Ansızın başlayan ağıtlar gibi
Bir yangın tutuşur içinde bir gün
Kıyamet misali
Koşarsın hedefsiz boşluğa gülüm
Zamandan geçmişe akar yolların
Kavrulur varlığın buz kalıbında
Bedenin hissetmez acılarını
İbrahim misali yanmıyorsa da
Ruhun ateşlere teslim olmuştur.
Baş edemiyeceksin artık kalabalıklarla
Hiç tanımadığın seslenişlere
Sustukça yorulacaksın
Gün içinde kıyametler yaşarken
Tesellin gecelerde olacak
Siyah karanlıklarla baş etmek kolay değil
Saatler boy atacak yalnızlığında
Bir kuş kanadının tıkırtısından
Tesellilerin olacak
Zaman içinde kabulleneceksin
Kavuşmaların habercisi olduğunu bildiğinden
Ayrılıklara katlanacaksın gönül ferahlığında
“O”ndan alacağın bir küçük haber
Vuslat aratmayan müjde olacak
Bahçende yükselen gül fidanının
Her zerrene sinen hoş kokusunda bile
Sevdiğini bulacak ve bileceksin ki
Mesafe dediğin bir teferruat
Ne göze, ne ele, ne de ayağa
İhtiyaç kalmamış, anlamsızlaşmış
Artık her iki beden bir tek ruhtadır
“ O “ sen ve “ sen” onda olunca…
http://ferahnak.wordpress.com/2010/10/02/iki-bedene-tek-ruh/
