Sessiz sabahlar doğar bu şehirde,
Bu gönlümün yıkıldığı viranede,
Burası zindanların,
güller içinde saklanmış,
Bir nebze umut kırıntısı kalmış,
Ama hep yakılmış,yıkılmış,
Güneş yalancıktan gülümser buralarda,
Bir fabrika çocuğu gibi,
elinde yağ,pasla,
Ama yıkılmamış,
bir yerlerde saklı olan umutlarıyla,
Hayalinde yaşattıklarıyla,
var oluş nedeni yaşamıyla,
Gülümser sert bakışların arasında,
Bu çekiç sesli,
belki biraz puslu hayata...