Elinde bir mezura vardı. Çok mutlu görünüyordu. Her zaman olduğu gibi sessizce yanıma oturdu. Boyunun ölçüsünü almaya geldim dedi. Gerek yok dedim. Evvelden benden çok uzun olduğunu düşünüyordum. Bir Güliver'di benim için. Ama zamanla boylarımızın aynı olduğunu fark ettim. Onunla beraberken görmediğim, duymadığım şeyleri görür ve duyardım.
Her Pazar gibi bu pazarda, o gözüme kestirdiğim bankta, kendi evindeymiş gibi rahat oturan beyefendi vardı. Yüzü saçlarından daha beyazdı. Sıkıntının ve tebessümün ortak paydaları suratındaki çizgilerde arkadaş olmuşlardı. Oturabilir miyim dedim. Bu bank iki kişilik dedi. Evet öyleydi. Oturdum. Bu bank iki kişilik dedi tekrar… Birini mi bekliyordunuz dedim. Özür dileyip kalktım. Kafasını kaldırıp, dört kişi nasıl sığdığımızı merak ettim dedi. Ağzım söylemeye varmıyordu. Mezuralı adam dedim. Evet dedi. Burada. Güldü. Evlat dedi. Yalnızlık matematiksel bir olgudur. Aslında herkesin yalnızlık boyu birbirine eşittir.
Herkesin Yalnızlık Boyu Eşittir
Yankıyı sevmiyorsanız, yalnızlıktan uzak durmalısınız. Yalnızlıktan uzak durmak ilginç geldi değil mi? Boşluğa el sallayarak , yalnızlığa veda denemesi yapabilirsiniz.