]
Tarih yazıyor elbette
Nedenlerini.
Rum'lara göre
Küçük Asya felaketi
Bizim içinse
Özgürlüğün bedeli.
Kim ne derse desin
Sinsice olmadı gidişleri.
Ne kurşun
Ne ölüm
Yürüdüler usulca
Yakıp gölgelerini.
Umutlar
Mübadil türkülerle dudaklardan
Savrulurken rüzgara.
Karşılarında derya
İrili ufaklı bir tutam ada
Ve gökyüzünden dökülen
Yıldız kırıntıları kaldı avuçlarında.
Ne mal, ne mülk
Bir yangındı özgürlük.
Kadere boyun eğmişçesine
Yürüdüler denizin ötesine.
Güneş yine doğacak elbette
Gecelerse karanlık
Dramsa dram
Ama yaşam
Ege'nin ardındaydı artık.
Onca yıldır Ay hala
Doğar Ayvalık sırtlarında.
Yıldızsa
Midilli dağlarından
Kayar hilalin kucağına.
Gökkuşağının
Bir ayağı ordaysa
Bir ayağı da burda.
Gün
Her iki tarafta da
Batar mavinin alazında.
Saksıda sardunyalar
Ve ulu orta akşam sefaları
Her iki yakanın da
Yansır aynalarına.
Lodos vurdukça
Ayvalık kıyılarına
Tutuşur yakamozlar
Mübadil umutlarla.
Zeytin dallarının
Gölgesi vurur sonra
Ada kuytularına.
Köpük köpük dalgalarla
Sırıtırken Poseidon
Belki de ortaktır hissettiğimiz.
Aramız bir avuç deniz
İçinde yüzen
Ortak gölgelerimiz.
Biz fırtınaya
Biz yağmura
Komşuyuz ya, bakma.
Zaman zaman anlaşamasak da
Denizin tuzuna
Kışın ayazına da
Ortağız aslında.
Ne gözyaşının
Rengi farklı
Ne de dil'i özlemin.
Dalgalar
Vurdukça kıyılara
Hep aynı şarkıyı söyler
Farkına varmasak da.
Ege
Ay ışığını bağrında yakan
Mehtabın özlemiyle
Salınırken arada,
Hep ıslanan
İnsanlar olacaksa
Varsın tutuşsun Güneş
Hasret şarkılarıyla
Mülteci ufuklarda...
Ayvalık / H Hikmet Esen