Günle Gülen Bir Güldün!

yazı resim

Hilkatinin
Muazzez naifliğiyle
Gücünün yettiği tek şey vardı

Çaresizliğinin
Devası olan gözyaşlarıydı

Babasının
Zihnini kuşatan töre
Asabiyeti hengâmesinde yumuşak

Bir esintinin
Kucaklarında ağlayarak
Şimdiden çilesini haykırıyordu

Sanki
Kıraç toprakların
Umut için geleceği
Anlamlaştıran şefkat yokluğunda

Bir yudum su için
Ne kadar yol gidilirdi
Sıcağın çekilmez sancısıyla

En yakın ve samimi
Bulduğu iki göz ağrısı vardı

Aişenin
Henüz yeni doğan bir kuzusu
Ve yalnızlığına anlam katan güverciniydi

Güvercinin
Güzelliğinde özgür
Düşüncenin bereketini okurken

Kuzunun
Sıcaklığında ise himmeti
Ve sevginin safiyetini buluyordu

Kelebeklerin örtülen
Kapılar içinde kaldıkları
Çaresizlikte ise melalini buluyordu

Yağmurlarda
Olmasa ötelere uzanan
Düşünce sadece kursakta kalacaktı

Zira bir yandan
Ahırın içindekilerin beklentileri
Diğer taraftan dikili duran halı tezgâhı

Kalırsa bir zaman
Kanevçe nakışları derken
Yatağa özlen duyulmuyor değildi

Annesinin
Yaşadığı sahne tecrübesinden
Aksedenler umudunu daha da azaltıyordu

Okumayı
Öğrenmek için
Az mı uykusuz kalmıştı

Babasından
Kaçamak olarak, annesine
Yalvararak ancak bir yere kadar
Nefesleniyordu işlerinden arta kalan zamanda

Fevkalade yakışan
Utangaçlığı göze çarpıyordu
Gözlerine bakınca yüzü kızararak önüne eğiliyordu

Tıpkı
Günle gülen gülün
Geceyle sessizliğe bürünen
Bülbülün güzelliğinde ki zariflik gibi

Bir zaman sonra
Gün içinde tanımadığı hanımlar
Ziyaretlerine geliyordu meşkûk bir

Solumanın saldığı
Mütereddit düşüncelerin arefesinde
Kendisine talip olduklarını beyan ediyorlardı

Yüreği daralan
Aişenin bilinmezler yelpazesinde
Dokunuşlar hüzün içinde yüreğini burkuyordu

Ne kadar söz hakkı olduğunu
Dahi kestiremiyordu, babasının asabiyeti
Karşısında, anasının zavallılığı ortamında düşünürken

Yorumlar

Başa Dön