Kalp,
kul olmak içindir
Ruh, evvel emirde ki
iradey-i hasendir, sevginin rengidir
Nefes
hangi lahzaya girse,
nefis her bakımdan açsa,
akıl ve vicdan ehliyettir
Saikler
sırı hikmettir,
merak muhakeme için adımdır,
muaşeret usul-i icabı için ilm-i sanattır
Gönül
suskun kalmaz
İzan daralmaz,kalp
nazargah olmaktan hiç kurtulamaz
Hasenat sahibi,
hesabın ehli, muvazenenin
gerekçesi ihlası rızaya ram edişindan kaçamaz
Kulluk şuuru
ancak ilim ve irfanla
tahakkuk eder, asabiyeti her
bakımdan reddeder, avunamaz
Hissiyatı
taze can hamdır
Her duygunun hevese
açılan buudu beklenen hardır
Heyecan
yaşamak için ruhu
ve kalbi bakirliğinden
uzaklaştırmak gam-ı nardır
Amelden
önce düşünmek,
gerekçeleriyle karar vermeyi
becermek aklın ve vicdanın vuslatıdır
Her kim
olursa zafiyet aşikardır
İnsan hata ve tercihleriyle
öğrenmeye başlayan ikbaldir
Kasıt
aranmamalıdır,
kastilik nefsi hastalık ve
sendeleme makamıdır, dışlanmadan
Sevgi
ve hürmeti
şımartmadan kalbine tesir etmek,
alıcı vaziyete getirmek en tabii ihsandır
Her kötülük
içimizde, arınmalıdır
En taze bahar ve sürur
vecdiyle taate ve ecre tav olmalıdır
İyilik üzre
kim varsa, ve fakat
imani bakımdan sıkıntıları
varsa yakınlaşmanın yolu aranmalı
Zira
vicdan sahibi ancak
iyilikten kaçınmaz, zan üzre
vicdan yön alamaz, asabiyet durulmalıdır
Kitab-ı celili
okuyorum, fakat
Ruhuma ve kalbime hitap
ettiğini, hissiyatıma seslendiğini
Aklımı
ve vicdanımı
herekete geçiren ferini,
iradem için azmettiren vecdini hala
Anlamak
ve benliğimde yaşatmak,
ömrümü onun yoluna hasrederek
anlam bulmak adına sıkıntılıyım
Nedir bu
keşmekeş ve pişkinliğim
Utanmaktan uzaklaşan
halim, hassasiyete muhtaç melalim
Sessiz
kitap yazılırken,
refakat edenler her bakımdan
bilinirken, kalbi bizarlık hala neden
Ruhumun
hicran damlaları
dinmek bilmiyor, göçmeden
yazmak neyime yetiyor, vakit biterken
Mustafa CİLASUN