Aynada yüzüm,
Alacakaranlıkta üşüyen şiiri
Çağrıştırıyor.
Bulutlar, şehri
Şehir, ilk gün ışığını bereketin...
Aynada yüzüm,
En karanlık anını şiirin.
Yeni bir aşkı çağrıştırıyor
Anın peşinden atan kalbim.
Kırılıp düşüyor elimden
Bütün deneyimlerim.
Olmazlar saklıyken
Bedeninin dilinde
Yeni bir aşkı çağrıştırıyor
Zamanı onunla anan kalbim.
İnat bıçağının ucuyla
Sıyırıp anıları bileklerimden,
Yalancı umutlara siktiri
Çağrıştırıyor,
İnsanları, sokakların.
Çünküsü perçeminde,
Yanisi izinsiz gösteri.
En çok aşkı anlattığım için belki
Şimdi aşksız oturuyorum
Lebi derya hücremde.
Bu bana ölümü çağrıştırıyor,
Dışarıdayken tutsak olmak.
Siliyorum defterimden özgürlüğü:
Ondan hiç bahsetmeyeceğim artık,
Huzurluyum böylece.
Kanı çağrıştırıyor adım.
Kapısı açık kalmış bir morga
Ellerimi yıkamak için giriyorum.
Sevgilimin yüzü
Yedi renge bürünüyor
Çiçek açıyorum ölülerin arasında.
Kanı çağrıştırıyor adım,
Ki dolaşsın hayatın damarlarında.
O sevgili hiçbir çağrışımda gelmedi.
Ben onunkilerde gittim.
Biliyorum gelemez,
Ayaklar ancak yarına yürür
Hele sesi gürse gelen günün...
Umudu çağrıştırıyor en son,
Göğsünün ortasına uzanan
Asma köprüsü gönlümün.