Yine beraberiz sevgili... Özlem duyduğumuz bu şehirdeyiz. Bizi birbirimize bağlayan tek yerdeyiz; belki de son yerdeyiz.
Kim anlayabilir ki içimizdekileri sevgili, kim hissedebilir ki bizim kadar benliğinde bu şehri? Baksana aynı hüznü yaşıyoruz biz onunla. O da bizim gibi ayrı kalmış sevdiklerinden, çekmiş hasret acısını. Senin gözlerindeki maviliğe hasretken ben; o da hasret kalmış mavi rengine. Nefes alamamaya başlamış. Zamanın hoyratça davranışına, acımasızlığına o da yenilmiş. Tıpkı bizim gibi sevgili...
Bizim hep oynadığımız bir oyun yeri oldu bu şehir. Gözlerimiz birbirini ararken, yüreğimiz hadi bul onu derken, bedenimizi geri çekmeye çalıştığımız o oyun...
Ne kadarda zor yaşadık biz bu aşkı ne kadarda çok darbe aldık bu aşktan.; ama neden mükafatı bu oldu bize? Neden kaybeden biz olduk? Neden birbirimize ait olan o vücutlarda başka bedenler dolandı? Söylesene sevgili neden? Artık herşeyi bir kenara atıp yeniden mi başlamak gerekir dersin? Hayır hayır olamaz düşünemem bile bunu. Sensiz bir hayat.... Ölümle eşdeğer gibi.. Evet ölümle eşdeğer gibi. Ne kadarda tuhaf değil mi? Sanki hayata gözlerimi açtığım o anda sen vardın sadece, beni öpen koklayan sendin sanki bir tek. Söylesene sevgili nasıl dayanır bu yürek ayrılığa? Özlemez mi öpüşlerini, hissetmek istemez mi içinde seni, senin olmak istemez mi bir tek?
Gidişini hatırlıyorum -arkana bile bakmadan gidişini... Seviyorumlu bakışların yok olduğu o anı. Acıyı içime hapsedip arkandan bakışını.... "Gitme, kal benimle" diye haykırmak isterken, sesimin çıkmayışını... Seni kaybedişimi... Zor dayandı bu yürek; ama tekrar kaybedemez ki seni. Kabullenemezki haksız gidişini. Sevemezki acıyı tekrar.
Gitme sevgili, kal benimle. Beraber deneyelim bu sefer de. Yoruldum ben tek başıma bu yükün altında yaşamaktan. Gel vazgeç gitme sevgili...
Yürek kor ateşlerde yanıyor, beden tepkisiz.
Yürek kor ateşlerde yanıyor, herkes habersiz.
Yürek kor ateşlerde yanıyor sevgili.sensiz.....
Gitme Sevgili...
Hepimiz çekmedik mi aşk acısını? Yaşamadık mı sanki bu çaresizliği, vazgeçememezliği... Kaybedişlerimiz hiç mi olmadı, hiç mi arkasından gözyaşı döküp beklediğimiz olmadı??