirdilerse Allah onu söndürmüþtür. Yeryüzünde bozgunculuða çalýþýrlar. Allah ise bozguncularý sevmez. (Maide Suresi, 64)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |