Babama Mektuplar 1

Mektuplar…Asla vazgeçemediğim bir anlatım biçimi. Zarfa koyup gönderilecek bir adres olmadan, babama yazıyorum , size belki de, ama herkesden önce kendime sanırım..

yazı resim

Anladık baba,
Bu deli yalnızlığımızı hiçbir insanoğluyla gideremeyeceğimizi anladık. Kesiştiğimiz noktalarda bir an biriyle, anlık " anlaşıldım mutlulukları " belki en fazla payımıza düşen. Her insanda tekrar duyup o vazgeçilmez coşkuyu, aşkta ve dostta , hep mağrurlu bir kabulleniş acıyla… Belki bu yüzden kendi bahçemizin bahçevanı olma telâşı.Yaşamı kucaklamak neşeyle; çaresiz bir karşı koyuş yenilgilere, umarsız bir savunma sistemi insan olan ruhumuzun. Kesinliklerde kaybettiklerimizi belkiler de geri alma telaşı.
Durma dünya, durma dön; ben baş dönmelerim ve acılarımla baş ediveririm. Kodlamam böyle, benim yaradılışım bu. Aşkı da çözerim ya aslında o an biterim ve bittiğim yerden başlarım, sevdaya, bir adama, bir çocuğa, bir çiçeğe ve bir dosta olan sevdaya… Ve bunu bir çocuk gibi değil bir yetişkinin zarafetiyle karşılarım.Merasim alayı bando mızıkayla…
Anladık baba, anlamanın erdem olduğunu sanarak büyürken elimizi nasıl bir taşın altına koyduğumuzu fark ettiğimizde, son trenin de kalkmış olmasına karşın, provasız bir oyunda tek seferlik bir oyuncu olduğumuzu anladık da, bundan bile sevinçler çıkarmasını bildik…..
Bir eli tutmanın güzelliğine varmak varken, bir ruhu zincirlemenin, bedelini bilmeden tercih etmenin kahreden doyumsuz lezzetini nasıl da sakince seçtiğimizi fark ettik.
Her şeyi çözsek bile, insan oluşumuzun çözülmez çelişkilerini heybelerimize atıp bütün gücümüzle yaşamakta direndik...

“ Atilla ilhan' ın ‘ Yaşamakta Direnmek ‘ şiiri ve Veronica S.’dan esinlenerek”

Yorumlar

Başa Dön