Ne tuhaf şey; şu zihin, şu anlak...
Kendisi bir bütünken, kendi bütünlüğünü ihata etmekten aciz
Zaman; zaman içinde misali...
Kendi içinde, kendine karmaşık dimağ !
Kah bulanık, kah berrak, kah ikisinin arası...
Vehimse bulanıklığın en büyüğü, şeytana izafe edilen !
Öyleyse herkesin şeytanı kendi içinde, kendi vehimleriyle büyüttüğü...
Oysa şeytan ne kadar etken, berrak bir zihni bulandırmaya?
Zihin ki, apaçık bir gerçeği idrake programlanmış
Apaçık bir gerçekse tek bir özden ibaret
Öyleyse her ne varsa, olan biten; özden öze yol alır
Fuzuli ile amel-i fuzuli, Nedim ile nadim...
Özden öze yolculukta; tercihte insanın, neticede insana!