İnsanlığın Şarkısı

yazı resim

Mutlak zaman
Beni benden eden bir kehanet türküsü
Elimde ırkı bozuk bir sicil
Yüzümde tükürdüğüm ayna
Tırnakları çekili kara bir feryat
Alışılmış ve bitmiş
Ve düzene
Ve insana
Ve..
Ve bütün kâinata savrulmuş
Yapraklar!
Sonbahar

Beni benden etme
Ucuz bir pazarlıkta satılmışım zaten
Kölelerin bileklerinde acının izi
Gözlerinde boşuna bakışlar
Esaretin aşkın olsa da
Beni bu mezarlıkta bırakma ne olur
Ve hüzün
Ve kış
Ve soğuk
Üzerime çullanmış kara bir talih
Yamacımı göçerten sarsıntı
İnsanlığıma göz koymuş nefsimle
Beni bu karanlık çukurda bırakma ne olur

Eski, çok eski
Kadınların kara gözleri gibi
Nasırlı elleri gibi
Kerpiç damlar
Ucuz ekmek
Sevdadan üstün töre
Kılıca vurulmuş
Boğulmuş
Kör bir kurşunun ense kökünde kaderi saklı
Siyah saçlı kızlar!
Elleri kınalı
Gözleri sürmeli
Ayakları takatsiz
Ve bacak arasına sıkışan namusuyla
Hırçın bir fırtına gibi çığlıkların içine gömme
Beni bu ayaz
Bu soğuk
Bu mendebur
Bu kör talih
Bu fahişe zamanda bırakma ne olur

Kınasını kazıdım gelinimin
Mezhebini sordum annemin
Babana hançer sapladım
Satışına geldim doğumun
Bu puşt yalnızlıkta
Bütün zinaların dölüne bulaştım
Bu işkencede
Bu çamurda
Bu bereketsiz yağmurda
Rahmi olmayan bu beden de
Bırakma beni ne olur
Ne olur
Gözlerime bak
Orada iki çocuk
İki üryan beden
Kendi kendiyle çelişen ben
Mavi gözleri
Beyaz saçları
Kambur sırtı
Açlık
Acı
Vatansızlık
Bir bedende yalnızlık
Bütün çocukların gözlerinde uykusuzluk
Anlamsız, saçma, namussuz ve şekilsiz
Bitmeyen, atom bombası renginde
Bacakları kopmuş bir annenin feryadında
Göğsü yarılmış gökte
Allah’ı sorgulayan basit bir dilekte
Ara ve bul beni
Seviyorsan gülüm
Hiçbir çocuk ölmeden öldür beni

Sevdim, evet
Dünyada savaş olmasın diye
İnandım, evet
Ekmek diye
Düşündüm, evet
Umut diye
Sabrettim, evet
Düzelir diye
Hoşgördüm, evet
Sen varsın diye
Olmadı..!
Senin gözlerin karanlık
Senin saçların beyaz
Üzgün ve bitkin gülüşlerin
Hiçbir savaşı bitirmiyor
Söz verişlerin

Ve bu kılıç bana yakışır
Budayıp benden seni
Geride bıraktığım kan gölünde yıkanacağım
Kendi urganımı kendim yağlayıp
Darağacımı kendim kuracağım
Sen ölme diye kendimi kendimle gömüp
Mezar taşıma adını yazacağım
Dillenirse taşlar
Sana insanlığın şarkısını okuyacağım

Var git sevdam
Ben öldüm, bütün çocukların hayallerinde
Soldum, gökkuşağının renklerinde
Eridim, okyanuslarda bir bilinmezde
Gazzede,filistinde,yemende,ürgüpte
Sen olmayan her yerde
]

Başa Dön