arınabilir insan geçmişinden
koşarken çocuklar
yağmur damlalarının peşinden
unutulabilir görünmeyen yüzler
dökülürken boyalar
sahipsiz konakların pencerelerinden
böyle yağmurlu bir günde
yıkayabilirsen yüreğini
güneşsiz de olur
ısınabilir avuçların
dumanı tüterken
köşe fırından aldığın simidin
ve ıhlamur kokusundan
tomurcuklanır ansızın sevincin
böyle yağmurlu bir günde
yıkayabilirsen yüreğini
güneşsiz de olur
kabullenirsin bütün vedaları
kabullendiğin gibi bahçe demirlerindeki pası
akar gider içindeki acı
yangın dediğin bir kibrit başı
böyle yağmurlu bir günde
yıkayabilirsen yüreğini
güneşsiz de olur
ayrılabilir insan hüznünden
sulanırken çicekler
bakarsın göklere bir kedinin gözünden
rengarenk minderlerin içinden
şükredersin kendiliğinden
böyle yağmurlu bir günde
yıkayabilirsen yüreğini
güneşsiz de olur