Mesele

Mesele sorgusuz sualsiz yaşamakta hayatı Denize bakıpta denizin içini görmekte mesele

yazı resimYZ

Az önce yine geçtim,
Geçmişte yüzlerce kez geçtiğim köprünün altından
Geçmişi anımsayarak gülümsedim oyuncakçıya.
Mısır almak için bekledim delikanlının almadan dönüşünü.
Martıların çığlıklarını sesime kattım
Yürüdüm kayıp izlerimin peşinden
Tam da bir türkü tutturacakken
Deniz feryat figan;
Kurtarın beni dedi,

Birden, martıların sesi çekildi,
Az önceki deli rüzgar esmedi
Ordan geçen emektar vapur
Sessizliğimizi delip geçti
Galata son sözü söyleyecekti;
Aynı gökkubenin altındayız.

Duymadıklarından mıdır bilinmez
Kimse oralı bile olmuyordu.
Kimi sigarasından derin nefesler çekiyor efkarlı,
Kimi balık ekmeğine dalmış iştahlı,
Kimi vapura koşuyor,
kimi tramvaya, kimi otobüse hızlı hızlı.
Bizim denizin feryatları boşuna
Gözleri doluyor ağlamaklı.
Kimin umurunda denizin feryadı

Oysa o her gün, her gece bize sunuyor tüm güzelliklerini
Mesela her sabah Aşiyan’dan umutla bakıyor bize
Ve her akşam rakı kadehlerimizi dolduruyor hüzünle.
Sorarım şimdi, denizin size verdiklerini
siz denize verebilecek misiniz?

Kollarını açsa deniz size
Dalar mısınız içine sonsuz maviliklerin
Mesele sorgusuz sualsiz yaşamakta hayatı
Denize bakıpta denizin içini görmekte mesele

Denizsiz yaşayamayacaksak eğer
Mesele onu her gün daha da fazla sevmekte
Tıpkı hayat gibi, gün be gün değişmekte her şey
Deniz de değişecek elbet,
Gün be gün azalacak tutkulu mavisi
Meselelerimizin de değiştiği gibi.

24/11/2000-----15:00

Başa Dön