O taş adı gibi kırmızı idi
Kızıl tepenin taşı idi kızıl
Olduğu yerlerde herşey hastı
Biri onu ölesiye bağrına bastı
Otaşın ötesinde kuşlar
Ağaç dallarına yuva yaptılar
Kır sümbüllerinde öz kokular
Derenin sularında parıltılar
Ağaç koğuğunda ceviz kozası
Su tatlı mı tatlı bal hassası
Ay dede gülümser geceleri
O taş adı gibi kırmızı idi
Kızıl tepenin taşı idi kızıl
Kumu al taşı kızıl velhasıl
Belki yaşı yüzyılları aştı
Biri onu ölesiye bağrına bastı.