Sonbaharın yorgunluğu
Sarı yapraklı ağaçlar gibi
Uçuşuyordu bir oraya bir buraya
Zamanlı ve zamansız…
Umutlarımızı yazmıştık
Sarı yapraklı ağaçlara
Bir anıydı kalan
O kocaman gövde de…
Sarı sarı umutlar
Ne de güzel bakıyordu
Alabildiğince mavi’ye ve yeşile
Durmaksızın…
Taşlar ellerimizde bazen
En uzağa atmak için fırlatılan
Kırmızılar içindeyken sokaklar
Acıydı sadece kalan…
Sıkılıydı yumruklar hiç kapanmayacak gibi
Küçücük bir yumruk
En fazla ne kadar sıkılırdı oysa
Çelikten bir balyoz gibi belki de…
Acılı yüreklere sarı sarı yapraklar
Düşmüştü bir kere
Masmavi umutlar kovalıyordu
Sararmış yürekleri…
Bir taşta benim için at
Küçücük yüzlü
Kocaman yürekli çocuk
Zulmün orta yerine…
Sarı sarı yapraklar
Kıpkırmızı olmuştu şimdi
Bir kor gibi
Yaksın şimdi yakanları…
Nerede olursam olayım görüyorum
Ağacı da
Kocaman yürekli
Zulme baş koyan çocukları da…
Hiç kapatmadım ben gözlerimi…
Ümit Zayim_2005