..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayý isteyen bilime sarýlsýn, ahireti isteyen bilime sarýlsýn; hem dünyayý hem ahireti isteyen yine bilime sarýlsýn" -Hz. Muhammed
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Tarihsel Olaylar > Salih Zeki Çavdaroðlu




12 Mayýs 2020
1923’ Te Okullarda Türk Mûsýkîsi Öðretimi Yasaklanmýþtý!..  
Salih Zeki Çavdaroðlu
Batý musýkisinin yerleþmesi için okullarda Türk musýkisi öðretminin uzun süre yasaklanmasý kararý hakkýnda...


:AJIG:
1923’ te Ýstanbul’ da faaliyette olan Mûsýkî Encümeni lâðvedilir. Dârü’l Elhân, Maarif Vekâleti bünyesinden alýnýp, Ýstanbul Valiliði’ ne baðlanýr ve müfredatýna Batý Müziði dersleri ilâve edilerek yeniden yapýlandýrýlý ki bir, konservatuarýn, Millî Eðitim Bakanlýðý’ndan alýnýp, Valiliðe baðlanmasý bile teknik bir kurumun, idarî veya asayîþ meselesi mertebesine indirilmesinden baþka bir izahý olmayacaktý. Bu ilk adým sonraki yýllarda Konservatuar’ýn sistemleþtirilmesi için gerekli bir hafriyat iþleminden baþka bir þey olmayacaktý.
Bu karar ile, okullarda Türk mûsikîsi yasaklanýp, yerine konulan müfredatla, müzik eðitimindeki deðiþikliler, nasýl bir nticeye sebep oldu ?

“…Okullarda Batý müziði teorisinin yaný sýra, batý müziðinin en basit çalgýlarý ile Türk çocuklarýna eðitim vermeye çalýþýlmýþtýr. Ne yazýk ki gelinen nokta; ’yað satarým, bal satarým’ çocuk oyunu müziðinden öteye bir adým bile gidememiþtir.” 1

Kuruluþ yýllarýnýn Maarif Vekili Mustafa Necati , Bakanlýðýn baþýna geldikten sonra bu bakanlýkta adeta devrim içinde ikinci bir devrim daha yapar. Özellikle kültür alanýnda oldukça radikal kararlar alýr.

1926 senesinin Aðustos ayýnda kendi Baþkanlýðý’nda Sanayi-i Nefise Encümeni’ni toplar. Toplantý dan önceki günlerde Darülelhan konusunda Musa Süreyya Bey ve Osman Zeki Üngör’ den aldýðý rapor önündedir ve raporda þunlar yazýlýdýr :

“…Dünyanýn her yerindeki bu tür kurumlara Konservatuvar dendiði halde, bambaþka bir zihniyetin hâkim olduðu bir dönemde adý geçen kuruma Dârülelhan adý verilmiþti.(Kendisi o Kurum’un Müdürü deðilmiþ gibi! C.T.) Bu kurumun, bu günkü kültürümüz için gereksiz olan Türk Musýkîsi’nden arýndýrýlarak, adýnýn Ýstanbul Konservatuarý’ na çevrilmesi, idârî ve ilmî denetiminin de Bakanlýðýnýzca yapýlmasý en samimî dileðimizdir…” 2

Encümen’ in toplantý sonunda aldýðý kararla okullardan “Alaturka” musýkînin kaldýrýlmasýna, Dârülelhan’ da da (Sonradan konservatuara dönüþtürülecektir) Türk Mûsýkîsi bölümünün kapatýlmasýna karar alýnýr.

“…Cumhuriyet, Dârülbedâyi ve Dârü’ l Elhân denemelerinin özlemi olan dengeyi, eski musiki aleyhine bozdu. Devlet geleneksel desteðini çekti Osmanlý Musýkisi’nden. Dahasý eski musýkiyi topluma unutturmaya çalýþtý….” 3

Türk mûsýkîsi bölümü kapatýlýnca, buradaki öðrencilerin büyük bir bölümü Batý müziði bölümüne geçirilir. Öðretim üyelerinin bir bölümü daha ziyade Türk müziði notalarýnýn arþivi ve nazariyatý çalýþmalarýnda deðerlendirilirler. Açýkta kalan diðer kesim ise, 1927’ de Konservatuvar bünyesinde açýlacak olan Türk Müziði icra Heyeti kadrosuna alýnacaklardýr.
Buna iliþkin ayrýntýlarý okuyalým:

“… Alçakca bir ihanet ve pis bir yaðcýlýktan baþka þey olmayan rapordan dört ay sonra, 6.9.1926’ da Ýcra Vekilleri Hey’ eti’ nce (Bakanlar Kurulu) kabul edilen Yönetmeliðin 10. maddesinde yer alan ‘millî musýkînin fennî esaslara göre geliþtirilmesi için çare ve tedbirler düþünmek üzere (yine bu günkü dille verdim) MUSA SÜREYYA, CEMAL REÞÝT REY ve ÝSMAÝL HAKKI BALTACIOÐLU, Sanayi-i Nefîse Encümeni’ ne seçiliyor ve millî musýkîyi çaðdaþlaþtýracak(!) en âcil tedbir olarak, Konservatuvar ve okullardan atýlmasýna karar veriyorlardý…” 4

Ýleriki yýllarda Devlet’ in musiki inkýlâbýný destekleyecek yazar Peyami Safa, 1931 senesinde ilk baskýsý yapýlan “Fatih-Harbiye” isimli romanýnda Türk musýkîsine, özellikle Konservatuvar’ a getirilen öðrenim yasaðýna oldukça geniþ yer ayýrýr ve romanda :

“…kendi sözcüsü olarak FERÝT’ i yerleþtirmiþtir:
‘Garp’ ta Türk Musýkîsine karþý, bilhassa bu gün verilen ehemmiyet artarken,Türkiye Konservatuarý’ ndan alaturka musiki kýsmýnýn kaldýrýlmasý çok yanlýþ bir harekettir. Unutmayalým ki, bu kararý verenler, tatbik edenler, evlerinde ve meclislerinde alaturka musýkîden baþka bir þey dinlemiyorlar… Fransa’ nýn en büyük musiki münekkitlernden biri, M. ÖJEN BOREL, bu alaturka-alafranga musiki münakaþalarý üzerine, mecmualarýmýzdan birine bir mektup gönderdi. Alaturka musýkîyi þiddetle müdafaa ettiðini göreceksiniz…
…Türk musýkîsi her þeyden evvel, Avrupalýlaþmaktan sakýnmaya mecburdur..”(Fatih-Harbiye s.121 v.d) 5

Bu karara iliþkin tepkiler her zaman olduðu gibi öncelikle büyük müzikolog Rauf Yekta Bey ile Bimen Þen ve Hakký Süha Gezgin gibi isimlerden gelse de, kararýn taþeronlarý bu isnatlarý büyük bir piþkinlikle ve çaðdaþlýk, rasyonallik , Batý Medeniyeti gibi sloganlara sýðýnarak göðüslediklerini zannederler ve tabiî ki yine bildiklerini okuyacaklardýr.
Ayný Encümen’ in gündemine , gerçekleþtirilmesi halinde, insanýn tüylerini diken diken edecek inanýlmaz bir teklif gelir :

“…Encümen’in Reisi NAMIK ÝSMAÝL ile ÇALLI ÝBRAHÝM, Necati Bey’ e verdikleri dilekçede, ressamlarýn eserlerini teþhir edecek bir galeriden mahrum bulunulduðundan bahisle, hükümetten bu iþ için bir mahal isterler. Ýstenen mahal, Sultanahmet Camii’ dir. Ancak Cami’ de yukarýdan gelen ýþýðýn az oluþu, resimlerin en iyi þekilde teþhirine manî olduðundan, kubbelerde delikler açýlmasý da istekleri arasýndadýr. Necati Bey’in muvafakatýný vermek üzere olduðu bir anda, rahmetli Mimar KEMALETTÝN BEY’ in pür hiddet yerinden kalkarak söylediði sözlerden sonra vazgeçilir…” 6

Bu anekdotu ilk okuduðumda âdeta derilerimin kerpetenle çekildiði hissine kapýlmýþtým. Böyle bir ihanet, böyle bir talep, herhalde dünyanýn en ilkel kabilelerinde bile yaþanmamýþtýr. Bu zihniyet, herhalde, Moðollar’ ýn 13. yüzyýlda yaptýðý kýyýmla ancak kýyaslanabilir. Buna “vandalist” lik bile diyemezsiniz. Vandalizm’ in bile bir ahlâký vardýr. Bu , olsa olsa, herhalde Osmanlý’ya duyulan kin ve nefretin somutlaþmýþ bir göstergesidir.
Adýna, utanmadan Sanayi-i Nefîse (Güzel Sanatlar) verdikleri bir komisyon toplanacak ve Ýstanbul’ un en önemli simgelerinden biri olan , Bizans’ýn abidesi Ayasofya’ nýn tam karþýsýnda ona meydan okurcasýna inþaa edilmiþ ve ve Osmanlý Devleti’ nin haþmet, zerâfet, ihtiþam ve inceliðini taþýyan bir büyük abidenin kubbesini delmeye karar alacaklar. Burada dikkati çeken husus neden Ayasofya deðil de illâ Sultanahmet. Tabii ki, ahlâken düþünüldüðünde, böyle bir ihanet, asla, Ayasofya’ ya da reva deðildi.
Yani ressamlarýn kendilerine göre “nü”,”natürmort” ve “peyzaj” larý kadar hükmü yoktu Sultanahmet’ in. Evet , aslýnda niyet ; “üzüm yemek deðil; baðcý dövmek”ti. Yani içlerinde asla dinmeyen bir öfke ve kinin sebebi olan Osmanlý’ yý kalýcý bir iz ile tahkir ve tezyif etmekti.

Bu zihniyetin kalýntýlarýnýn günümüzde de devam ettiði bir gerçektir. Kültür ve sanatý bahane ederek, Müslüman-Türk insanýnýn mabetlerinin kudsiyetini dumûra uðratmak adýna, düþünemeyecekleri þey yoktur. 2008 yýlýna gelinmiþ tir ve bir haným yazar ütopik özlemlerini þu satýrlarla dile getirmektedir:

“…Süleymaniye’nin avlusunda sýrf kadýnlardan kurulu bir yaylý çalgýlar orkestrasýnýn Yahya Kemal’in ‘Süleymaniye’de Bayram Sabahý’ þiirinin bestesini çalýp söylemesini düþünüyorum..

…Tarihî camilerin avlusunda sanat etkinlikleri,konserler düzenlebilse…” 7
Bu sözlerin arka plânýndaki mantýk tamamen “üzüm yemekten ziyade baðcý”dövmekten ibarettir.Müslüman-Türk insanýnýn en kutsal mekânlarýndan birinde, inanç ve ibadetini en veciz bir þekilde anlatan bir þiiri alet ederek, kilise müziðinin temel ses sistemiyle ortaya konmasý bu hanýmefendi ve onun gibi düþünenleri oldukça memnun edecektir. Ancak, Aya Ýrini gibi bir kilise, J.S.Bach gibi önde gelen besteci ve onun aryalarý, oratoryolarý varken Müslüman mahallesinde salyongaz satýþý kampanyasýna ne gerek vardýr? Tabii ki niyet üzüm yemek deðil baðcý dövmek olunca, bu onlar için bir kale düþürmek anlamýna geldiðinden, son derece büyük bir önem taþýyacaktýr.

Salih Zeki Çavdaroðlu
12 Mayýs 2020




DÝP NOTLAR :


1 Zeki YILMAZ, TRT’ de Neler Oluyor?, sanatalemi.net, 28 Mart 2008

2 Cînuçen TANRIKORUR, Biraz da Müzik, Zaman Kitap, Ýstanbul, 2001, s.63

3 Bülent AKSOY, Cumhuriyet Dönemi Musýkisi’nde Farklýlaþma Olgusu, Tarih Vakfý Yayýnlarý, Ýstanbul, 1999, s.31

4 Cînuçen TANRIKORUR, a.g.e. ,s.64

5 Beþir AYVAZOÐLU, Peyami, Ötüken Yayýnlarý, Ýstanbul,1998.

6 Ruhi Ayangil, Cumhuriyet’ in Müzik Devrimi, Yeni Türkiye, Cumhuriyet Özel Sayýsý IV, Eylül-Aralýk, 1998, s.2985

7 Zeynep GÖÐÜÞ, Ýstanbul 2010 Hayalim. Hürriyet Gazetesi, 23 Þubat 2008



https://ferahnak.wordpress.com/2020/05/12/1923-te-okullarda-turk-musikisi-ogretimi-yasaklanmisti/





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tarihsel olaylar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Mukaddes Kitabýmýz’daki Âyetler ile Tarihî Veriler Iþýðýnda: Türkiye’de Yahudicilik Hareketleri
Tarih Boyunca Türkçemiz’ E ‘sadeleþtirme’ Adýna Yapýlan Ýhanetler ve Bunun Sonuçlarý
Türkiye’ Nin 'Batýlýlaþtýrýlma 'Projesi Kapsamýnda Radyo’ Nun Misyonu Neydi?
Ziya Gökalp
Türkiye" de "Müzik Inkýlâbý" Nýn Gerçekleþmemesini, "" Bunu Karþý Devrimciler Engelledi "" Tezi Bir Çaresizliðin Ýtirafýdýr
Ayasofya' Nýn Müze Olarak Kullanýlmasý Bir Mülkiyet Hakký Ýhlalidir
Osmanlýca’ Nýn Tüketiliþi Dilimizi Tarzanca’ Ya Çevirdi
Türkiye’ de Yargý 27 Mayýs Darbesi Ýle Birlikte Bir Anda Guguk’ A Dönüþtü ve Meydana Gelen Hasar Bir Daha Asla Tam Anlamýyla Giderilemedi…
Ziya Gökalp’' In Musýki Ýnkýlâbý Günlerinde Kendinden Menkul Müzikologluðu
Sultanü'þ Þuara Necip Fazýl’a Dair Hatýrlayabildiklerimiz…

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yazdýklarý Ýle Yaþadýklarý Aykýrý Bir Sanat ve Edebiyat Adamý
Cumhuriyetimizin Kuruluþ Felsefesi
Türkiye’ Nin Önüne Konmuþ ‘batýlýlaþma’ Hedefinin Ne Kadar Yanlýþ Bir Hedef Olduðunu Artýk Anlamamýz Gerektiði Günlerdeyiz
Chp Ne Kadar Solcu Ya da Sosyal Demokrat; Daha Doðrusu Bu Ýddialarý Ne Kadar Doðru?
Emperyalist Dünyanýn Himayesindeki Piyanist Yine Sara Nöbetlerinde
Cinuçen Tanrýkorur
Türkiye’nin Siyaset Kroniði Piyanocusu Gene Hariçten Lied Okuyor!
27 Mayýs 1960 Darbesini Öncesi ve Sonrasýnda Sýcaðý Sýcaðýna Yaþamýþtýk
Münasebetsiz Muhtar Efendi
Ülke Olarak Yýllardýr Sosyal Þizofrenlerimizle Uðraþýyoruz…

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Vefatýnýn 67. Yýlýnda Ziya Osman Saba’ Yý Rahmetle Anýyoruz... [Þiir]
Ýki Bedene Tek Ruh [Þiir]
Adý Konulmamýþ Duygular [Þiir]
Aþk Bir Terennüm Ýse [Þiir]
Hayal Bazan Gerçeði Aþar [Þiir]
Sensizlik Beyitleri [Þiir]
Yaðmuru Beklerken [Þiir]
Her Þey Geçmiþte Kaldý [Þiir]
Vesvese [Þiir]
"" Mâzi Kalbimde Yaradýr "" [Þiir]


Salih Zeki Çavdaroðlu kimdir?

Otuz yýldan fazla bir süredir Geleneksel Türk Musýkisi eðitimi aldým. Üsküdar Musýki Cemiyeti' nde 20 yýl korist - solist olarak görev yaptým. Bu güz Türk Musýkisi üzerine makaleler yazýyorum. (bkz. www. musikidergisi. com)

Etkilendiði Yazarlar:
N.Fazýl , C.Meriç, B.Ayvazoðlu,


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Salih Zeki Çavdaroðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.