Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde,
Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu
Varıp eşiğine alnımı koydum.
Sanki bir yer altı nehir çağlıyordu.
Ağlıyorsun... O taş duvarlar ağladıkça, bu ürkek yürekler kanıyor. Çığlıklar duyuluyor şehirden. Babasını ellerinden ve dünyasından söküp alırlarken "arün leküm(yazıklar olsun hepinize)" diyor bir küçük kız. Kulağımda yazıklar olsun nidası çınlıyor. Kızıla boyanıyor toprağın. Kudüs mahşer alanı!..Sana çıkacak tüm yolların ucunu, hunharca bir çıkmaza düğümlediklerini izliyorum... Oysa sen, üç semavi dinin kutsal mekanındasın! Akıllara durgunluk veren bir mekan. Yahudilerin birçok mabed kurduğu, Hz. İsa'nın doğduğu, Arabistan'dan hiç çıkmadığı halde, Hz. Muhammed(sav)'in Miracın olduğu mekan! Nasıl kan toprakların?!...Sitemlisin, dargınsın...Söyleniyorsun :
Gözlerim yollarda bekler dururum.
Nerede kardeşlerin diyordu bir ses
İlk kıblesi benim ulu Nebi'nin
Unuttu mu bunu acaba herkes?
Ruhum kamburlaşıyor. Utanıyorum yüzüne bakmaya ... Bu sitem rüzgara yazıyor kendini. Rüzgar uğrak veriyor her kente... Bekliyorsun, beklediğini haber veriyorsun... Birden kapım çalınıyor: " Yüceliğinde sınır olmayan O (Allah) ki, kulunu geceleyin, kendisine bazı alametlerimizi göstermek için(Mekke'deki) Mescid-i Haram'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya götürdü..." (isra,1) İki mukaddes mekan arasındaki bir rabıtadan bahsediyor.Mescid-i Aksa! Mekke'nin "Mescid" olmasi gibi "Mescid". Yani secde edenlerin kiblesi.Titriyorum... Aksa! Yani Mekke'den en uzaktaki Mescid. Unutulmadın diyorum . Unutulmuyorsun...Sen, üzerinde iğreti de dursa bir tebessümle devam ediyorsun:
Hani o günler ki binlerce mü'min
Tek yürek halinde bana koşardı
Hemşehrim nebiler hatrı için
Cevaba erişen dualar vardı.
Hala dualar var... Açık avuçlar, yaşlı gözler ve yıkık dökük cümlelerle... Nebiler diyarına dualar gönderiliyor sağnak sağnak!? Yüce Allah'in insanlari dogru yola iletmeleri üzere görevlendirdigi peygamberlerin birçogunun yaşadığı veya en azindan hayatlarinin bir bölümünü geçirdikleri şehir... Kanayan yürekler barındırıyorsun şimdi sen... Seni Harem saymış idik. Harem de kıtal helal değildi... Oysa her gelen bir mezbaha izi bıraktı üzerinde. Romalı putperestler nefisleri için yağmaladılar. Yahudileri hapsettiler.Haçlılar onları katlettiler... Ardından Siyonistler... Tek yürekleri dağıtmak üzere, ne kadar çaba sarf ediyorlar. Bilmiyorlar, İslam'ın kalbi atıyor üzerinde... Ahh.. diyorsun yine de içinden koparcasına:
Şimdi kimsecikler varmaz yanıma
Mü'minden yoksunum, tek ve tenhayım.
Rüzgarlar silemez göz yaşlarımı
Göllerde kayıp bir yetim vahayım.
Ne söylesem, senin hüznünü dağıtmaya kafi gelmiyor. Burada, gaflet içinde kimileri... Kimileri sefalet. Senden bihaber veya seninle beraber, eli kolu bağlı kimileri... Uzanıp göz yaşını silecek elleri kesiyorlar.. Ya da kendini kandırıyor birileri... Duası olmayanlara duayı unutmayın diyorsun ... Dualarla beraberlik diliyorsun... Göz yaşınla gönlümü deliyorsun... Ağlama Mescidim... Allah'ın var neyin yok ki? Allah'ı yok, neyi var ki? Sen ağlama , onlar ağlasın!!
Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde
Götür müslümana selam diyordu
Dayanamıyorum bu ayrılığa
Kucaklasın beni İslam diyordu.*
Şerife Gül Özdemir
Şiir: Akif İnan