yol yorgunu
bu şehir
yazılıdır
terkedilişi
tutunmalarda
kendisine
utanmıştır
yalnızlığı
bilemezsiniz
II
denize
atılan
düşlerin
çarpışları
duyulmaz
vapurlarda
dalgaları boğarken gizlenmişlik
göremezsiniz
III
hangi akşamdır
düş
atımları
dumana gömülmüş
silüet,
(kırışan aynalar mıdır gerçek üstünde)
umulmadık çeviklikte terkedilmiştir
çığlığı gizlenir kendi koynuna
söylemezsiniz
IV
(soğuk bir taş parçasına
dönüşür
her şey)
kaybolur mu
kendi bilmecesinde bir sokak ağlaması?
Unutulmuşluk?
kahır saatlerinde gizlenmeyen?
bir el atımı uzaklıktadır gözleriniz
ağlar
silemezsiniz
V
hangi yolcudur
geri gelmeyecek
hangi muştu
elleri boş
(son bir yıkılmamışlık bakışlarım)
demir kokusu vapurlarda, uzaklaşır gizlenmişliğiniz
bir söyleyebilsem,
bağırsam
uluorta
gidemezsiniz!..