"Bugün 10 Ekim 2025, saat 20:02. Neredeyse her şey mümkün. Özellikle de saçma olanaklar." – Douglas Adams"

Bir Gece

İnce bir umut sardı tekrar tüm bedenimi. Sanki müşfik ellerin okşuyordu tenimi. Sevdiceğim, güzelim ne kadar iyisin sen! Sana şu an ne kadar muhtacım ah bir bilsen!

yazı resim

Bir gece hüznümle dolaştım o yerleri,
Yeni âşıklar gördüm ellerinde elleri.
Dedim bunların sonu bizim gibi olmasın;
Şimdi açan çiçekler kurumasın, solmasın.

Yürüdüm kumsalları;
Hasretinle yanarken,
Gözlerime nem düştü;
Bir gün seni anarken…

Deniz sessiz sakindi, tıpkı o günkü gibi;
Gecenin siyahında görünüyordu dibi.
Birden anlatıverdi fenerin yakamozu;
Rüzgârdan artakalan bir garip ince tozu.

Yaşarken masalları,
Çınlayan sözlerinden.
Tüm dünya o dem düştü,
Buğulu gözlerimden…

Balıkçılar ilerde ağ atıp çekiyorlar.
Yakalanan balıklar sandalda sekiyorlar.
Lakin bu çırpınışların hemen hepsi boşuna…
Bu ağlara düşenin neler gelmez başına?

Sevenler bir afeti,
Ayrı düşer yanından.
Bize de matem düştü;
Bu aşk bezirgânından…

İnce bir umut sardı tekrar tüm bedenimi.
Sanki müşfik ellerin okşuyordu tenimi.
Sevdiceğim, güzelim ne kadar iyisin sen!
Sana şu an ne kadar muhtacım ah bir bilsen!

Şimdi yalnız başıma,
Sessizliği dinlerim.
Bir nazar-ı kem düştü.
Hem ağlar hem inlerim…

KİTAP İZLERİ

Kayıp Tanrılar Ülkesi

Ahmet Ümit

Zeus Berlin Sokaklarında: Ahmet Ümit'ten Mitoloji, Cinayet ve Hafıza Üzerine Bir Roman Ya eski tanrılar ölmemiş, sadece unutulmuşsa? Ve içlerinden biri, bu umursamazlığa öfkelenip modern
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön