GEÇERDİK
İnanın ki
Biz de bilmiyorduk
Lambaların bu kadar ışık saçtığını
Işığın bu kadar soğuk olduğunu
“Ceryan” der geçerdik.
Uzun gecelerin ardından bilmem kaç kilovat saat
Aşksız
No sadakat
Tüm uyuyanlara inat
Ve korkarak
Ayakta kalıp
Gözlerini dikerek
Doğan güneşi seyretmek
“Güneş” der geçerdik.
İnsanlara çarpa çarpa
Biterdi gün
Söz kalırdı bir
Yalanım yok
Bir de günden arta kalan
Yaşadığımızı hissettiğimiz anlar
Çayın ilk yudumu
Yemeğin ilk lokması
Uykudan uyanışımız
Merhabalaşmak
Rastlaşmak
Telefonda bir dostun alosu
“Boş ver” der geçerdik.
Yüzyıl uyuyanlardı yolları tutan
Yoksul yoksuldu
Zengin yoksuldu
Adam, kadın, çocuk yoksuldu
Dünya yoksuldu
Tuttuğumuz yolu
Yüzyıl uyuyanlardı tutan
“Ninni” söyler geçerdik.
Bir mahşer gününde uyandık
Yaşamak baldan tatlıydı
Hani şiirdeki
“ivecen bir balarısı”
Yaşamaktan öğrendiğimiz bir şey vardı
Ne bileyim her mihnet
Kabülümüzdü
Yeter ki gün kalaydı penceremizde
Üç kere yıkandık
Tadamadığımıza hayıflandık
Uyuduk
Uyanamadık
“İyi bilirdik” der geçerdik.
Rahmet yağardı gökten
Kulbu vardı her sözcüğün
Birbirimizden sıkılmıştık
Korku dağları beklerken bile
Hiç ölmeyecekmiş gibi
“Adam sen de” der geçerdik.