Fitnat Ceylan & Çiğdem Taş
01;50 | 15 Eylül 2008
Katil ve Maktul | Çürüyen Ruhlar
“Ceset deriz onlara kısaca ya da ölü. Diğer tarafa gider onlar. Sahip oldukları mezarları vardır. Ya bu dünyada ceset olanlar ya bu dünyada ölü, ölmüş, öldürülmüş olanlar, onların bir mezarı bile yok. Diğer taraftakilerin mezarının başına gideriz biliriz kimin öldüğünü. Ya bu dünyadakiler? Kim Ölü kim yaşıyor nereden bileceğiz? Ölü müyüz? Belki de bizde ölüyüzdür sende ölüsündür?”
…
Evet, katili belli olmayan bir maktulum. Dünya mahkemesinde yargılanmadı katil(ler)im, tutuksuz.
Azrail’le buluşamadım, huzuruna almadı beni. Çekilmedi ruhum parmak uçlarımdan. Boyut değiştirmedim. Yaşayan bir maktulum. Ne küçük bir bahçem ne dikili bir taşım, ne de ruhumu azaptan kurtaracak dua okuyan insanlarım oldu. Siz gibi, etten ve ruhtan ibaretim. Aynı mezar içinde yatıyorum katilimle, diğer ölüler ve diriler ile birlikte.
Sizler gibi mekanım dünya.
Yaşayan maktullerin cesetleri çürümez, ruhları çürür.
Ta ki
Dünya denen mezarın tahtaları çürüyüp çöktüğünde. Bütün katil ve maktuller azaba kavuştuğunda ruh çürümekten kurtulur.
Bense, aynı mezar içinde yatıyorum katilimle, diğer ölüler ve diriler ile birlikte. Ruhumun azaba kavuşacağı günü bekliyorum.
...