"Yeni yıl kararlarını tutmanın en iyi yolu, onları hiç almamak... ya da en azından, kimseye söylememek." – Oscar Wilde"

Bir Garip Gün

İstanbul'un ruhunu saat dilimlerinde yakalayan bu şiir, şehrin acılarını, umutlarını ve gündelik hayatını çarpıcı imgelerle resmediyor. Denize düşen acılar, kalbini tüküren adam, denizi üfleyen kadın ve ceset taşıyan otobüslerle şehrin farklı yüzleri anlatılıyor. Son kısımda, Nazım Hikmet'in varlığıyla tamamlanan şiir, içeriden ve dışarıdan bakışlarla İstanbul'un yanışını ve direnişini betimliyor.

yazı resim

saat on,

kadıköy vapurundan bir acı düştü denize,

kanadına çarpıp herhangi bir martının,

sularına gömüldü,

istanbul'a tutunmuş mavi yatalağın.

--

saat on bir,

bir adam kalbini tükürdü eline,

yaralarını sarmak için aşklarının,

ve bir çorba parasına,

acılarını dilendirdi istinye'de.

--

saat on iki,

bir kadın yirmi beş yaşına girdi,

yirmi beş mum diktiler denizin içine,

mumlar bahane, kadın denizi üfledi,

denizsiz bir şehrin üstüne.

--

saat on üç,

bugün bayram,

otobüsler ceset taşıyordu,

zincirlikuyu'dan aile ziyaretlerine.

--

saat bitti,

günlerden ne bilmiyorum,

küçük bir çocuğun kibritinde,

istanbul'un içinde bir şehir yanıyor,

düşümde,

nazım'ın elinde bir sigara,

şiir yazıyor aniden,

ülkenin dışından, içine ülkenin!

KİTAP İZLERİ

Onlar Hep Oradaydı

Sunay Akın

Sunay Akın’ın Hafıza Haritası: Tarihin Unutulmuş Patikalarında Bir Gezinti Sunay Akın'ın dünyasında Pearl Harbor baskınından kurtulan bir hastane gemisinin kurşun levhaları, Haliç'te bir caminin şadırvan
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön