"Yazmak, aslında, 'Bunu ben de yazabilirdim!' diyenlerin yazamadığı şeydir." - Franz Kafka"

yazı resim

Saymadım kaç sene geçti aradan,
İçimde dinmeyen sızı bıraktın.
Hasretin açtığı azgın yaradan,
Hüznüme dökülen tuzu bıraktın.

Dağların kızılı yandığı zaman,
Hayalin başıma sarılan duman.
Yalancı gözlerden bâdeler sunan,
Mazimde ağlayan kızı bıraktın.

İnsafsız çöllerde sevda yorgunu,
Yaralı yüreğim hasret vurgunu.
Kirpikle çalarak gönül orgunu,
Arkanda kırılmış sazı bıraktın.

Yenilmiş dönerken aşk seferinden,
Ruhumun bebeği ağlar derinden.
Sevda kitabının hasret türünden,
Alnıma yazılmış yazı bıraktın.

Mazime attığım umut ağları,
Toplayıp getirir bozgun bağları.
Patlatıp dünyamda yüce dağları,
Çöllere sığmayan tozu bıraktın.

Sevgimin balına sitemi kattın,
Pazara götürdün mezatta sattın.
Sevda bahçemize ateşi attın,
İçinde eriyen buzu bıraktın.

Sanma ki yüreğim senden davacı,
Sayende artıyor çektiğim acı.
Sevda Kâbe’sine hizmetkâr hacı,
Ömrüme kederden dizi bıraktın.

Mehmet NACAR
] ]

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön